Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 08 Aralık 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

İki yıl boşa geçti

Bahçeşehir Üniversitesi AB Merkezi Başkanı Dr. Cengiz Aktar,“Türkiye müzakereler konusunda ciddi çalışmadı. AB İlerleme Raporunda da bu yazıyor zaten; ‘bir ilerleme yok’ diyor. Yalnızca üç-beş yasa var. Dolayısıyla Türkiye limanları da açmayınca, yani Ek Protokol’ü uygulamayınca, iki kere sınıftan çakmış durumda.”

Bahçeşehir Üniversitesi AB Merkezi Başkanı Dr. Cengiz Aktar, Türkiye’nin AB sürecinde son 2 yılı doğru dürüst değerlendirmesi, aynı 2002-2004 arasında olduğu gibi çalışması halinde, Kıbrıs meselesinin önümüze bu kadar gelmeyeceğini belirtti. Aktar, şu değerlendirmeleri yaptı: “Türkiye müzakereler konusunda ciddi çalışmadı. AB İlerleme Raporu’nda da bu yazıyor zaten; ‘bir ilerleme yok’ diyor. Yalnızca 3-5 yasa var. Dolayısıyla Türkiye limanları da açmayınca, yani Ek Protokol’ü uygulamayınca, 2 kere sınıftan çakmış durumda.”

Aktar, önümüzdeki dönemde “başrolde” “Türkiye’ye havlu attırmaya çalışan” Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkanların olacağını, Türkiye’nin de müzakerelerle ilgili üzerine düşen çalışmayı gerçekleştirmemesinin yanı sıra Kıbrıs’la ilgili Ankara Anlaşması’na Ek Protokol’le ilgili yükümlülüklerini de yerine getirmeyerek AB karşıtlarına fırsat verdiğini söylüyor.

Sonuçta, hem Avrupa’da hem de Türkiye’de seçimlerin yaşanacağı ve bütün tarafların AB’yi iç politika savları için kullanması beklenen önümüzdeki yılda, Aktar’a göre bir tür “tavsama, sürünceme, inceldiği yerden kopsun” sürecine tanık olabiliriz.

AB Komisyonu’nun tavsiye kararıyla ilgili nihai, bağlayıcı kararı kim verecek? Bu süreç nasıl gerçekleşecek?

Bağlayıcı karar 11 Aralık’ta AB Dışişleri Bakanları Türkiye konusunda nihai kararı almak için toplanacak. Buradan karar çıkmazsa 14-15 Aralık’taki AB Liderleri Zirvesi’ne kalacak. Karar, bu ikisinden birinden çıkacak.

Ama ben Dışişleri Bakanları toplantısından bir karar çıkacağını düşünmüyorum; bu karar onları aşar. Ayrıca Almanya’nın Dışişleri Başkanı’yla Başbakanı arasında görüş ayrılığı da var.

Ama en kötüsü, bu iki buluşmadan hiçbir karar da çıkmayabilir. İşte bu kötü olur.

AB Komisyonu’nun tavsiye kararı kötünün iyisi niteliğinde. Tavsiye kararı müzakereleri 8 başlıkta askıya alıyor ama, geri kalan başlıkların önünü açıyor. Oysa Güney Kıbrıs ve Yunanistan bütün başlıkları bloke ediyor.

Eğer bu iki toplantıdan da bir karar çıkmazsa, bu şimdiki statükonun, yani olur olmaz nedenlerden açılmayan başlıkların açılmamaya devam etmesi anlamına gelir. Müzakere süreci zaten fiilen durmuş halde.

Peki sorun sadece Kıbrıs mı?

Kıbrıs görünürdeki sorun. Aslında Güney Kıbrıs’ın ve Yunanistan’ın sorunu. Ama onların dışındaki Türkiye’nin Ab üyeliğine karşı çıkanların sorunu ‘Avrupa hukukuna saygı’ falan da değil artık. Türkiye’ye havlu attırmak.

Ya Türkiye’nin politikası?

Maalesef hukuki bir taahhüt var. Türkiye’nin Ek Protokol’ü onaylayacağım ve uygulayacağım diye taahhüdü var. Karşı tarafın Kuzey Kıbrıs’la ilgili kısıtlamaların kaldırılmasına dair taahhüdü de var, ama bu daha muğlak, hukuki bağlayıcılığı olmayan bir taahhüt..

