|
|
|
| |
Irak'ta Mart ayı kanlı bitti |
Irak’ta uygulanmaya başlayan yeni güvenlik programına rağmen sivil ölümlerin Mart ayında artış gösterdiği bildirildi. Irak’ta Mart ayında meydana gelen saldırılar, bir önceki aya göre yüzde 13 arttı.
İçişleri, Sağlık ve Savunma Bakanlığı tarafından elde edilen rakamlara göre Mart ayı içerisinde bin 861 sivil hayatını kaybetti. Şubat ayında ise bu rakam bin 645 olarak açıklanmıştı. Mart ayındaki saldırıların büyük kısmı başşehir Bağdat’ın dışında meydana gelirken, bunlardan en kanlısı ise Tel Afer kentinde geçtiğimiz hafta içinde gerçekleşen saldırılar oldu. Tel Afer’de bomba yüklü bir araçla düzenlenen saldırı, Irak’ın 2003’teki işgalinden bu yana düzenlenen en ölümcül tek saldırı oldu. Bu saldırıda 157 kişi hayatını kaybetti. ABD’li komutanlar, militanların yoğunluk noktalarını başka yerlere kaydırmak için Bağdat’ta daha sıkı güvenlik sağlanmasını umduklarını açıkladı; ancak Mart ayı içerisinde Bağdat’ta da büyük saldırılar düzenlendi. Mart ayındaki saldırılarda ayrıca 165 Irak polisi, 44 Irak askeri öldü. Reuters ajansının, Irak hükümetinin verilerine dayanarak verdiği habere göre, Şubat ayının ortalarında başşehir Bağdat’ta başlatılan geniş kapsamlı güvenlik operasyonlarına rağmen ölen sivillerin sayısında yüzde 13’lük artış oldu. Irak İçişleri, Savunma ve Sağlık Bakanlıklarından alınan bilgiye göre, geçen ay şiddet olaylarının çoğu Bağdat dışında oldu ve saldırıların bazılarını Irak’taki El Kaide örgütü üstlendi.
Irak’ta Şubat ayında ölen sivillerin sayısı ise 1645 olarak açıklanmıştı.
|
|
/ BAĞDAT
02.04.2007
|
|
| |
Bush, İran’ı korsana benzetti |
ABD Başkanı George W. Bush, İran’a, elinde tuttuğu 15 İngiliz askerini serbest bırakması çağrısında bulundu. İran’ın İngiliz deniz askerlerini esir etmesinin “mazur görülemeyecek bir davranış’’ olduğunu söyleyen Bush, İran’ın esir aldığı İngiliz askerlerini ise “rehine’’ olarak niteledi.
Bush, ABD’ye resmi bir ziyarette bulunan Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva ile birlikte düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, “İran, aldığı rehineleri derhal iade etmek zorundadır. Bu kişiler masumdur, yanlış hiçbir şey yapmadılar ve keyfi olarak zorla görev yaptıkları sulardan çıkarıldılar.’’ dedi. Gazetecilerin, esir alınanların ABD askeri olmaları durumunda ABD’nin buna askeri bir karşılık verip, vermeyeceği hakkındaki sorularını ise cevapsız bırakan Bush, İngiltere Başbakanı Tony Blair’in soruna diplomatik bir çözüm bulunması yolundaki çabalarına destek verdiğini belirtti.
|
|
/ CAMP DAVID
02.04.2007
|
|
| |
Firuzabadi: ‘İsrail intihar saldırısı hazırlığında’ |
İran Genelkurmay Başkanı Hüseyin Firuzabadi, İsrail’in İslam dünyasına karşı intihar planı hazırlığında olduğunu iddia etti. Firuzabadi, Genelkurmay karargahında subaylara yaptığı konuşmada, İslam ülkelerini ve liderlerini, düşmanların yeni komplolarına karşı uyarmak istediğini söyledi.
Firuzabadi, ‘’Siyonistler, önümüzdeki yaz aylarında bir intihar planı peşindeler. Bu plan işgal altındaki topraklarda (İsrail) yapılıyor. Bu plan, dünyada hiç kimsenin yararına olmayacak’’ diye konuştu. İntihar planının, ABD’nin Irak’tan çekilmesini önlemek için hazırlandığını öne süren Firuzabadi, ‘’İslâm ülkeleri tehlikede’’ görüşünü savundu.
