Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 17 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

Lübnan’a önce Gül gitti

ABD’nin Orta Doğu işlerinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı David Welch, Güney Lübnan’da görev yapacak BM barış gücüne asker gönderme veya göndermeme kararının Türkiye’ye ait olduğunu belirtirken Türk ordusunun yetenekleriniövdü.

Washington’da Yabancı Basın Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Welch, Lübnan’daki barış gücüne Türkiye’nin olası katkısına ABD’nin nasıl baktığının sorulması üzerine, BM’nin Güney Lübnan’da mevcut barış gücü UNIFIL’e yeni unsurların mümkün olan en kısa sürede eklenmesinin planlandığını anlattı. Welch, ‘aralarında Türkiye’nin de bulunduğu sorumlu ülkelerin, bu güce katkı konusunu düşünebileceğine inanıyoruz. Bu, her ülkenin kendiulusal çıkarlarına ve dış politika ilkelerine göre vereceği bir karar.

Bu gibi meselelerde çalışma konusunda Türkiye ile iyi birtecrübemiz bulunuyor ve Türk ordusunun yeteneklerine büyük güvenimiz var’’ dedi. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Welch, ‘’ancak bu, Türkiye’nin duruma bakarak kendisinin karar vereceği bir konu’’ diye konuştu.

Bu arada, BM’nin aldığı ateşkes kararının ardından Beyrut’a giden Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora’nın 7 adımlık barış planına destek verdiklerini belirtti. Dışişleri Bakanı Gül, “Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora’nın 7 adımlık planını kuvvetli bir şekilde destekliyoruz ve kalıcı barışa giden yolun da bu olduğuna inanıyoruz.” dedi.

Öte yandan, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye’nin Lübnan’daki gelişmelerle ilgili olarak bölge ülkeleriyle görüşmeyi sürdüreceğini kaydetti.

Gül, günübirlik ziyaret için geldiği Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında soruları cevapladı. Gül, şunları söyledi: ‘’Gerek Suriye ile gerekse bölge ülkeleriyle çok önemli görüşmelerimiz oldu. Ayrıca İsrail ile görüştük, onlarla ve bölge ülkeleriyle görüşmelerimiz devam edecek. Biz, ancak Lübnan hükümetinin, Lübnan halkının ve bütün Lübnan gruplarının arzusuna bakarak hareket ederiz.’’

Lübnan Dışişleri Bakanı Fevzi Salluk da basın toplantısında yaptığı konuşmada ülkesiyle Türkiye arasındaki ilişkilerin boyutuna değinerek bu ilişkilerin daha da güçlenmesini istediklerini ifade etti. Salluk Türkiye’nin büyük ihtimalle Lübnan’da konuşlandırılacak BM barış gücünde yer alacağını söyledi. Son dönemde yaptığı yardımlar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Türkiye’ye çok teşekkür ettiklerini belirten Salluk, “Gerçek dostluk böyle zamanlarda belli olur” dedi.

Hizbullah da destekliyor

Bu arada, Lübnan’ın başşehri Beyrut’ta açıklama yapan 128 sandalyeli Lübnan Parlamentosu’ndaki Hizbullah milletvekili Hüseyin Hac Hasan, Türkiye’nin asker gönderme konusuna, hükümet ve halk olarak karar verileceğini belirtti. Hasan, “Barış gücüne asker gönderme konusu, devletlerin kendi egemenliklerini ilgilendiren bir konudur. Buna biz değil, Türkler, hükümet ve halk olarak karar verir. Türkiye AK Parti dönemini yaşıyor. Bu parti, Arap Dünyası’nın ve Lübnan’ın dostudur” şeklinde konuşarak, Hizbullah’ın asker gönderme konusuna tavrının, uluslararası gücü memnuniyetle karşılamak şeklinde olacağını ifade etti. Uluslararası gücün görev kapsamının net olarak ortaya konulamaması durumunda, güneyde bir çatışmanın söz konusu olmayacağını dile getiren Hasan, “Bizimle uluslararası güç arasında bir düşmanlık yok. Bu yüzden çatışma söz konusu olamaz” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin Lübnan’da, diğer yabancı ülkelere göre daha farklı bir rol oynayacağına inandığını dile getiren Hasan, “Türkiye, dost ve yakın bir ülke. Sayın Erdoğan ve partisinin izlediği siyaseti takdirle yakından takip ediyoruz. Türkiye’de yeni dönemde yapılan siyaset, eskisinden oldukça farklı. Çok büyük farklılıklar arz ettiğini söyleyebiliriz” yorumunda bulundu.

