Bediüzzaman Vakfı’nda pazar günleri liseli gençler topluluğu ile bir araya gelerek gerçekleştirdiğimiz dersimizin bu haftaki konusu oruç idi.
Risale-i Nur’dan oruç ile ilgili bahsi okuyan hocamız önce bizim oruç hakkındaki fikirlerimizi sordu. Empati kurmak, Allah’ın rızasını kazanmak, nefsi terbiye etmek ve zekât vermek gibi fikirler gündeme geldi. Belki ki herkesin dünyasında oruç farklı bir yere oturuyor.
Oruç, Rabbimizin rızasını kazanmak amaçlıdır. Oruç, dinimiz İslâm’ın şartlarının birincilerindendir. Oruç aynı zamanda paylaşmak ve karşılığını beklemeden vermek anlamına gelmektedir.
Konu ile ilgili okunan dersimizde, Allah’ın rubûbiyetine dikkatler çekildi. “Cenab-ı Hakkın rubûbiyeti noktasında orucun çok hikmetlerinden bir hikmeti şudur ki: Cenab-ı Hak zemin yüzünü bir sofra-i nimet suretinde halk ettiği [...] cihetle, kemâl-i rubûbiyetini ve rahmâniyet ve rahîmiyetini o vaziyetle ifade ediyor. İnsanlar gaflet perdesi altında ve esbab dairesinde o vaziyetin ifade ettiği hakîkati tam göremiyor, bazen unutuyor. Ramazan-ı Şerifte ise ehl-i iman birden muntazam bir ordu hükmüne geçer. Sultan-ı Ezelî’nin ziyafetine davet edilmiş bir surette akşama yakın ‘Buyurunuz!’ emrini bekliyorlar gibi bir tavr-ı ubudiyetkârane göstermeleri, o şefkatli ve haşmetli ve külliyetli rahmaniyete karşı, vüs’atli ve azametli ve intizamlı bir ubudiyetle mukabele ediyorlar. Acaba böyle ulvî ubudiyete ve şeref-i keramete iştirak etmeyen insanlar, insan ismine lâyık mıdırlar?” (Mektubat, s. 470-471.)
İnsan olmak belli bir şuur içerisinde olmaktır. Aklını işletmektir. Eğer insan aklını bu anlamda kullanmaz ise, insan özelliği kazanamaz.
Ramazan ayı bizlere oruç ayı olduğu gibi Kur’ân-ı Kerîm’in ilk ayetlerinin indiği aydır. Ramazan’da her şey İslâmiyeti anlatıyor bizlere. Ramazan nimetlerin kıymetini öğretiyor. Böylece şükretmemizi ve nimetin farkına varmamızı öğretiyor. Ramazan aynı zamanda bizlere Rabbimizin bizim sultanımız olduğunu gösteriyor. Bir ordu hükmünde, iftar saatinde Sultan’ın emrini bekler oluyoruz. Bu ayda Allah’ın rahmet ve bereketi daha bir bizimle oluyor. Nimetler daha bir gözümüzde değer kazanıyor. Böylece Allah’a olan yakınlığımız bir kat daha artıyor.