Lübnan yetkililerine de bir an önce millî birlik hükümeti konusunda anlaşmaları çağrısı yapan Firuzabadi, aksi taktirde İsrail planına karşı direnemeyeceklerini söyledi.
Arap ülkelerinin de İsrail’e karşı birleşmeye ve karar almaya çağıran Firuzabadi, ‘’yarın çok geç olabilir’’ dedi.
|
|
/ TAHRAN
02.04.2007
|
|
| |
İran: İngiltere davranışını düzeltsin |
İran, sınır ihlâli sebebiyle gözaltına aldığı 15 deniz piyadesi konusunda ortaya çıkan krizin çözümü için İngiltere’den tutumunu değiştirmesini istedi.
İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki, devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, sorunun çözümüne İngiltere’nin takındığı tutumun engel olduğunu savundu ve ‘’Çözüm için İngiltere’nin tutumunu değiştirmesini ve kanuni haklarımız konusunda da dengeli bir tavır takınmasını bekliyoruz’’ dedi.
Mutteki, ‘’sınır ihlâli’’ notasına İngiltere’nin de cevap verdiğini belirterek, İngiltere’nin gönderdiği yazılı metin üzerinde çalıştıklarını ve birçok konuyu inceleyeceklerini söyledi.
İran ve İngiltere arasındaki gerginliğe, krizin 10. gününde de çözüm bulunamadı.
İran, sınırlarının ihlal edildiğinin kabul edilmesini ve özür dilenmesini talep ederken, İngiltere askerlerinin bir an önce serbest bırakılmasında ısrar ediyor.
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, sorunun çözümü için İngiltere’nin özür dilemesi gerektiği şartını yinelemişti.
|
|
/ TAHRAN
02.04.2007
|
|
| |
Filistin- İsrail arasında terörist atışması |
İsrail Başbakanı Ehud Olmert’in Amerikan Time dergisine yaptığı değerlendirmede, Filistin Başbakanı İsmail Haniye için kullandığı “terörist” ifadesine Filistin hükümetinden tepki geldi. Filistin Hükümet sözcüsü Gazi Hamid, “Terörist, İsrail ordusu ve verdiği emirlerle Olmert’in kendisidir” dedi.
Olmert’in açıklamalarını kınayan Filistin hükümeti sözcüsü Gazi Hamid, Olmert’in suçlamalarının yalanlardan oluştuğunu ve Filistin’de ulusal birlik hükümetinin başarıyla kurulması, Arap ülkeleri ve uluslar arası toplumdan destek almasından sonra, İsrail hükümetini nasıl şaşırttığının da ispatı olduğunu söyledi. Olmert’in açıklamalarının, ulusal birlik hükümetine ve Filistin Başbakanına karşı yalan kampanyasının bir parçası ve aynı zamanda hem hükümetin, hem de Başbakanın itibarlarını sarsmaya yönelik olduğunu ifade eden Gazi Hamid, açıklamasında Filistin topraklarına getirilen paraların Maliye Bakanlığına aktarıldığını ve zor durumdaki Filistinlilerin hayatını kolaylaştırmak için kullanıldığını belirtti. Hamid, İsrail hükümetini de Filistin vergi gelirlerine el koymak ve tutmakla da suçladı. Hamid, “Haniye terörist değildir. Terörist, çocukları öldüren ve evleri yıkan, kent ve kasabaları basıp, insanları öldürenlerdir” diyerek, teröristin “İsrail ordusu ve verdiği emirlerle Olmert’in kendisi” olduğunu öne sürdü.
|
|
/ KUDÜS
02.04.2007
|
|
| |
Kerkük’ten Arap tehciri |
Kerkük’e yerleşmiş Arapların başka bölgelere taşınması yönünde Irak hükümetinin Perşembe günü aldığı kararın doğrudan uygulamaya konduğu bildirildi.