Tek itiraz Ermenilerden

Öte yandan, ABD’deki Ermeni lobisi, Başkan George W. Bush’a bir mektup göndererek, Türkiye’nin Güney Lübnan’da oluşturulmakta olan uluslararası barış gücüne asker göndermesinin engellenmesini istedi.

/ WASHINGTON

17.08.2006


 

Evleri artık harabe

İsrail saldırıları sebebiyle evlerini terk etmek zorunda kalan Lübnanlılar evlerine geri dönmeye başlarken, yardım kuruluşları da saldırılardan kaçamayarak Güney Lübnan’da mahsur kalanlara yardım ulaştırmaya çalışıyor.

Savaş döneminde İsrail bombardımanından dolayı yardım ulaştıramayan ekipler, bu sefer de harap olan yollardan geçmekte zorlanıyor. BM’ye bağlı Dünya Gıda Programı Sur kentine iki yardım konvoyu gönderirken, Uluslararası Kızılhaç Örgütü de Sur’a gemiyle gönderdiği yardım malzemelerinin dağıtımına başlandığını açıkladı. Dünya Gıda Programı’na ait 21 kamyonda yiyecek, akaryakıt ve diğer temel ihtiyaçlar bulunduğu ancak İsrail’in denizden devam ettiği kuşatma yüzünden gecikme yaşanabileceği belirtildi. Yetkililer, BM yardımlarının yarına ancak ulaşabileceğini kaydetti. BM’nin ayrıca Hasbaya köyüne de 19 kamyonluk bir yardım konvoyu gönderdiği belirtiliyor. Bu arada Suriye’den büyük bir yardım konvoyu yola çıkarken, Ürdün’den de bir uçak dolusu yardım malzemesinin gönderildiği kaydedildi. Kızılhaç örgütünün sözcüsü Michele Mercier de Lübnan’ın güney kesimiyle irtibatı saldırılar dolayısıyla kaybettiklerini şimdi ise durumu derhal değerlendirerek ihtiyacı olan herkese yardım ulaştırmaya çalıştıklarını belirtti. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütünün Lübnan’daki temsilcisi Christopher Stokes, şu an için yardıma acil ihtiyaç duyanların İsrail saldırılarından kaçamayarak Güney Lübnan’da mahsur kalanlarla geri dönmeye çalışan mülteciler olduğunu ifade etti.

/ BEYRUT

17.08.2006


 

Hâlâ ceset çıkıyor

İsrail ordusunun Güney Lübnan'a bir aydan fazla süreyle yaptığı saldırılar, Pazartesi günü sağlanan ateşkesle sona erdi.

Ancak bombalanan bölgelerde halen cesetler var. Kurtarma görevlileri, bölgede yapılan incelemede 40’tan fazla cesede ulaştı.

17.08.2006


 

İsrail: Çekilmeyiz

Birleşmiş Milletler’in aldığı ateşkes kararıyla Lübnan’dan çekilmek için bölgeye barış gücünün yerleştirilmesini bekleyen İsrail’in Genelkurmay Başkanı Dan Halutz, bölgede aylarca kalabileceklerini söyledi.

Parlamentodaki bir komiteye konuşan Halutz, Güney Lübnan’a barış gücünün ve Lübnan askerlerinin yerleştirilmesinin gecikmesi halinde burada uzun süre kalabileceklerini ifade etti. İsrail radyosu, komitedeki görüşme sırasında bir istihbarat yetkilisinin BM gücü UNIFIL’in gölgeye gelmesinin haftalar alabileceğini söyledi.

/ KUDÜS

17.08.2006


 

Bush’tan Irak halkına: Nankörler

ABD Başkanı George W. Bush’un, Irak’taki yavaş ilerlemeden ve Amerikan ordusuna desteğin azlığından yıldığı bildirildi.

