|
|
|
| |
Çizgi filmler Can Kardeş’te |
Can Kardeş, bu ayki kapak konusunu “çizgi film”lere ayırdı. Çizgi filmler nasıl doğmuş, dünyamıza nasıl girmiş... Geçmişten günümüze kadar olan etkisi nedir.
Çok Gezenin Atta Defteri’nde Bursa’ya olan yolculuk son buluyor. Sağlık köşesinde Doktorumuz bizi uyarıyor.
Çocuk Parkı’nda “parmak oyun”ları devam ediyor. Oyun Bahçemizde tekerleme, bilmece, şiir ve faaliyetlerimiz devam ediyor.
Bilim-Teknik sayfamızda, Dünyamızın eksenini ve göçmen kuşlarla ilgili merak ettiğiniz sorulara cevaplar...
Varlıkların Dilinden’de “beynimiz” mercek altına alınıyor.
Can Kardeş, eksiksiz anlatımı ve çizgileriyle Peygamberimizin (asm) mükemmel kişiliğini ve toplumları etkileyen hayat biçimini bizlere aktarmaya devam ediyor.
Haber sayfasında Yaz Kur’ân Kurslarına olan ilgiyi göreceksiniz. Çayeli’den yazan bir kardeşimiz Kur’ân sevincini bizimle paylaşıyor.
Genç Yazar ve çizerler sayfası sizin kalemleriniz ve fırçanızla renk buluyor. Gönderdiğiniz her çalışma dergide yayınlanıyor.
Masal sayfasında ilk kez yaprağını döken “Koca Ağaç”ın yaşadığı duyguları paylaşılıyor. Mini test ve Nasreddin Hoca’yı da unutmamalı.
Rehber Abla Can Kardeşlerin mektuplarını beklerken, “Şenlik” ilâvesi de bu ay sizinle.
İletişim:
Web: www.cankardes.com
E posta adresimiz: [email protected]
Tel: 0 (212) 655 88 59 (295)
|
|
06.09.2006
|
|
| |
Tekerlemeler, çocukların dilini daha iyi geliştiriyor |
Tekerleme, hikâye, fıkra ve benzeri kültürel ögelerin çocukların ruhsal, kültürel ve dil gelişimlerine katkıda bulunarak, onların üretici ve eleştirel düşünme kapasitelerini artırdığı bildirildi.
Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdülkadir Kabadayı, tekerlemelerin, çocukluk yıllarında hatta her yaş döneminde, insanların, söyleme yarışı içine girdikleri, telâffuz etmekte güçlük çekilen ve söylerken eğlendiren karmaşık ifadeler olduğunu belirtti.
Kabadayı, okul öncesi dönemde çocukların ana dilini daha çabuk ve doğru kavramasına, doğru ses şekillerini öğrenmesine yardım eden tekerlemelerin özellikle 3-6 yaş arasındaki çocukların dinleme ve konuşma becerilerini etkilediğini vurguladı.
Tekerleme, hikâye, fıkra ve benzeri halk anlatılarının, çocukların ruhsal, kültürel ve dil gelişimlerine katkıda bulunarak, onların yapıcı ve eleştirel düşünme kapasitelerini artırdığını belirten Kabadayı, şunları kaydetti: ‘’Tekerleme, birbirine aykırı düşünceleri, olmayacak durumları bir araya yığıp mantık dışı birtakım sonuçlara vararak şaşırtıcı bir etki oluşturur.
İçerisindeki tekrarlar, kolay ezberlemeyi sağladığı için tekerlemeler bir çeşit anadil alıştırmalarıdır. Neşe ve hareket kaynağı olduğu için de okul öncesi çocuklarının dil gelişimine katkı sağlamaktadır. Tekerlemeler, Türkçemizde bazı anlam yapılarının, dil özelliklerinin sık yapılan tekrarlarla öğrenilmesini kolaylaştırır.’’
Tekerleme seçerken nelere dikkat edilmeli?
Kabadayı, tekerleme gibi halk anlatılarının ders malzemesi olarak, öğrenciler ve öğretmenler için bitmez tükenmez kültürel ve sosyal bir hazine niteliği taşıdığını ve öğretmenlere bu konuda çok iş düştüğünü ifade etti.
Öğretmenlerin tekerlemeler konusunda oldukça titiz davranması gerektiğini vurgulayan Kabadayı, tekliflerini şu şekilde sıraladı: ‘’Öğretmenler tekerlemeleri, söyleyiş ilkelerine uygun olarak seslendirmelidir. Bunun için de önceden bir hazırlık yapması gerekir. Tekerleme çalışmalarında, bedensel devinimi gerektiren etkinlikler, çocukların hareket becerilerinin geliştirilmesi için bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Tekerlemeler, söyleyiş, jest, mimik ve bedensel hareketlerle zenginleştirilmelidir. Tekerlemelerin çocukların düzeyine uygun olmasına, argo sözler, eskimiş ve yabancı sözcükler içermemesine dikkat edilmelidir.’’
|
|
/ KONYA
06.09.2006
|
|
| |
Phaselis’te sema gösterisi |
Antalya’nın Kemer ilçesinde düzenlenen 4. Phaselis Sanat faaliyetleri sema gösterileriyle devam etti. Faaliyetlerin 2. gününde Tasavvuf Musikisi Mevlevi Kültürünü Araştırma Derneği icra heyeti ve sema topluluğu sahne aldı.