AB’nin elinde hukuki bir belge var ve oradan yürüyorlar. Ama buradaki aymazlık, bunu sonuna kadar sürdürüp müzakereleri tıkanma seviyesine getirmek.

Mesele nedir, diye sorarsak, Yunanistan ve Güney Kıbrıs dışında kalan ve Türkiye’ye karşı tavır takınanların derdi bağcıyı dövmek.

Artık başrolde Türkiye’ye karşı çıkanlar var: Almanya, Fransa, Yunanistan, Kıbrıs Cumhuriyeti, Slovenya, Avusturya, Portekiz, Hollanda, Danimarka ve Lüksemburg.

Önümüzdeki dönemde Türkiye’de de Avrupa’da da seçimler var ve AB üzerinden iç politika yürütülecek. Bu durumda ne beklemeliyiz?

Eğer müzakerelerle ilgili bu karar, AB Konseyi’nden Komisyon’un tavsiyesi doğrultusunda çıkarsa, herhalde Türkiye’de AKP hükümet bir oh çekecek. “Kasımı, aralığı atlattık” deyip AB defterini Kasım 2007’deki seçimlerin sonrasına kadar rafa kaldıracak. En büyük tehlike burada. AB sürecini, sadece limanlarla ilgili değil, birçok konuda rafa kaldırabilir.

Oysa Komisyon’un tavsiye kararı yalnızca pazarlık aşamasını beklemeye alıyor. Hazırlıkları engellemiyor. Türkiye’nin önündeki tehlike, bunu “oh, atlattık” diye algılayıp 2007 sonuna kadar yatmak.

Türkiye’ye ne yapmak düşüyor o zaman?

Türkiye son 2 yılı doğru dürüst değerlendirseydi, aynı 2002-2004 arasında olduğu gibi çalışsaydı, Kıbrıs meselesi bu denli önümüze getirilemezdi. Kıbrıs sorunu zaten çözümsüzlük içinde.

Türkiye müzakereler konusunda ciddi çalışmadı. AB İlerleme Raporu’nda da bu yazıyor zaten; “bir ilerleme yok” diyor. Yalnızca 3-5 yasa var. Dolayısıyla Türkiye limanları da açmayınca, yani Ek Protokol’ü uygulamayınca, 2 kere sınıftan çakmış durumda.

Böyle olunca, “Türkiye’ye sınıf geçirmeye çalışan hocaların” da argümanı kalmadı. Türkiye mazereti üyeliğine karşı çıkanların eline kendi tembelliğiyle verdi. Dolayısıyla, Türkiye’nin dersini harıl harıl çalışması gerekiyor.

Ama şunu da görmek gerek. İş öyle bir yere geldi ki, Türkiye’de AB deyince insanlar küfreder oldu. Bu muazzam bir engel. Örneğin seçim döneminde hiçbir parti AB savı üzerinden oy toplayamaz artık Türkiye’de. Bu çok temel bir sorun. Havlu attırmak böyle gerçekleşiyor.

Sonuçta, bir tavsama, sürünceme, “inceldiği yerden kopsun” süreci başladı.

08.12.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Türkiye’den AB’ye yeni teklif

  Yeni bir açılım gerekiyor

  İki yıl boşa geçti

  AB dayanışması

  Erdoğan: Asıl sorun Filistin

  Başoğlu: Yasak sınır tanımıyor

  AİHM’den KKTC’deki komisyona onay

  Millî Komite, Çankaya Köşkü'nde toplandı

  İngiliz Bakan: Tedbirler çok sert

  Avrupalı turizmci Türkiye’yi AB’de istiyor

  CHP, teklife karşı çıktı

  KKTC: Önce izolasyonlar kaldırılsın

  Uygulama imkânı kalmayan 118 kanun yürürlükten kaldırılıyor

  Sezer, Toprak Koruma Kanunu’nu iade etti

  TIR faciası: 8 ölü

  Askerî helikopter düştü: 1 er şehit

  Dinî yayınlar arttırılmalı

  Âfet bölgesinde hizmet verilemiyor

  Memura 2007’de 144 gün tatil

  Denizli’de hava kirliliği


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004