İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUM-DER) avukatı Dilek Erdem Özbek kişisel deneyimlerinden de yola çıkarak, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) döneminde de başörtülü kadınların kamusal alanda kısıtlanması noktasında bir gelişme yaşanmadığını vurguluyor.
Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı adaylığı ile çıkan haberlerde Gül’ün eşi Hayrünisa Gül “Devletiyle kavgalı first lady” haberleriyle anıldı.
Gül’ün Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gitmesine sebep olan başörtülü kadınların eğitim hakkının engellenmesinden birçok başörtülü mağdur oluyor. Refah Partisi’nin kapatılmasıyla beraber 1999 yılında üniversitelerde uygulanmaya başlanan kamusal alanda türban yasağı sekizinci yılında. Hayrünisa Gül’ün okula başörtüsüyle giremediği için önce Danıştay’a sonra AİHM’e yaptığı başvuruyu hatırlattığımız Özbek, “artık buna ilişkin çok fazla başvuru ile karşılaşmıyoruz” diyor. Bunun sebebiyse sorunun giderek azalması değil, çözüme ilişkin umudun yok olması. Bazı kesimlerin, AKP iktidarı döneminde bu sorunun ortadan kalktığına dair iddiaları bulunduğunu ifade eden Özbek, “bu sorunu hükümet de AİHM de çözemiyor” diyor.
Özbek, 2000 yılında girdiği Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde kampüse başörtüsüyle girme yasağı olduğunu belirtiyor, avukat olduktan sonra da dâvâları başörtüsüyle izleyemediğini ekliyor. Özbek’e göre cumhurbaşkanı eşinin başörtülü olması “türbanlıların önünü açacak” bir gelişme değil.
|