İstanbul Yeni Asya Hanımlar Kolu, Ümraniye’de Mehmet Akif Eğitim ve Kültür Merkezi’nde kutlu bir panel gerçekleştirdi. “Risâle-i Nur’da mucizeleriyle Hz. Muhammed (asm)” konulu panelde, Peygamber sevgisinin yürekleri ısıtan coşkusu yaşandı.
İlahiyatçı Ayşe Güven’in yöneticiliğini yaptığı panelde ilk olarak Eğitimci Ayşe Tokmak, mucizeler ve onların mahiyeti üzerine bir sunum gerçekleştirdi.
Peygamber Efendimize salâvat getirmenin onunla her an iletişimde olmak demek olduğunu belirten Ayşe Tokmak, sunumuna başlamadan evvel salondaki herkesi salâvata dâvet etti ve Peygamber Efendimize yapılan toplu bir selâmlamadan sonra sunumuna başladı.
Konuşmasına, mucizenin tanımıyla başlayan Tokmak, mucizenin kelime mânâsının ‘şaşkınlık uyandıran tabiat üstü olay’ olduğunu; terim mânâsının ise ‘Peygamberler tarafından ortaya konmuş olağanüstü hâl ve hareketlerden her biri’ anlamına geldiğini belirtti.
İrhâsât mucizelerini anlatan Ayşe Tokmak, irhâsâtın, Hz. Muhammed’in (asm) peygamberliğinden evvel meydana gelen ve peygamber olacağına işaret eden harika hâller, belirtiler olduğunu ifade ederek Tevrat, Zebur ve İncil’deki Peygamberimize dair olan haberleri aktardı.
İlahiyatçı Nimet Nurdağ da, Peygamber Efendimizin zâtı ve şahs-ı manevîsi üzerine bir sunum gerçekleştirdi.
Beşerî yönüyle, Peygamber Efendimizin bizler gibi yiyip içtiğini, evlendiğini, beşerî münasebetlerde bulunduğunu; ancak beşeri hâllerinde bile bütün insanlardan üstün ve bütün insanlığa insanî özellikleriyle bile örnek bir insan olduğunu ifade etti.
Peygamber Efendimizin varlığı, şahsiyeti ve her şeyiyle bir mucize olduğunu belirten Nurdağ, Peygamberimizin en mükemmel ahlâk üzere yaratıldığını, dost ve düşman herkesin güvenini kazandığını, bu sebeple kendisine “Muhammed-ül Emin” vasfı verildiğini sözlerine ekledi.
Nimet Nurdağ son olarak “Peygamber Efendimiz bütün mükemmel vasıfları üzerinde toplayarak mucize olduğunu insanlığa ispat etmiştir” dedi.
Bir diğer panelist olan İlahiyatçı Emine Yüksel, Peygamber Efendimizin mucizeleri üzerine gerçekleştirdiği sunumunda, Peygamberimizin büyük mucizelerinden olan Kur’ân-ı Kerim, Mi'rac, Şakk-ı Kamer mucizelerini anlattı. Yüksel, ayrıca Peygamberimizin bereket mucizeleriyle birlikte göstermiş olduğu diğer mucizelere de konuşmasında yer verdi. İlâhiyatçı Yüksel, Sünnet-i Seniyye’ye ittiba edilmesinin gerekliliğini vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.
Son panelist olan İlâhiyatçı Aysel Ünlü, Peygamber Efendimizin gayba dair vermiş olduğu haberlerinden söz etti.
Başta Peygamberimiz olmak üzere, daha önce gönderilmiş bütün peygamberlerin manevî terakkide insanlığa imam olduklarını, maddî terakkide ise örnek teşkil ettiklerini konuşmasında ifade etti. Peygamber Efendimizin insanın manen terakki etmesindeki son sınırı gösterdiğini, Mi'rac mucizesiyle meleklerden de üstün bir mertebeye çıkabileceğini; yine diğer peygamberlerin mucizeleriyle maddî ilerlemede ilmin ve bilimin son sınırını çizdiklerini ifade etti.
Senaryosunu Şükrü Bulut’un yazdığı “Velâdet-i Nebevî” sinevizyonu ile başlayan panel arasında, hediye çekilişi de yapıldı. Çekilişte, kazanan misafirlere Armine Eşarp’tan eşarplar ve yazlık bir pardesü hediye edildi.
|