Türkiye, 2004’te iki darbe girişimi meselesini tartışmaktan bir kez daha uzak duracak anlaşılan… Dün de söyledik darbe ve darbecilerle, müdahale ve müdahalecilerle hesaplaşma işi, önce siyasidir.
Örneğin siz siyasi iktidar olarak, haddini aşan, sizi tehdit eden, örneğin “siz Türk olduğunuzu kanıtlayın” diyebilen bir üst rütbeliyi, hatta general “Osman Özbek-Erbakan hadisesi”nde olduğu gibi size söven askerleri görevden alabiliyor musunuz, alamıyor musunuz?
En azından görevden almaya kalkıyor musunuz kalkmıyor musunuz?
Sorun biraz da budur…
Bilmem fark ettiniz mi?
Emekli Albay Erdal Sarızeybek imzalı, “Ya Gazi Paşa duyarsa” diye bir kitap yayınlandı. Bir tür hatırat… Sarızeybek’in Urfa Jandarma Komutanı’yken başına gelenleri anlatıyor.
Bizi ilgilendiren kısmıyla kaba özeti şu hatıratın:
2004 yılında Ayışığı kod adlı bir darbe hazırlığında bulunduğu iddia edilen Şener Eruygur’un Jandarma Genel Komutanlığı döneminde Jandarma İstihbarat Dairesi telefon emri yoluyla Sarızeybek’ten Ankara’daki kimi telefonları izlemeye alması talebinde bulunuyor.
Bu arada bir ayrıntı: Dönemin İstihbarat Dairesi Başkanı ise Şırnak Jandarma Alay Komutanı olduğu sırada Silopi kayıpları vakıasıyla ismini duyduğumuz, Eruygur’un en güvendiği isimlerden tuğgeneral Levent Ersöz…
İzleme işinin illere dağıtılması sadece yurt sathına yayılan büyük operasyonlarda uygulanan bir yöntem… Emri alan, ancak operasyonla ilgili hiçbir bilgisi olmayan, Sarızeybek endişeleniyor ve telefonların kime ait olduğunu soruyor…
Aldığı yanıt: “Teröristler işte…” oluyor. Alay komutanın tedirginliği sürüyor ve bu telefonların kime ait oldukları konusunda bir araştırma yaptırıyor.
Telefonlardan bazıları “kozmik gizli kaydıyla, şifreli” çıkıyor, başka bir ifadeyle geçen üst seviyedeki asker ve siyasilere ilişkin bir kod bu…
Öykü Sarızeybek’in açısından, iş karıştıran bu askerin kendisini yargıç karşısında ve emekli olmasıyla bitiyor.
Ancak olay açığa çıkınca Jandarma Genel Komutanlığındaki tüm istihbarat birimleri Genelkurmay Başkanlığı’nın emriyle dağıtılıyor. Yetmiyor, Eruygur emekliye ayrıldıktan hemen sonra Levent Ersöz, istihbarat dairesinin başından alınıyor.
Neden?
Muhtemelen kimi generaller diğer generallere yönelik teknik dinleme yaptığı için…
Peki ne amaçla, hangi çerçevede?
Akla gelen ilk yanıt Ayışığı operasyonudur…
Aksiyon Dergisi bu hafta bu konuyu kapak yapmış ve haklı olarak soruyor:
“Ankara’da 2003 yılı sonlarında ve 2004 yılı başında Jandarma’nın yaptığı bu çok gizli çalışma neydi? Sözkonusu kozmik gizlilikteki telefonlar kimlere aitti? O dönemde telefonları izlemeye alınan kişiler arasında bazı komutanlar var mıydı? Eğer bu çalışma Genelkurmay’ın bilgisi dahilinde ve emir komuta zinciri içinde yapıldıysa, neden bir gecede Jandarma istihbaratının kadroları dağıtıldı? Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur 2004 ağustosunda emekli olur olmaz Jandarma İstihbarat Başkanı Tuğgeneral Levent Ersöz neden görevden alınıp Ankara dışına gönderildi? Yok eğer bu faaliyet Genelkurmay’ın bilgisi dışında ise o zaman, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek’in anıları olduğu öne sürülen günlüklerdeki “Ayışığı” planı ile bir ilişkisi var mı?”
Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun ve siyasi iradenin devreye girmesi işte bu sorulara yanıt bulmak için gerekiyor…
Yeni Şafak, 6 Nisan 2007
|