AB Komisyonu, 8 Kasım’da yayınlayacağı ilerleme raporunda yer alan 33 başlığın birçoğunda Türkiye’nin ilerleme kaydetmediği veya beklenenden yavaş gelişme gösterdiği vurgulanıyor.
NTV’nin haberine göre, AB Komisyonu’nun yayınlayacağı Türkiye ile ilgili ilerleme raporu taslağında reformların yavaşladığına dikkat çekiliyor. Birçok müktesebat başlığında ilerleme sağlanamadığını belirten rapor taslağı, TCK 301. madde, ordunun siyasete ve yargıya etkisi ve yargı sistemindeki aksaklıklara yönelik eleştiriler getiriyor.
Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı taslakta 33 müzakere başlığıyla ilgili değerlendirmeler yer alıyor. Raporun ‘Yargı ve Temel Haklar’ bölümünde, yargı bağımsızlığı ve hukukun etkinliği gibi konularda istenen gelişmenin kaydedilmediği belirtiliyor. Yargının, hükümetin ve ordunun etkisinde kaldığı yönündeki kaygılar dile getiriliyor.
AB: TUTUKLULUK SÜRELERİ UZATILIYOR
Yargılama öncesi ve sırasındaki tutukluluk süresinin uzun olması, bazen yıllar sürmesi eleştiriliyor. Yeni terör yasasının da mahkeme öncesi tutukluluk süresinin uzatılmasına imkân tanıdığı belirtiliyor.
DİNİ AZINLIKLARIN HAKLARI
Başbakanlık’a bağlı insan hakları izleme mekanizmalarının düzgün çalışmadığı ve azalıyor olsa da işkence iddialarının sürdüğü savunuluyor. Dini özgürlükler ve azınlık haklarıyla ilgili olarak rapor taslağı, azınlık vakıflarının yasal ve mülkiyet haklarının verilmediği, ruhban okulunun açılmadığı, Alevilerin haklarının tanınmadığını vurguluyor.
TCK VE 301’İNCİ MADDE
Yeni Türk Ceza Kanunu, özellikle de Türklüğe hakarete ilişkin 301. madde, ilerleme raporunun gündeminde. Yeni TCK’nın 301’inci maddesinin birçok yazar, gazeteci, yayıncı ve insan hakları savunucusunun yargılanmasına sebep olduğu, bu maddenin hakimler tarafından ifade özgürlüğünü sınırlayan bir şekilde yorumlandığı hatırlatılıyor. Ayrıca, vicdanî ret hakkının tanınmadığına ve polisin gösterilerde orantısız güç kullandığına da vurgu yapılıyor.
GÜNEYDOĞU’DAKİ GELİŞMELER
Avrupa Komisyonu raporunda, PKK’nın ateşkes ilânından ve Güneydoğu’nun kalkınmasına yönelik olarak kurulan Kalkınma Ajansı’ndan da bahsediliyor. Türkçe dışındaki dillerde yayınlar başlamış olsa da, içerik ve süre ile ilgili kısıtlamaların devam ettiği belirtiliyor. Raporda ayrıca Ermenistan’la sınırın kapalı olması sebebiyle iki ülke ilişkilerinde tıkanmanın sürdüğü dile getiriliyor.
İLERLEME RAPORUNDA KIBRIS ENGELİ
80 sayfalık AB ilerleme raporunda Kıbrıs konusunda, Türkiye’nin limanlarını Rum gemi ve uçaklarına açmamasından duyulan rahatsızlık birçok bölümde tekrarlanıyor.
İlerleme raporunda Kıbrıs konusundaki ana değerlendirme, “Bölgesel Konular ve Dış İlişkiler” başlığının altında yer alıyor. Bu bölümde, Türkiye’nin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ne karşı yükümlülüklerini yerine getirmediği ve ilişkileri normalleştirme yönünde adım atmadığı belirtiliyor. AB Komisyonu, Türkiye’nin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin uluslar arası kuruluşlara üyeliğini veto etmeyi sürdürdüğünü de hatırlatıyor. Raporda, “Türkiye’nin sözlerini yerine getirmemesi halinde müzakerelerin tamamı olumsuz etkilenebilir” şeklinde ifadelerin yer aldığı 21 Eylül 2005 tarihli karşı deklarasyona dikkat çekiliyor. Türkiye’nin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımasının üyelik sürecinin temel unsurlarından olduğu da vurgulanıyor.
İZOLASYONUN KALDIRILMASI
Ankara’nın Kıbrıs sorunun çözümüne yönelik çabaları da olumlu olarak rapora yansıdı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Ocak ayında açıkladığı ve Ada’daki tarafların kısıtlamaları karşılıklı olarak kaldırmasını teklif eden ‘eylem planı’ hatırlatıldı. Rum lobisinin itirazlarına karşın raporda yer alan bir diğer unsur ise, AB’nin Kuzey Kıbrıs’ın izolasyonunun kaldırılmasına yönelik taahhüdü oldu.
RAPORDA YER ALAN 5 BAŞLIK
Türkiye’nin limanlarını Rum gemi ve uçaklarına açmamasından kaynaklanan sıkıntılar, 5 müktesebat başlığı altında detaylandırılıyor.
Gümrük birliği
“Rum bayraklı gemi ve uçakların Türk limanlarını kullanmasına yöenlik kısıtlamalarda hiçbir gelişme yaşanmadı. Türkiye’nin Gümrük Birliği anlaşmasını tüm AB üyelerine tam olarak uygulaması gerekiyor.”
Malların serbest dolaşımı
“Rum uçak ve gemilerine uygulanan kısıtlamalar nedeniyle malların serbest dolaşımına getirilen engeller kaldırılmalı.”
Ulaştırma
“Rum uçak ve gemilerinin Türk hava sahasını ve limanlarını kullanmasına yönelik engellerin kaldırılmasında gelişme kaydedilmedi. AB üyeleri ile ikili anlaşmaları gereği Türkiye, tüm AB hava taşımacılığı şirketlerine milliyet temelinde ayrımcılık yapmadan izin vermelidir.”
Ortak dış, savunma ve güvenlik politikası
“Türkiye, ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Berlin-Plus anlaşması temelinde, AB-NATO stratejik ortaklığına katılımı ile Wassenaar Anlaşması’na üyeliğini bloke temeyi sürdürüyor.”
Dış ilişkiler
“Türkiye, tüm üye ülkeler için malların serbest dolaşımına izin vermekle yükümlüdür.”
KRİTİK ‘STRATEJİ KÂĞIDI’
Kıbrıs konusundaki asıl kritik belge ise, 8 Kasım’da ilerleme raporu ile birlikte yayınlanacak olan ‘strateji kağıdı’. Ancak bu belgede yer alacak ifadeler henüz netlik kazanmadı. Strateji kağıdının, gelecek günlerde dönem başkanı Finlandiya’nın önerisiyle şekilleneceği açık olduğu belirtiliyor. AB Komisyonu, strateji kağıdında müzakerelerin askıya alınmasına ilişkin herhangi bir tavsiye eklemeyerek kararı tümüyle liderlere bırakacak.
|