|
Burhanettin Bey kaç senedir bu sektördesiniz? Ve bu sektör üzerine ne gibi çalışmalar yaptınız?
Bu meslekte 25 yıllık bir geçmişim var. Yurt dışında, Kanada’da mesleğimi icra ettim ve eğitimini aldım bu işin. Zaten yurtdışında ki çalışmalarım büyük bir ufuk kattı. Ondan sonra Türkiye’de de iyi firmalarda çalıştım. Ama bu işin tekniğini yurt dışında öğrendim diyebilirim.
Peki “restaurant” ve “yemek” kelimelerine nasıl bir felsefe yüklüyorsunuz?
Aslında yemek yemek bir san'attır. Yenilen yemeğin tadı ve sunumu kadar yenilen mekânın dizaynı ve düzenlenmesi de en az yemek kadar önemlidir. İnsanlar dışarıda yemek yediklerinde, yemeği salonlarda yerler. Salon benim için bir edebiyattır. Tabiî dışarıda yemek yemenin ekonomik özgürlükle de alâkası vardır bunu da düşünmeliyiz.
Peki son zamanların trend yaklaşımı olan markalaşmaya nasıl bakıyorsunuz?
Uzun dönemde marka olmak istiyoruz. Marka gerçekte insanların kafasında sizin yeriniz varsa evinden yerinden kalkıp size geliyorsa artık siz bir markasınız. İlk önce herkesin kafasında tam oluştuktan sonra insanların çok istediği yerde kaliteden ödün vermeden şube açmayı düşünüyoruz. Daha sonra satış pazarlama ile ilgili bir birim düşünüyorum.
Müşterilerinize bölge olarak nerenin mutfağını sunuyorsunuz?
Mutfağımız; Hatay, Halep ve Doğu mutfağının bileşimi diyebiliriz. Ramazan için iftar mönümüzde de bunu konuklarımıza gösteriyoruz. İftar tabağımızda; içli köfte, kâğıt kebabı, karışık kebap ve Hatay'ın meşhur künefesi var. Bunların yanında soğuk spesiyallerimiz ve zeytinyağlı spesiyallerimiz de mevcuttur.
Neden bu restaurantı Eyüp’de açtınız?
Eyüp’te açma fikri, Sultanzadede daha önce alt katta bir dürümcü şeklinde işletme yapıldı. Daha sonra böyle bir imkân doğunca burayı değerlendirmek istedik . Buranın da böyle bir yere ihtiyacı olduğunu hissettik. Açtıktan sonrada buna karşılık vermeye çalışıyoruz.
Eyüp Sultan Camiinin karşısında oluşunuzun maddî ve manevî katkılarının olduğuna inanıyor musunuz?
Yüzde yüz. Biz bu işi yapıyorsak, Eyüp Sultan Hazretlerine borçluyuz. Türkiye’nin birçok yerinden hatta yurtdışından Eyüp Sultan Hazretlerini ziyaret etmek için geliyorlar. Ziyaretçi çok olduğu için böyle bir Sultanzade Sofrası’nda da yemek yemek istiyorlar.
Peki size gelen müşterilerinizin yoğunluğunu daha çok nereden görüyorsunuz?
İzmir’den, Adana’dan, İzmit’ten, gelen rezervasyon talepleri var. Biz İstanbul dışından da rezervasyon alıyoruz. Kuruluşumuzun 2 ay olmasına rağmen, İstanbul’da da Sarıyer’den karşıdan yani bu trafikte bize geliyorsa demek ki insanlara bir şey verilmiş.
Yemeklerinizde kullandığınız malzemeleri nereden temin ediyorsunuz?
Biberi ve baharat çeşitlerini Urfa ‘dan alırsınız. Eti Edirne’den Kıvırcık kuzu kullanıyoruz. Künefe için kadayıf, tuzsuz peyniri ve diğer malzemeleri Hatay’dan getiriyoruz. Zaten mutfağımızda kırmızı ve beyaz etler var. Deniz mahsulleri kullanmıyoruz. Yemeklerimizi Hatay’lı ustalar pirişiyor. Yani mutfağımız Hatay mutfağı.
Sultanzade’nin kendine özel spesiyali var mı?
Var. Sultanzade, Sadrazam, ayrıca tuzun içinde tavuk ve kuzu var. Tuzun içinde tavuk için 2 saat önceden sipariş verilmesi, tuzun içinde kuzu için ise bir gün önceden sipariş verilmesi gerekiyor.
Sultanzade ismi nerden geliyor?
Tarihimize baktığımızda Türkiye’de hep sultanlar bulunmuştur. Sultanzade akımı oradan geliyor. Bizde Eyüp Sultan’da olduğumuz için Sultanzade ismi aklımıza geldi Bizde Sultanzade’nin Eyüp’e lâyık olduğunu gördük.
Yemek konusuna biraz daha özen
gösterdiğimiz ay olan Ramazan sizin için nasıl gidiyor?
Hafta sonu rezârvasyonlarımız yüzde 90 diye biliriz. Ramazan ayında boş günümüz yok. 26 YTL iftar mönüsü.
Sahur için nasıl bir çalışmanız var?
Sahurda yaklaşık 80 çeşidin üstünde bir açık büfe veriyoruz. Açık büfe vermemizin amacı şu, insanlar hem diledikleri kadar yiyebilsinler hem de bir çok çeşit yiyecekten rahatça tadabilsinler. Onun da fiyatını 16 YTL yaptık.
| 