Konya’dan gelen topluluk, Mevlevi müziğinden örnekler verdi, sema ritüeli sundu. Etkinliklere ilk güne göre katılım fazla oldu. Sema topluluğu ilâhî ve gösterileriyle Phaselis Antik Kent’te bulunan sanatseverlere unutulmaz bir gece yaşattı. Phaselis Antik Kent’i sema gösterilerinde her toplumdan sanatseveri biraraya getirirken, yabancı turistler sema gösterilerinden oldukça etkilendi.
|
|
/ ANTALYA
06.09.2006
|
|
| |
Süleyman Kösmene kitaplarını imzaladı |
Yeni Asya Neşriyatın İzmir Fuarındaki günleri hareketli geçiyor. Fuarıda kitap ve nota sokağına büyük bir ilginin olduğu gözleniyor. Yazar Süleyman Kösmene, okuyucuların fıkhî sorularına cevap verirken bir taraftan da kitaplarını imzaladı.
Montrö girişinden hemen sonra gelen uzun havuzun etrafında yer verilen kitap fuarı okuyucuların ilgi odağı konumunda.
Çeşitli söyleşi ve imzaların gerçekleştirildiği kitap sokağının en hareketli standlarından biri de hiç şüphesiz ki Yeni Asya Neşriyat. Gazetemiz yazarlarından Süleyman Kösmene’nin imza günü de oldukça güzel geçti.
Kösmene, okuyucuların fıkhî sorularına cevap verirken bir taraftan da kitaplarını imzaladı. Yeni Asya standını gören okuyucular orada bulunan görevlilere memnuniyetini izhar ederken, emeği geçen arkadaşlara da teşekkür etmeyi ihmal etmediler. Özellikle yeni tarzda yayınlanan Risâle-i Nurlar okuyucuların ilgi odağıydı.
|
|
/ İZMİR
06.09.2006
|
|
| |
BBC, Antakya’da belgesel çekecek |
BBC Televizyonu’nun 115 Kasım tarihleri arasında Antakya’da “Kültürün yolu” isimli belgesel çekeceği bildirildi.
Çekiminin ön hazırlıklarını yapmak üzere Antakya’ya gelen ve incelemelerde bulunan BBC Associateproducer’ü Viktorya Bennetts, Türkiye’de kalacakları süre içerisinde İstanbul’dan başlayarak, Ankara, Kapadokya, Adana, Antakya, Güneydoğu Anadolu Erzurum ve Ağrı’dan sonra Türkiye’deki çekimlerini tamamlayacaklarını aktardı. Belgeselin nerelerde çekileceği yönünde BBC’nin Türkiye tercümanı Ayşe Önal ile birlikte Antakya’ya gelen Viktorya, tarihî ve kültürel yerleri inceleyip bir ön araştırma yaptıklarını söyledi. Viktorya, bu belgeselin ipek yolu gibi bir belgesel olacağını ve belgeselin Çine kadar devam edeceğini ifade etti.
|
|
/ HATAY
06.09.2006
|
|
| |
Tarihî çeşmelerden su akacak |
Karabük’ün Safranbolu ilçesinde, 100’ü aşkın tarihî çeşmeden restorasyonu tamamlanan 42’sinin yanı sıra diğerlerinin de 15 yıldır akmayan su kanallarının onarılması planlanıyor.
Alınan bilgiye göre, UNESCO’nun Dünya Miras Kentleri Listesi’ndeki Safranbolu’da, dinî bakımdan ‘’cömertliğin’’, sosyal açıdan ‘’tanınmışlığın’’ ve mimarî yönden de ‘’cezbediciliğin’’ ifadesi çok sayıda tarihi çeşmenin suyu yaklaşık 15 yıldır akmıyor.
Padişah III. Selim’in Sadrazamlarından İzzet Mehmet Paşa’nın yaptırdığı İncekaya mevkisi İnce Köprü’den geçen paşasuyu ile konakların yakınından çıkan kaynaklardaki kanallarda meydana gelen arızalardan çeşmelere su verilememesinin, yapılara turistlerin ilgisini azaltması sebebiyle sorunun giderilmesi hedefleniyor.
Yaklaşık 2 yıl önce başlanan restorasyon çalışmaları kapsamında kırılan muslukları yenilenen ve aslına uygun motifleri düzenlenen 42 çeşmeden birçoğunun akmayan suları da onarıldı.
|
|
/ SAFRANBOLU
06.09.2006
|
|
| |
Aşık Veysel’in müze evine ziyaretçi ilgisi |
Ünlü halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu’nun müze haline dönüştürülen evini ziyarete gelenlere rehberlik eden Veysel’in kızı Zöhre Başer, yetkililerin buraya bir görevli atamasını istedi.
Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Başer, Veysel’in büyük kızı olduğunu söyledi. Yaşının 75 olduğunu kaydeden Başer, önceki yıl Aşık Veysel’in hayatını kaybettiği evin müze ve kültür merkezi haline dönüştürüldüğünü belirtti. Günlük en az 4 arabayla ziyaretçilerin geldiğini işaret eden Başer, “Rahmetli babamın hayatını yitirdiği ev müze haline dönüştürüldü. Müze içerisinde son nefesini verdiği yatağı, sazı, özel eşyaları ve fotoğrafları bulunuyor. Bunları görmek için bir çok ülke ve şehirden günlük en az 4 araba misafir geliyor” dedi.
|
|
/ SİVAS
06.09.2006
|
|
|
|
