Neydi Uğur Dündar’ın haberinin başlığı: “Tesettür Faciası!” Neydi iddia: “Başörtülü radyolog, hasta gencin testislerinin filmini çekmedi!”
Kimse, Dündar’ı “bu sağlık skandalını niçin ortaya çıkardın” diyerek suçlamıyor, eleştirmiyor. Tam tersine, son derece doğru bir habercilik bu. Filmleri çekilmedi diye bir gencin bir testisini kaybetmesi, akıl alır gibi değil çünkü. Ama işte, gencin filmini çektirmeyen başörtülü bir kadın değil. Hatta kadın da değil. Uğur Dündar’ın haberine kaynaklık eden doktor Celal Tütüncü, “acil” kaydı düşmeyince olmuş bütün bunlar. Anlayacağınız, Uğur Dündar, kendini “eleştirilmediği yerden” gayet rahat savunabilir. Ama bu savunma, işe yaramaz. Çünkü ortada hâlâ taş gibi sorular var. Hasta gencin babası, hastanenin başhekimi, Sağlık Komisyonu Başkanı, resmi belgeler, tanıklar... Hepsi ittifak halinde “tesettürlü doktorla bu haberin bir ilgisi yok” diyor. Peki o zaman nereden çıktı bu “tesettür faciası!” Nereden icap etti?
Belli ki, Uğur Dündar, doktor Celal Tütüncü’nün ameliyat raporuna itibar etmekle hata etti. Bunu itiraf etmiyor. Uğur Dündar, gazetecilik itibarını zedeleyici bu pozisyona girmesin. Tamam, kabul. Peki biri bana söyler mi acaba; bir tarafın “bu başörtülüler böyle zaten” yargısını, diğer tarafın “bu laik kesim de kafalarına taş düşse başörtülüler attı zannedecek” yargısını kim değiştirecek?
Bugün, 21.12.2006
|