Sağlık Bakanlığı, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde yaşanan sağlık personel sıkıntısını aşmak için çalışmalarını sürdürürken, son 4 yıl içinde iki bölgeye atanan 26 bin 29 sağlık personelinden 2 bin 499’u görevine başlamadı.
Sağlık Bakanlığı’ndan edinilen bilgiye göre, Adıyaman, Ağrı, Bitlis, Bingöl, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Erzincan, Gaziantep, Hakkari, Kars, Malatya, Mardin, Muş, Siirt, Tunceli, Şanlıurfa, Van, Batman, Şırnak, Ardahan, Iğdır ve Kilis illerine son 4 yıl içinde çeşitli branşlarda atanan 3 bin 426 uzman hekim 396’sı göreve yerine gitmedi.
İki bölgedeki illere atanan 5 bin 37 pratisyen hekimden ise 488’inin görevine başlamaması dikkati çekerken, ataması yapılan 4 bin 448 ebeden 484, 6 bin 115 hemşireden 388’i görevlerine başlamadılar. Sağlık Bakanlığı tarafından bölgenin ihtiyacına göre ataması yapılan 407 diş tabibinden 49’u, 110 psikologdan 33’ü, 111 fizyoterapistten 52’si, 145 eczacıdan 44’ü, 81 diyetisyenden 36’sı, 560 anestezi teknisyeninden 25’i görevlerine başlamadılar.
Erzurum, Kars, Gümüşhane, Bayburt, Ardahan ve Iğdır Tabip Odası Başkanı
Prof. Dr. Murat Karaşen, yaptığı açıklamada, uzun vadeli sağlık personeli sıkıntısının çözümü için fazla sayıda sağlık personelinin yetiştirilmesi gerektiğini ifade etti. Doğu ve Güneydoğu’da hayat standardının düşük olmasından dolayı bu bölgelere atanan sağlık personelinin imkan bulduğu anda tayin istediklerini veya istifa ettiklerini anlatan Prof. Dr. Karaşen, şunları söyledi:’’Batıda açılan birçok özel sağlık kurumunun özellikle uzman hekime ihtiyacı var. Doğu ve Güneydoğu’ya atanan sağlık personeli, verilen ücret ne kadar yüksek olursa olsun buralara gelmek yerine özel sağlık kurumlarında çalışıyor. Özel sektörde iş bulamayan ise mecburen bölgeye geliyor. Onlarda fırsatını bulduğu zaman gidiyor.’’ İki bölgede yaşanan sağlık personeli sıkıntısının tek çözümünün karşı olmalarına rağmen mecburi hizmet uygulaması olduğunu, fakat bunun da geçici çözüm yolu olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Karaşen, şöyle devam etti:’’Yabancı doktor uygulamasının ise bazı ciddi handikapları bulunmakta. Bir kere ülkemizde görev yapacak doktorun kültürel uyum sorunu yaşamaması ve Türkçe bilmesi gerekiyor. Uzun vadede sağlık personeli sorunun çözümü fazla sayıda sağlık personeli yetiştirmektir.’’
|