Ekonomi

Arsada spekülasyona fren

Maliye Bakanlığı, Hazine’ye ait taşınmazları pazarlık usulü kat veya arsa karşılığı değerlendirerek, artan arsa fiyatlarının önüne geçmeyi hedefliyor. Adana Defterdarı Hidayet Mat, yaptığı açıklamada, Maliye’nin Hazine’ye ait taşınmazın pazarlık usulü kat veya arsa karşılığı inşaat yaptırılarak değerlendirilmesine imkân tanıdığını ancak, bu imkanının bugüne kadar yeterince değerlendirilemediğini bildirdi.

Mat, müteahhitler, kooperatifler ve diğer yatırımcıların, maliyenin sunduğu kat karşılığı arsa imkanlarından faydalanmaları için büyük çaba harcadıklarını, bu kapsamda çeşitli kuruluşlarla birebir görüşmeler yaptıklarını bildirdi. Hidayet Mat, bilgilendirme çalışmalarının etkisini gösterdiğini, bu kapsamda, geçen yıl 3 milyon 900 YTL olan arsa satış gelirinin, bu yılın Eylül ayı sonu itibariyle 12 milyon 200 bin YTL’ye ulaştığını belirtti. Yatırım için arsa arayanlara sundukları imkânın son derece cazip olduğunu ifade eden Mat, ‘’Bu satışlarla hazine arazilerini ekonomiye kazandırdığımız gibi işgal edilip ecrimisil (kullanım bedeli) ile uğraşmak zorunda kalmıyoruz’’ dedi.

Mat, müteahhitleri ve iş adamlarını ziyaret ederek, sundukları imkânlar hakkında bilgi vermenin yanı sıra, kat karşılığı verilecek arsaların yüzölçümleri ile bulundukları yerleri web siteleri aracılığıyla yayınladıklarını ifade etti. Hidayet Mat, Adana’da kat karşılığı verilecek 235 bin 484 metre kare arsa daha belirlediklerini kaydetti.

UYGULAMA ARSADA FİYAT ARTIŞINI FRENLER

Anadolu Yapım Müteahhitleri Federasyonu Genel Başkanı İsmail Babacan ise son 6 ayda durgunluk gösterse de son iki yılda konuta olan talebin arsa spekülatörlerinin işine yaradığını, kat karşılığı arsa alımında yüzde 60’ı geçen taleplerle karşılaştıklarını bildirdi.

Arsa fiyatlarının yükselmesinin konut maliyetini etkilediğini, bunun da pahalı konut olarak halkın karşısına çıktığını anlatan Babacan,’’Milli Emlak arazilerinin değerlendirilmesi arsa fiyatlarındaki artışı frenleyecek, konut maiyetini düşürecek, buna bağlı olarak kira enflasyonun da önüne geçecektir. Ancak, bizi kaygıya düşüren bazı konuların açıklığa kavuşturulması hem ülke ekonomisi hem de halkın yararına olacaktır’’ dedi.

Milli Emlak arazilerini kullanan ve irtifak hakkını elinde bulunduran kişilerin, bu arsaları başkalarına devretme hakkının bulunduğuna dikkati çeken Babacan, şunları söyledi:’’Kişi, irtifak hakkını elinde bulunduruyorsa bunu bir başkasına devredebiliyor. Bu konuda her ne kadar bakanlık onayı gerekse de suiistimallerin olduğunu düşünüyoruz. 29 yıllığına verilen irtifak haklarını elinde bulunduranlara ihaleye girmeksizin doğrudan satış yapılabiliyor.’’

Babacan, ayrıca hazine arazisini işgal edenlerin yakalandıkları takdirde ecrimisil ödediklerini ardından o arazi satılacaksa satışta öncelik hakkına sahip olduğunu, bu durumun da hazine arazisi işgallerini özendirdiğini ifade ederek, bunu önleyecek yeni düzenlemeler yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.

MÜTEAHHİTLERE CAZİP İMKÂNLAR

Tebliğ, atıl durumda bulunan arazilerin ekonomiye kazandırılması ve arsa spekülasyonlarının önlenmesi amacıyla yapılan çalışmada, kat karşılığı arsa alacak müteahhitlere önemli imkânlar tanıyor.

