Mehmet Emin Birinci'den Hatıralar
Hazret-i Üstad’ın yüksek şahsiyetini o
zamanlarda naçiz kalemimle şöyle dile getirmiştim:
‘Asrımıza hoşgeldin’
Ey muhterem Müslüman, ey mücahid kahraman
Sultansın gönlümüzün köşesinde he zaman...
Nefes aldı insanlık zulmün pençelerinden
Kurtardın biiznillah cehaletin selinden...
Yılmadın, yorulmadın çarpıştın mülhidlerle
Hakîr gördün hayatı Nurlu mücahidlerle...
El kaldırıp Rahmana nice yıllar yalvardın
Milyonlarca insanın kalbinde yüce adın...
Cihad meydanlarında savaştın at üstünde,
İ’lâ ettin Kur’ân’ı kâfir Moskof önünde...
Rabbim gönderdi seni muzdarip bir beşere
Kavuşturdu bizi yepyeni bir esere...
Sildik gözlerimizden akan kanlı yaşları
Kutladık uğrunda feda olan başları...
Nurun nurlu yolunda hız aldık gidiyoruz,
En derin sevgimizle seni selâmlıyoruz.
Kalbimizin tahtında sultan gibi oturdun,
Susayan insanları iman ile doyurdun...
Hâdimsin sen Kur’ân’ın eşsiz ulviyetine,
Uymaktır makâsıdın Peygamber sünnetine...
Yandın yanardağ gibi, lâvlar saçarak geldin
Karanlık, kapkaranlık küfrü yırtarak geldin...
Âb-ı hayatı sundun ölmüş olan ruhlara,
Güneşler gibi doğdun kararmış bulutlara.
Kükredi birden bire kanları uyuşanlar...
Hakkın yoluna geldi kötü yolda koşanlar,
Nur aldı Nurlandılar, genç ihtiyar, kadın kız.
Kudsî dâvâ uğruna feda olsun başımız...
Müsterih ol ey Üstad ey büyük insan artık
Nâşiriyiz Nurların nurlu gözlükler taktık.
Milyonlarca insan kurtulmuştur bu Nurla,
Sabrın mükâfatını seyret artık huzurla...
Gebermek üzere küfür, ezeceğiz başını...
Sil artık doksan yıllık mübarek gözyaşını.
Yetmez mi bunca yıldır bizim için çalıştın?
Zulmün koyu devrinde zâlimlerle çarpıştın.
Sabrın mükâfatını Rabbim ihsan eyledi,
Nurların intişarı düşmanı kahreyledi...
Bugün milyonca insan minnettardır hep sana.
Şefkatine eremez toplansa yüz bin ana...
Gâye uğruna ölüm senin için hiç olmuş...
Mahkemeler, zindanlar Nura medrese olmuş,
Rehberimiz Kur’ân’dır, parolamız muhabbet,
Bekliyoruz her zaman Cenâb-ı Hak’tan rahmet
Denizler gibi coştun, zındıklarla boğuştun,
Allah’a giden yolda meleklerle buluştun.
Azimkâr çalışmanla zulmün ufkunu deldin
Ey vakur büyük insan, asrımıza hoş geldin...
(Son Şahitler, c. 4, s. 403-404)
|