Reuters’ın haberine göre, adı açıklanmayan bir hükümet yetkilisi, “kararın parlamento tarafından onayına gerek yok. Alındığı anda uygulamaya girdi’’ dedi. Yetkili, hiç kimsenin Kerkük’ten ayrılmaya zorlanmayacağını, verilen teşviklerle gönüllü ayrılmanın esas olacağını kaydetti. Bazı Şiî ve Sünnî Arap milletvekilleri başşehir Bağdat’ta bir basın toplantısı düzenleyerek, kararı protesto ettiler ve bu karar ile ‘’anayasanın ihlâl edildiğini’’ belirttiler.
|
|
/ BAĞDAT
02.04.2007
|
|
| |
Maliki hükümeti çözülüyor mu? |
Irak Adalet Bakanı Haşim El Şebli, hükümetin gidişatından memnun olmadığı için istifa etti.
Şebli’nin mensubu olduğu laik Irak Milli Listesi’nin sözcüsü İzzet Şahbender, istifanın Başbakan Nuri El Maliki tarafından kabul edildiğini belirterek, “Hükümetin politikasında bir ahenk olmadığını hissettiği için devam etmek istemedi” dedi.Maliki hükümetinden istifa eden ilk bakan olan Şebli’nin partisinin, kendisinin yerine 3 aday gösterdiği belirtildi.
|
|
/ BAĞDAT
02.04.2007
|
|
| |
Silâh şirketinden Suudlu prenslere kadın rüşveti |
İngiltere’de BAE Systems adlı silâh şirketinin, Suudi Arabistan ile bağlanacak milyarlık ihale için 60 milyon sterlinlik rüşvet fonu kurmasıyla ortaya çıkan tartışmalar, bu fondan bazı aktrislere de Suudi prenslerle arkadaşlık etmeleri karşılığında para ödendiği iddiasıyla büyüdü.
The Sunday Times gazetesi, 60 milyon sterlinlik rüşvet fonundan, ihaleden sorumlu Suudi Prens Türki bin Nasser ve diğer Suudi yetkililere çeşitli ikramlarda bulunulduğu, bu çerçevede iki İngiliz aktrist Anouska Bolton-Lee ve Karajan Malinder’e de Suudilerle arkadaş etmeleri karşılığında ödemeler yapıldığını yazdı. Bolton-Lee ve Malinder’e ödemelerin yapıldığı dönemde iki ünlü oyuncunun Prens Türki bin Nasser tarafından Carlton Tower adlı otelde verilen partilere katıldıkları iddia edildi. 60 milyon sterlinlik fondan iki aktrisin evlerinin tutsat (mortgage) ve kira ödemelerinin yapıldığı, kredi kartlarının hesap ekstrelerinin ödendiği ve özel hocalar tutularak Arapça dersi almalarının sağlandığını öne süren Times, bütün bu ödemelerin Londra’daki bir emlak şirketi aracılığıyla yapıldığını ileri sürdü.
|
|
/ LONDRA
02.04.2007
|
|
| |
Amerikalılarda Allah inancı güçlü |
ABD’de inançlar üzerine yapılan bir araştırma, halkın yüzde 90’ının Allah’a inandığını ortaya koydu. Newsweek Dergisi tarafından sonuçları yayımlanan araştırmaya göre ABD’de yaşayanların yüzde 91’i Allah’ın varlığına inanıyor.
Bunlardan yüzde 87’si ise hak dinlerine mensup. Araştırmaya katılanların yüzde 6’sı ise Allah’ı reddediyor. Katılımcıların yüzde 82’si kendisini Hıristiyan olarak tanımlarken, yüzde 5’lik dilimde kalanlar Yahudi, İslâm ve Budizm inancına sahip olduklarını belirtiyor. Bu arada araştırma sonucunda dikkat çeken diğer bir unsur, araştırmacılar tarafından yöneltilen soruları cevaplayanların yüzde 48’inin insanlığın gelişim sürecini “evrim teorisi”ne dayandıran düşünceyi yoksayması. Katılımcıların 3’te 1’inin yüksek eğitim görmüş olan insanlar arasından seçildiği belirtilen araştırmaya göre insanoğlunun varoluşu ve gelişimi İncil’de de yer aldığı gibi Allah tarafından yaratıldığı şeklinde kabul ediliyor.
Öte yandan bin 4 katılımcı üzerinde uygulanan ankette, katılımcıların yüzde 62’si, “Ateist olan bir adaya oy verir misiniz?” yönündeki soruya “Hayır” cevabını verdiği belirtiliyor.
|
|
/ WASHINGTON
02.04.2007
|
|
|
|