The New York Times gazetesinin yazdığına göre, ABD’nin Irak için yaptığı “fedakârlıklar”ı Irak halkının yeterince takdir etmediğini düşünen Bush, geçtiğimiz günlerde Bağdat’ta Amerikan karşıtı ve Hizbullah yanlısı bir mitingin yapılmasından büyük rahatsızlık duydu.

17.08.2006


 

İsrail'de hesaplaşma dönemi

İsrail’in Lübnan’da Hizbullah’a yönelik saldırılarının ardından gerçekleştirilen bir anket, halkın çoğunun Savunma Bakanı Amir Peretz’in istifasını istediğini ortaya koydu.

Ankete göre katılımcıların çoğu bir aydan fazla devam eden savaşın soruşturulması için bir de komisyon kurulmasını istiyor. Askerî geçmişi olmayan Başbakan Ehud Olmert de savaş yönetiminden dolayı oldukça eleştiri almıştı. Olmert’in siyasî kariyerinin BM ateşkesini kabul etmesi ve Hizbullah’a karşı bir üstünlük sağlayamamasından dolayı sallantıda olduğu belirtiliyor.

Maariv gazetesi tarafından gerçekleştirilen ankete göre katılımcıların yüzde 70’i, İsrail’in kaçırılan iki asker kurtarılmadan BM ateşkesinin imzalanmasına karşı. Yüzde 40’lık bir kesim de Başbakan Olmert’in savaş performansından memnun olduğunu dile getirmiş. Bu oran temmuz ayında yapılan bir ankette yüzde 80 çıkmıştı. Geçtiğimiz ay Peretz’den duyulan memnuniyet yüzde 60 çıkarken, Maariv’in araştırmasına göre bu oran şimdi 28’e gerilemiş durumda. Katılımcıların neredeyse yarısı da (yüzde 49) Olmert’in, savaş sırasında İsrail’in verdiği kayıplardan sorumlu olduğunu düşünüyor. Yine katılımcıların yüzde 66’sı, savaşı kimsenin kazanmadığını düşünürken, yüzde 53’lük bir kesim ise İsrail’in ateşkesi kabul etmek yerine devam etmesinden yana görüş belirtiyor.

/ KUDÜS

17.08.2006


 

Yolcu takibinde ayrımcılık Müslümanları kızdırdı

İngiltere gazetelerinin gündemindeki bir başka konu, geçtiğimiz hafta uçaklara yönelik saldırı planlandığına ilişkin haberler ardından başlayan, “Yolcu takibi nasıl yapılmalı?” tartışması.

Gazetelerde bunun için hükümetin gündemindeki yeni takip sisteminde, yolcuların belli bir etnik ya da dini geçmişten gelip gelmediklerine de bakılacağı belirtilmişti. Financial Times gazetesinin aktardığına göre, bu yöndeki öneriler, Müslüman cemaati öfkelendirmişe benziyor. İngiltere hükümetinin gündemindeki bu öneriler, hem Müslüman grupları hem de polis çevrelerini ayağa kaldırdı. Ülkedeki üst düzey Müslüman polis yetkililerinden Ali Dizaei, yolcu profili önerisinin, “Asyalı olup yolculuk etmek” gibi yeni bir suç tanımı çıkarma tehlikesi taşıdığı uyarısında bulundu. Avam Kamarası’ndan John Denham da, teklifin sorun çıkarabileceğini altını çizerek, terör faaliyetlerine karışanların, herhangi bir ırk, din ya da yaş grubunda değerlendirilemeyeceğini savundu. Times gazetesi ise ilk sayfadan özel haberde, saldırı planlarının beyni olmakla suçlanan 25 yaşındaki Raşit Rauf’un iadesinin gündemde olduğunu duyurdu.

Pakistan’daki İngiliz Yüksek Komisyonu’ndan yetkililer, İngiliz asıllı Rauf’un iadesi için ilk adımları attı.