Tebliğe göre, kooperatif ya da müteahhitler, defterdarlıkların belirlediği kat karşılığı verilmesi uygun arsaların muhammen bedellerinin yüzde 30’unu yatırmak suretiyle açık artırma usûlüyle ihalelere katılabiliyor. İhaleyi alamayanlara paraları iade edilirken, ihaleyi kazanan firmanın ödediği bedelden, arsa bedelinin dörtte biri düşülüyor. Müteahhide, arsa bedelini 3’er ay aralıklarla 8 ayrı taksitte ödeme imkânı sunuluyor. Bu arsalar ayrıca, KDV, binde 15 tapu harcı ve 5 yıl süreyle emlak vergisinden muaf tutuluyor.

/ ADANA

13.11.2006

Prefabrik yapılara rağbet yok

Türkiye’de, normal yapılara oranlara daha sağlam olduğu bilinen beton prefabrik yapılara, rağbet olmadığı bildirildi.

Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şevket Özden, yaptığı açıklamada, Türkiye’de prefabrik sektörünün pazar payının Avrupa ülkelerine oranla çok çok gerilerde olduğunu söyledi.

‘’Normal yapılara göre çok daha sağlam olan beton prefabrik yapıya maalesef rağbet edilmiyor’’ diyen Özden, bunun prefabriğin pahalı olması değil, iyi tanınmamasından kaynaklandığını söyledi.

Normal yapılara oranla yüzde 15 oranında daha maliyetli olan prefabrik yapılarda beton katiletesinin çok iyi olduğuna ve denetimli yapıldığına işaret eden Özden, şöyle konuştu:’’Prefabrik yapılar hazırlanırken daha iyi ve denetimli mühendislik hizmeti aldıkları için depreme karşı daha dayanıklı oluyorlar. Beton kalitesi de yüksek olan yapılarda, normal yapıya göre su çekme, sızdırma, çatlama, demirin çürümesi gibi riskler çok çok az. Yapıldıktan sonra da Prefabrik Birliği ekiplerince kesinlikle denetimden geçiriliyorlar. Aynı zamanda çok kısa sürede imal edilebiliyorlar.’’

Özden, Marmara depremi sonrası geçici barınma yerleri adıyla kötü malzemelerden prefebriklerin yapıldığını, bu durumun beton prefabrik sektörüne zarar verdiğini söyledi.

/ KOCAELİ

13.11.2006

Toprak suya doydu hububatta ekim zamanı

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Gaziantep Şube Başkanı Kenan Seçkin, Ekim ayındaki yağışın, toprağı hububat-bakliyat ekimine hazır hale getirdiğini söyledi.

Seçkin, yaptığı açıklamada, özellikle Ekim ayının son haftasında yağan yağmurun, sadece Gaziantep’te değil, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan diğer illerde de tarım arazilerini suya doyurduğuna işaret etti. Ekim ayında yağan yağışın, toprağı suya doyurmasının yanı sıra, tarım zararlısı otlarla mücadele konusunda da çiftçilere kolaylık sağlayacağını ifade eden Seçkin, ‘’Son yağışlar, bölgemizde yoğun olarak bulunan zeytin ağaçları için de yararlı oldu. Hasat döneminden önce yağan yağmur, zeytinin kalitesini arttıracaktır. Yağışlar, bölgemizde sadece hasat edilmeyen pamuk ekili alanlarda zarara neden oldu’’ diye konuştu. Ekim ayının, tarımsal üretim açısından, gerek yağış, gerekse de hava sıcaklığı bakımından normal geçtiğini belirten Seçkin, ‘’şu anda çiftçilerimiz, hububat-bakliyat ekimlerini yapmak için son hazırlıklarını yapıyor. Bölgemizde, tarım arazileri ekime çok elverişli durumda. Çiftçilerimiz, rahatlıkla ekimlerini yapabilirler’’ diye konuştu.

