Şemdinli dâvâsına müdahil olarak katılan Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Sezgin Tanrıkulu kararı ve bundan sonraki süreci Yeni Asya’ya değerlendirdi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Şemdinli dâvâsıyla ilgili sanık astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz hakkındaki 39 yıl 5 ay 10’ar gün hapis cezası kararını ‘’eksik soruşturma’’ gerekçesiyle bozdu. Daire, dâvâya bakmakla görevli yerel mahkemenin Askerî mahkeme olması gerektiğine hükmetti. Şemdinli dâvâsına müdahil olarak katılan Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Sezgin Tanrıkulu kararı ve bundan sonraki süreci Yeni Asya’ya değerlendirdi.
*Şemdinli dâvâsında müdahil olarak katılmış bir avukat olarak Yargıtay’ın kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu kadar çok müdahaleden sonra farklı bir karar beklemiyorduk. En son Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın “Şemdinli’de hukuk cinayeti işlenmiştir” sözünden sonra bu karar çok şaşırtıcı gelmedi bize. Ancak Yargıtay’ın “Askerî mahkeme görevlidir” demesi önemli. Biz ısrarla yargılanan şahısların bir emir-komuta zinciri içerisinde oraya gönderildiğini ifade ediyorduk. Dolayısıyla eğer görevli olarak oraya gitmişlerse görevlendirenlerin de yargı önüne çıkarılmaları gerekir.
*Neden Askerî mahkemenin görevi olduğu yönünde bir kararı çıktı?
Yargıtay, bunların asker sıfatlarıyla, görevdeyken bu suçları işlediklerine kanaat getirmiştir.
*Askerî mahkemede yargılanmanın şartı nedir?
Görev suçlarına Askerî mahkeme bakar. Askerî şahısların sivil yani görev dışındaki suçlarına Askerî mahkeme bakmaz. Ama Yargıtay “bu görev suçudur, görevliyken bunları işlemişlerdir” dedi.
*Siz bu karara katılıyor musunuz?
Şu bakımdan katılıyorum; bunlar astsubay sonuç itibariyle. Görevliyken bu suçu işlemişseler bunlara görev verenlerin de ortaya çıkarılması lazım.
*O zaman bu karar bir anlamda sizin iddialarınızı da doğrulamış mı oluyor?
Evet bir bakıma doğruluyor. Çünkü biz ısrarla mahkeme sırasında şunu söylüyorduk; “Bu dâvânın sanıkları üç kişiden ibaret değildir. El altından el üstüne kadar bunları görevlendirenlerin, emir verenlerin de burada olması lazım, yargılanmaları gerekir.” Karar bu bakımdan anlamlı.
*Askerî mahkemeden nasıl bir sonuç çıkar sizce?
Van Ağır Ceza Mahkemesi yaptığı yargılama sonucunda bu suçları işledikleri konusunda bu şahıslara bir ceza verdi. Bunlar her ne kadar eksik soruşturmadan ya da görev yönünden bozuldu ise de sonuçta Türkiye Cumhuriyeti’nin bir mahkemesi, yaptığı bir yargılama sonucunda söz konusu kişileri cezalandırdı. Kamuoyu vicdanında ve bizim nazarımızda açık ve net bir biçimde bu şahıslar bu işin failleridir. Fakat biz olayın bu noktada kalmasına hep itiraz etmiştik.
*Bu noktada kalmayacağı yönünde yeni bir şans olabilir mi?
Yeni bir şans olmaz ama karar, bu sanıkların arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılması noktasında yeni bir tartışma meydana getirebilir. Belki.
*Emir verenlerin sorumluluğuna dikkat çekiyorsunuz?
E tabi bunların bireysel işi değil ki. Ali Kaya sabah kendi kendine düşünüp sonra diğer isimlere “Gel Şemdinli’ye beraber gidelim, bir bomba atıp gelelim” dememiştir yani. Sonuç itibariyle bu bir yerde emir komuta zinciri içerisinde kararlaştırılmış bir konseptin uygulanmasıydı. Dolayısıyla bu konseptin içinde herkesin yani bu organizasyonun ortaya çıkarılması gerekirdi.
*Çıkarmak isteyenler olmadı mı?
Şemdinli savcısı bunu yapmaya çalıştı. Ama sonucunu hepimiz biliyoruz.
[email protected]
|