/ LONDRA

17.08.2006


 

Filistin’de millî birlik hükümeti kurulacak

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas veBaşbakan İsmail Haniye’nin, millî birlik hükümeti kurulması konusunda anlaştığı bildirildi.

Hamas hükümetinin sözcüsü Gazi Hamid, milli birlik hükümeti kurma kararının, Başbakan Haniye ve Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında yapılan görüşmede alındığını söyledi. Sözcü, ‘’ilke olarak bu konuda anlaşma sağlandı. Devlet başkanı ile Filistinli örgütler arasında görüşmeler başlayacak’’ dedi.

Haniye görüşmede Abbas’a, geniş bir hükümetin ancak İsrail tarafından gözaltına alınan Hamas hükümeti bakanları ve Hamaslı milletvekilleri serbest bırakıldıktın sonra kurulabileceğini söyledi.

Bu arada İsrail askeri Gilat Şalid’i kaçıran Filistinli gruplar, askeri serbest bırakmak için yeni şartlar öne sürdü. Mısırlı arabulucular tarafından Hamas ve İsrail arasında yürütülen görüşmelere yakın kaynaklar, Filistinli grupları yeni şart olarak 600 Filistinli mahkûmun serbest bırakılmasını istediklerini bildirdi.

/ GAZZE

17.08.2006


 

PKK’nın kuruluş günü Öcalan Merkezi kapatıldı

Türkiye’nin Temmuz ayında Irak hükümetine kapatılması için nota verdiği terör örgütü PKK’nın elebaşı adına açılan “Öcalan Kültür Merkezi” dün Iraklı askerler tarafından kapatıldı.

Bugünün bir diğer önemi de elikanlı örgüt PKK Türkiye’deki ilk eyleminin 15 Ağustos 1984’de gerçekleştirmişti.

İki yönetim arasında uzun zamandan beri süren görüşmelerin ardından Irak İçişleri Bakanlığı’na bağlı askerler Kültür Bakanlığı’ndan aldıkları resmi yazı ile ‘Öcalan Kültür ve Bilimsel Araştırmalar Merkezi”ni kapattı. Irak Başbakanı Nuri El Maliki’ye yakın kaynaklar merkezin Türkiye’nin isteği üzerine kapatıldığını belirtti.

/ BAGDAT

17.08.2006


 

KKTC, dâvâsını Orta Asya’da anlatacak

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde Kıbrıs davasını ilk ağızdan anlatmak üzere Kırgızistan’da ‘’Uluslararası Issık Göl-Kıbrıs Konferansı’’ düzenliyor.

18-23 Ağustos tarihleri arasında yapılacak olan konferans Kırgızistan Parlamentosu Dış İlişkiler Daire Başkanlığı, Kırgızistan-KKTC Parlamentolararası Dostluk Grubu ve KKTC’nin Kırgızistan Temsilciliği tarafından ortaklaşa düzenleniyor. KKTC Kırgızistan Temsilcisi Erhan Arıklı’dan alınan bilgiye göre,

‘’Uluslararası Issık Göl-Kıbrıs Konferansı’’ başkent Bişkek ve ülkenin turizm merkezi Issık Göl’de olmak üzere iki farklı yerde yapılacak. Arıklı, ‘’Kıbrıs davasını bölgede yapılacak böyle bir organizasyonla kendi soydaşlarımıza birinci ağızdan ilk defa anlatma imkanı sağlanacak’’ dedi.

‘’Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde oluşturulması planlanan KKTC lobisinin çekirdek kadrolarını hazırlamak istiyoruz’’ diyen Arıklı, ‘’KKTC’yi yok sayan ve bu bölgede KKTC’nin her adımını engellemeye çalışan Rum-Yunan ikilisi ve onların güdümündeki AB üzerinde bir baskı oluşturmayı ve KKTC’nin ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan tanıtımınıyapmayı amaçlıyoruz’’ şeklinde konuştu. KKTC’den Serdar Denktaş’ın yanı sırası KKTC-Kırgızistan Parlamentolararası Dostluk Grubu üyelerinin yer alacağı konferansa Türkiye’den AKP Sakarya Milletvekili Süleyman Gündüz de katılacak.

/ BİŞKEK

17.08.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004