/ GAZİANTEP

13.11.2006

Babacan: Borçlanma maliyetimiz düştü

Devlet Bakanı Ali Babacan, ekonomik programın kararlı uygulanması sonucu, son 4 yılda büyüme ortalama yüzde 7.8 olarak gerçekleşirken, kamu net borcunun milli gelire oranının 2001 yılından bu yana 35 puan düşerek 2005 sonunda yüzde 55.3 seviyesine gerilediğini; borçlanma maliyetinde ciddi iyileşmeler sağlandığını bildirdi.

AKP Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez’in soru önergesini cevaplayan Babacan, IMF ile yürütülen Stand-by düzenlemesinin 3. ve 4. gözden geçirmelerinin Temmuz ayında onaylandığını hatırlatarak, bununla 1 milyar 854 milyon 200 bin dolar tutarındaki kredi diliminin serbest bırakıldığını kaydetti.

Merkez Bankasının 31 Temmuz tarihi itibariyle resmi rezerv varlıklarının 59 milyar 401 milyon dolar olduğunu belirten Babacan, şunları ifade etti:’’IMF ile ilişkilerimiz, 11 Mayıs 2005’te yürürlüğe giren 3 yıllık Stand-by düzenlemesi çerçevesinde yürütülmektedir. Stand-by düzenlemeleri adı altında sağlanan kaynaklarla ekonomik programımızın uygulanması desteklenmektedir. Ekonomik programımız kapsamında sıkı bir kamu maliyesi politikası ve ihtiyatlı bir para politikası takip edilmektedir. Finansal sektör, vergi idaresi ve sosyal güvenlik reformunu da içeren birçok alanda, önemli yapısal reformlar gerçekleştirilmiştir. Programımızın kararlı uygulaması sonucu son 4 yılda büyüme ortalama yüzde 7.8 olarak gerçekleşirken, kamu net borcunun milli gelire oranı, 2001 yılından bu yana 35 puan düşmüş ve 2005 sonunda yüzde 55.3 seviyesine gerilemiş; borçlanma maliyetinde ciddi iyileşmeler sağlanmıştır.’’

/ ANKARA

13.11.2006

Fiskobirlik Fatsa deposunda yangın

Ordu’nun Fatsa ilçesinin Bolaman beldesindeki Fiskobirlik deposunda çıkan yangında ilk belirlemelere göre yaklaşık 3 bin 500 ton fındık zarar gördü.

Edinilen bilgiye göre, Fiskobirlik’e ait Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) de fındık alımı yaptığı depoda elektrik kontağından kaynaklandığı sanılan yangın çıktı.

Yangın itfaiye ekiplerinin müdahalesi ile kontrol altına alınırken, yangında yaklaşık 3 bin 500 ton fındığın bir kısmının yanarak, bir kısmının da ıslandığı için zarar gördüğü bildirildi. Yetkililer zarar gören fındıkların piyasa değerinin 14 milyon YTL civarında olduğunu belirttiler.

/ FATSA

13.11.2006

‘Bakkal amca’ ayakta kalma mücadelesi veriyor

Tüketicilerin, uzun vadeli taksitlerle kredi kartı limitlerini doldurmalarının ardından yeniden ‘’Bakkal Amca’’lardan alışveriş yapmaya yönelmesi sonucu oluşan borç defterlerinin her geçen gün arttığı bildirildi.

Adana Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Nevzat Alphan, yaptığı açıklamada, dar gelirlilerin veresiye alış veriş yaparken ilk aklına gelen ‘’bakkal amcanın’’, çektiği ekonomik sıkıntı sebebiyle ayakta kalma mücadelesi verdiğini söyledi.

Üyelerinin alacaklarının artık tek deftere sığmadığını anlatan Alphan, “Özellikle tüketicilerin uzun vadeli taksitlerle kredi kartı limitlerini doldurmalarının ardından üyelerimizin alacak defterleri de kabarmaya başladı. Üyelerimiz önceden bir tane alacak defteri kullanırken, günümüzde alacakları için kalın ciltli 5 defter açan üyelerimiz var. Her bakkalın büyüklüğüne göre 2-10 bin YTL arasında alacağı var’’ dedi. Alphan, kentte 5 bine yakın bakkal esnafının bulunduğunu ve bunların bir çoğunun kepenk kapatmaya başladığını, bazılarının ise aldıkları ürünlerin borcunu ödeyememeleri sonucu icraya düştüğünü belirtti.

