BM İnsan Hakları Özel Raportörü John Dugard, Filistin’de insan hakları tablosunun, Hamas’ın iktidara gelmesiyle uluslararası yardımların kesilmesinden bu yana giderek kötüleştiğini söyledi. Dugard, Filistin’e uygulanan ekonomik yaptırımların muhtemelen modern zamanlarda görülen en sert yaptırım şekli olduğuna ve ilk kez işgale uğrayan bir halkın bu şekilde muamele gördüğüne dikkat çekti.
Dugard, Cenevre’de önceki gün düzenlediği basın toplantısında, malî yardımın kesilmesinin, Filistin halkının uluslararası topluma olan inancını yitirmesine neden olduğunu söyledi. Dugard, Ortadoğu Dörtlüsü’nün ekonomik izolasyonları destekleyerek Filistin halkının gözündeki imajına da ciddi zarar verdiğini kaydetti. Filistin’de işsizlik ve yoksulluğun giderek arttığını, en temel sağlık hizmetlerinin de tehlikede olduğunu belirten Dugard, İsrail’in bazı eylemlerinin de aşağılamak ve usandırmak için kincilikle uygulandığını ifade etti.
Bu ay içinde Filistin topraklarında 9 gün kalan Dugard, halkın büyük bir travma geçirdiğini belirtti. ABD’nin ihtiyaç duyulan rolü oynamada başarısız olduğunu vurgulayan Dugard, bu konuda BM ve AB’yi diplomatik çabaları artırmaya çağırdı. Dugard, Filistin’deki insan hakları ile ilgili raporunda Hamas’ın, İsrail’in varlığını kabul etmemesinin izolasyonla değil diplomasiyle değiştirilebileceği değerlendirmesini yaptı. Dugard ayrıca İsrail’in Gazze hava sahasını kontrol ederek bölgedeki işgali sürdürdüğünü, ses bombalarıyla insanlara travma yaşattığını ve birçok saldırıda da masum sivillerin ölümüne yol açtığını vurguladı.
İSRAİL KİNCİ BİR TUTUM SERGİLİYOR
İsrail’in Batı Şeria’da inşa ettiği duvar ve Filistinlilere getirilen seyahat sınırlamalarının da insan haklarını ciddî biçimde etkilediğini ifade eden Dugard, İsrailli askerlerin kontrol noktalarında Filistinlilere karşı düşmanca tavır geliştirdiğini ve bunun Hamas’ın iktidara geldiği seçimlere karşılık olarak yapıldığına inandığını kaydetti. Batı Şeria’nın kuzeyindeki kontrol noktalarında Filistinlilerin aşağılandığını ve bezdirildiğini söyleyen BM insan hakları özel raportörü, Ürdün vadisinde de İsrail’in bazı köylere su ve elektirik gitmesini engelleyerek “kinci” bir tutum sergilediğini ifade etti.
|