Konya sivil toplum kuruluşlarının düzenlemiş olduğu “Değerler Eğitimi” konferansında gazetemiz yazarı Halil Uslu konuştu.
Uslu konuşmasına; “Dünyada yedi milyar insanın on dört milyar gözü var. Yetmiş üç milyonluk Türkiye’de yüz kırk altı milyon insan gözü var. Bu büyük ailenin hepsi değer fakat her birinin bakış değeri farklı. Her değeri kendi kabında, makamında ve hakkaniyeti içinde değerlendirmek saygı duymak hoşgörü ile beraber eğitimin temel taşıdır” diyerek başladı.
Uslu, “Dünya ailesinin Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle dört istinat duvarı var. Çocuklar, gençler, ihtiyarlar ve aile hayatı. Fakat halk lisanında üçe ayrılmıştır. Ben, biz ve öteki diye. Esasında hepsinin kökeni bir bunlar ayrı yaşayamazlar. Bu durum fıtrata aykırıdır.
Elimde bulunan bir belgede yirmi üç ülkeden bunların dördü Müslüman bayan ülkesi, iki yüz elli bayan pedal çevirerek selâm (barış) parolasıyla yollara çıktılar. Savaşlar dursun diye. Bu durumda değer içinde değer hoşgörü içinde hoşgörü var. İslâmın selâmı başlı başına bir değer, bu değeri referans alıp barışı istemek apayrı bir değer. Yani ırklar, diller ve dinler ayrı fakat selam aynı, parola aynı, gaye aynı, gaye birdir. Eğer bu nevî durumlar eğitime yansırsa ve temel unsur haline gelirse, o zaman İslam dünyasında Saddam gibi kişiler ve Batı dünyasında Bush gibi devlet adamları ortaya çıkmaz. Bunlar o zaman kime zulüm yapacak? Hiç kimseden taraf bulamazlar. Şeklinde devam etti. Daha sonra; hoşgörü ve eğitimin temel değerinin din olduğunu vurgulayan Uslu şöyle devam etti; bunların hepsi son din olan İslâmiyet’te ve son kitap olan Kur’ân’da Rabbimiz tarafından açıklanmıştır” diye konuştu.
|