Süper Ligde son haftaya girilirken ligin zirvesinde taşlar yerine oturdu. Fenerbahçe'nin geçen hafta şampiyonluğunu ilan etmesinden sonra bu hafta da ligin 2. ve 3. de belirlenmiş oldu.Son haftayı da hayırlısıyla bitirdikten sonra bizde ne yazık ki derin bir oh çekip, bu sene de çok şükür ligi sonlandırdık diyeceğiz..
Evet, normal şartlarda eğlence aracı olarak görülmesi gereken futbolu biz o kadar derinleştirdik ki, kılıçlar bilenip kansız biten her sezondan sonra bu lafı söyler olduk. O halde neydi bizi bu hale getiren sebep. Tabiki ilk önce kulüp yöneticilerinin düşüncesizce ve olaylara davetiye çıkartmak istercesine verdikleri demeçler. Objektif yaklaşımlar yerine subjektif bakışların futbolumuza hakim olması. Yani her takımın kendine yontmak isteyip hataları sadece kendi takımı adına eleştirmeleri..
Bakın geçen hafta belki de Fenerbahçe'nin şampiyonluğu dolayısıyla güme gitmiş olan ve Fenerbahçe'yi en azından bir hafta öncesinden şampiyonluğa ulaştıran puanın kazanıldığı Trabzonspor maçı. O maçta yapılan hakem hatalarına herkes bizzat tanık olmuştur. Fakat daha bir hafta öncesinde hakemlere veryansın eden Fenerbahçe yönetiminden “Evet belki bu hafta bu şampiyonluğu hak etmedik çünkü bariz hatalar vardı” şeklinde bir açıklama gelmedi.
Bu zaten alıştığımız türden bir davranış biçimi, fazla da yadırgamış değiliz. Ama bu konu hiçbir basın organında da yer bulmadı. En azından hakkı çiğnenmiş olan Trabzonspor kulübünden nokta bir açıklama beklerdik o da olmadı. Hatalar bize olunca kıyametler koparıyoruz da rakibimizin hakkı gasp edildiğinde neden bu kadar suskun kalıyoruz. Ne zaman ki kendi hakkımızı müdafaa ederken rakibimizi de korumayı öğreniriz, işte o zaman bir şeyler düzelmeye başlar. Yoksa sözünü bilmeyen, ortamı olduğundan fazla geren yönetici zihniyetlerle alkış beklenen karşılaşmalarda sahalara daha çook koltuk yağar..
[email protected]
|