Ankara’nın, Afrin’den sonra Münbiç’e operasyon yapılacağı açıklamalarına, bölgedeki askerlerini çekmeyeceği karşılığını veren ABD’nin İncirlik Üssü üzerinden PYD/YPG’ye her türlü ağır silâh sevkıyatına karşı ABD’ye geri adım attıracak hiçbir yaptırımda bulunmaması tartışılıyor.
Türkiye’nin bölge ülkeleriyle ortaklaşa ateşkes ve çatışmasızlığı sağlayan, Şam yönetimiyle muhalefetin ve bütün meşrû tarafların katıldığı Astana ve Soçi mutâbakâtlarına mukabil, “federasyon plânı”yla Suriye’yi bölüp parçalama peşindeki ABD’nin İncirlik Üssü’nü suiistimaline -Amerikalıların ikrarıyla- siyasî iktidar resmen “izin” veriyor.
Bilindiği gibi, Türkiye’nin 72 şehid verdiği Fırat Kalkanı Harekâtında ABD’nin Türkiye’ye destek vermemesi üzerine İncirlik Üssü gündeme gelmişti.
O esnada NATO çerçevesinde oluşturulan “koalisyon”un destek vermediğinden yakınan Dışişleri Bakanı’nın, “DEAŞ’a karşı destek vermeyeceklerse burada kalmalarının bir anlamı da yok” demesi ve Millî Savunma Bakanı’nın “ABD stratejik hata yapmıştır, bedelini hem biz ödüyoruz, hem de ABD ödeyecek” sözleri, “iktidara ilişik medya”da “Ankara, İncirlik’i kapatıyor!” diye propaganda edilmişti. (AA, 5.1.17; Habertürk, 6.1.17)
DEMİREL İNCİRLİK’İ ABD’YE KAPATMIŞTI…
Ancak, her iki bakanın sözlerinin akabinde, “İncirlik’in kapatılması gündemde değil” çarkı, Ankara’nın İncirlik’in kullanılmasına karşı yaptırımlardan kaçındığını ortaya çıkarmıştı.
Düşülen vartada, kamuoyundan ve güvenlik uzmanlarından “Amerika’nın Ortadoğu’daki İncirlik ve Diyarbakır’daki ana lojistik üslerinin kapatılmasıyla ciddî ve etkili yaptırımlarda bulunulması” çağrıları havada kalırken, en azından “terör örgütlerine silâh sevkıyatının engellenmesi”ne dair taleplere bir dizi “reel politik gerekçeler”le yanaşılmadığı görülüyor.
Oysa öncelikle Adalet Partisi (AP) hükûmetinde Türkiye, 1967’deki “Altı Gün Savaşı”nda İsrail’e karşı açıkça Filistin’den yana tavır almış; merhum Başbakan Süleyman Demirel, İsrail’in yanında yer alan ABD’nin Araplara karşı İncirlik Üssü’nü kullanmasına “Müslüman kardeşlerimize karşı ülkemdeki üslerin kullanılmasına izin vermem!” tepkisiyle reddetmişti.
Keza 1974’teki Kıbrıs Barış Harekâtının ardından CHP-MSP koalisyonunun dağılması üzerine yine AP’nin başını çektiği hükûmetin Başbakanı olarak Demirel, kucağında bulduğu “Amerikan silâh ambargosu”nun yanlışlığını Amerikan Dışişleri Bakanı Kissinger’e, Amerikan Başkanı Ford’a anlatarak, “Bizi sert tedbirler almaya zorlamayın” diye uyarmış; ve sonuç alınamaması üzerine, ABD’nin İncirlik’i kullanmasını yasaklayıp 21 üs ve tesisini kapatmıştı.
ANKARA, NEDEN ENGEL OLMUYOR?
Bu konuda, Demirel’le ilgili birçok kitap yazan araştırmacı gazeteci Hulusi Turgut’a atfen gazeteci Güneri Cıvaoğlu’nun, “25 Temmuz 1975 tarihli Bakanlar Kurulu kararnâmesiyle ‘Türkiye’deki sayıları 21’i bulan bütün ABD üs ve tesislerini kapattı. Amerikan bayrakları indirilerek yerine Türk bayrakları çekildi” diye özetlediği tarihî tesbiti dikkate değer. (Milliyet, 7.1.17) Zira sözkonusu kararnâme yayımlandığında, ABD’nin Türkiye’deki 21 üs ve tesisinde 5 bin Amerikalı asker ve sivil personeli devre dışı bıraktıran ve Amerikan istihbaratını yüzde 40 kör eden bu “sert ve kararlı” tavrın ABD’yi sarstığı yine belgelerle ortada.
Bu arada Amerikan ambargosunun 1978’de yine Ecevit’in Başbakanlığı sırasında Amerikan Kongresi’nin kararıyla kaldırılması ve İncirlik dahil Türkiye’deki üs ve tesislerin, dönemin Amerikan Başkanı’nın “bizim çocuklar” dediği 12 Eylül generalleri yönetimince 18 Kasım 1980’de yeniden Amerikalıların kullanıma açılması garabetin bir başka veçhesi.
Bundandır ki, Amerikan tâlimatlı 12 Eylül 1980 darbesinde Demirel’in, beş yıl önce Başbakan olarak kapattığı 21 Amerikan üssünden biri olan eski “Amerikan radar üssü” Çanakkale-Zincirbozan’daki askerî tesiste “ikinci zorunlu ikamet”e tabi tutulması, “Demirel’den intikam” olarak yorumlanıyor. (a.g.g.)
Gerçekten, açık örnekleri ortada iken, Cumhurbaşkanının ifâdesiyle Mehmetçiğe karşı kullanılan beş bin TIR ve iki bin uçak dolusu silâh ve mühimmatın İncirlik Üssü üzerinden sevkine, AKP iktidarında Ankara, neden engel olmuyor?