/ ADANA

13.11.2006

TMO Tosya'da çeltik alımlarına başladı

Bu sene çeltik üretiminde patlama yaşanan Tosya’da, Türkiye Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ilçede açtığı çeltik alım merkezinde alımlara başladı.

Çeltik üreticisinin pirinçte ithalatın serbest bırakılması ile zor günler yaşadığı günümüzde, üreticiye ilk yardım eli yine devlet tarafından uzatılmış oldu. Ortalıca Beldesinde üretilen 40 bin ton çeltik alıcı bulamadığı için işlenmeyi beklerken, üreticinin zor gününde TMO’nun Tosya’da alım ofisi açması çeltik üreticisin umutlandırdı.

Kış şartlarına aldırış etmeden ofis alım merkezine koşan üretici ürününü teslim edebilmek için 2 gün sıra bekledi. Ofis eksperleri çeltiğin cinsi ve kalitesine göre fiyat belirlemesi yapıyor. Üretimin tamamını teşkil eden Tosya bölgesine has Yaşar türü çeltik, Osmancık 97 türü çeltik ve Koral cinsi çeltik, bu ürünlerin yüzde 50 randımanlı olan türü 60 yeni kuruş, yüzde 55-60 randıman arası çeltiğin kilo bedeli 70 yeni kuruştan alınıyor. Bu fiyatlardan ürününü ofise satan üretici fiyatlardan memnun gözüküyor. Binlerce ton çeltik, alımlar tamamlandıktan sonra Tosya Ortalıca Beldesi’ndeki Çeltik Fabrikasında işlenerek bölge halkına yeni bir kazanç kapısı olacak.

Ortalıca Beldesi S.S. Tarımsal Kalkındırma Kooperatifi Başkanı Şevket Yerli ile Belde Belediye Başkanı Yusuf Arpacı TMO Alım merkezini ilçeye gönderdikleri için hükümete ve ilgililere teşekkür etti.

İsmail ŞANAL / TOSYA

13.11.2006

Yozgat'ta iki asırlık tuz dağı

Yozgat’ın Yerköy ilçesi Sekeli Beldesi yakınlarında yaklaşık 2 asırdır bulunan tuz dağından çıkarılan kaya tuzu, Türkiye’nin 30 iline gönderilerek, çeşitli amaçlarla tüketiliyor.

Tekel tarafından işletilen ve 2004 yılında özelleştirilen Sekili Kaya Tuzu havzasını işletmeye açan Gökay İnşaat Madencilik Şirketi işletme sorumlusu Mahmut Buluç, yaptığı açıklamada, kaya tuzunun kara yolları, hayvancılık ve tekstil sanayinde kullanıldığını ifade etti. Daha önce insan gücüyle havzadan kaya tuzunun çıkarıldığını belirten Buluç, geçen yıl makineleşme sürecini tamamladıklarını kaydetti.

Buluç, ‘’Şu an dağın 70 metre derinliğinde ve 400-500 metre uzunluğundaki mağara içindeki 55 civarındaki galeriden günlük 400 ton civarında kaya tuzu çıkarıyoruz’’ dedi. Üretilen kaya tuzunu, kara yollarındaki buzlanmanın önlenmesi, tekstil sanayi ve hayvancılık sektörünün kullandığını vurgulayan Buluç, Ankara, Bursa, İstanbul, Antalya, Amasya, Tokat, Yalova, Zonguldak, Afyonkarahisar ve Yozgat gibi illerden gelen talepleri karşıladıklarını anlattı. Kaya, Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü tarafından yapılan araştırmada tuz kalınlığının 200 ile 400 metre olduğu belirlenen Sekili Kaya Tuzu havzasında Türkiye’nin ihtiyacının karşılayabileceklerini kaydetti.

/ YOZGAT

13.11.2006

Bütün haberler