Van Başörtüsüne Özgürlük Platformu’nun gerçekleştirdiği Basın Açıklaması ve yasağı protesto eylemi 4. haftasına girdi. Yoğun katılımın gözlendiği eylemde, basın açıklaması metnini Umut-Der üyesi Medine Baykara okudu.
Umut-Der üyesi Medine Baykara, “Başörtüsü kesin, açık ve tartışmasız dinî bir sorumluluk ve ödevdir. Başörtüsüne kamusal alan, şu ya da bu alan diyerek yer gösterip tarif yapanlar, aldatma ya da alay etme oyunu içerisindedirler” dedi.
“Bir dine mensup olan insanlar kendilerini nasıl beyan ediyorlarsa, onları kendi beyan ve konumlarıyla temel almak gerekir” diyen Medine Baykara, şöyle devam etti: “Bu bir inanç konusudur. Başlarını örtenler dini inançlarının gereği olarak örtünürler. Bu dinî vecibenin kaynağı Allah’ın kelâmı Kur’ân-ı Kerim’dir. Bazıları başörtüsünün bir vecibe olmadığını, aksine bir teferruat olduğunu veya birinci meselemiz olmadığını iddia etseler dahi o yine kendi zatında, kendi hakikatinde, kendi özünde dinî bir vecibedir. Vecibe olma özelliğini kıyamete kadar devam ettirecektir. Bundan dolayıdır ki bu zulüm ve yasak devam ettiği sürece mücadelemizde devam edecektir.”
Allah en güzel şekliyle nerde nasıl örtüneceğini Müslüman kadınlara Kur’ân-ı Kerim’de öğrettiğini hatırlatan Medine Baykara, “Bunun aksini düşünmek ya da inananlara uygulatmaya çalışmak ve dayatmak büyük bir zulümdür. Bu inanç ve düşünceye hakaretin ta kendisidir” dedi. Her hafta Cumartesi günü saat 12’de Sanat Sokak’ta , “yasak kalkana kadar” düşüncesiyle devam eden eylem, sık sık katılımcıların “Başörtüsü zulmü devam edemez,” “Başörtüye uzanan eller kırılsın” ve “Allahu Ekber” sesleriyle bölündü. Önceki haftalarda olduğu gibi protesto alkışlarının ardından kalabalık sessizce dağıldı. Van Başörtüsüne Özgürlük Platformu Gökkuşağı Derneği, İnsan Der, Mazlumder ve Umut-Der’den oluşuyor.
SESSİZ KALMAYACAĞIZ
Medine Baykara, konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Özgürlük, insan hak ve hürriyetleri edebiyatını yapanlar, başörtüsü yasağı kapsamının genişletilip yaygınlaştırılmasını görmezden gelerek; bizim de buna razı olup sessiz kalacağımızı zan ediyorlarsa aldanıyorlardır. Güneş balçıkla sıvanmaz. Bu günkü süreçte, başörtüsü yasağı kaldırılmadan hak, hürriyet ve özgürlükten söz etmek abesle iştigal etmektir. Başörtüsü yasağı ile baskıcı tutumların altında yatan sebeplerden birisi de, toplumu İslam’dan uzaklaştırmak ve seküler bir zihniyet oluşturmaktır. Taraflı tek yanlı bir adalet ve özgürlük anlayışı adalet ve özgürlük değil haksızlığın ve zulmün kendisidir. Başörtüsüne özgürlük platformu olarak bu yasağı nefretle kınıyor biran önce hakkın ve adaletin yerini bulmasını talep ediyoruz.”
|