Süper Lig'de sezonun son derbisi Galatasaray-Beşiktaş maçında sahaya giren Avcılar’da kaförlük yapan 3 çocuk babası 31 yaşındaki Ahmet Canaslan'ın telefonu kendisini arayanlar nedeniyle susmak bilmedi.
Canaslan, sahaya çok sevdiği doğduğu Kilis’in sesini duyurmak için girdiğini, eylemci veya holigan olmadığını söyledi.
Ligde şampiyonu önemli ölçüde belirleyen derbide Kilis'in plaka kodu 79'uncu dakikasında bir taraftarın yardımı üzerindeki ‘Kilis Sahipsiz değildir. Kilis için yastayız’ yazılı ile sahaya atlayınca Avcılar'da 'Günün adamı' olan Ahmet Canaslan, gözaltına alınd. İfadesinin alınması ve kimlik tespiti ardından serbest bırakıldı.
Denizköşkler Mahallesi’ndeki işyeri kendisini tanıyanlar tarafından gün boyu dolan ve telefonları susmayan Canaslan, Galatasaray'ı çok sevdiğini maça Passolig kartı ile girdiğini sahaya atladığı dakikalarda Beşiktaş’ın gol otmasının büyük tesadüf olduğunu söyledi. Tek amacının son günlerde Suriye'deki IŞİD'e üye teröristlerin arttığı roketlerden büyük ölçüde etkilenen Kilis'in sesini duyurmayı amaçladığını anlatan Ahmet Canaslan, bu hareketinin yanlış olduğunu kabul ettiğini, herkesten tek tek özür dilediğini söyledi. Canaslan, yanlış olduğunu kabul ettiği bu hareketin eylem olarak nitelendirilmemesini sadece bir haykırışı duyurmaya çalıştığını savundu. Ahmet Canaslan, sahada oyunu etkileyebilecek bir harekette bulunmadığını hiç kimseye doğru koşmadığını, sahanın ortasına doğru gidip 'Bize sahip çıkın' demek istediğini vurgulayarak şöyle dedi:
"Türk futbolunun şu andaki durumunu iyi biliyorum. Her şeyin bir yerinin olduğunu bilen bir insanım. Ben koyu bir Galatarasay taraftarıyım. Kilis’e geçen hafta düşen roketle bir kızımızı toprağa verdik. Annesinin, 'Anneler Günü'nde kızının mezarı başında ağladığını duydum."
Ahmet Canaslan, kahramanlık peşinde koşan biri olmadığını, yaptığı yanlış hareketi hiç kimsenin tekrarlamamasını istediğini kaydederken, derbinin oynadığı pazar gününün sabahında Kilis'ten canlarını kurtarmak için İstanbul'a gelen 10 kadar yakınlarını otogarda karşıladıklarını, onların anlattıklarını dinlediğini söyledi. Canaslan, şunları anlattı:
"Facebook’taki çağrı üzerine aynı gün Taksim’de Kilislilerin yürüyüşüne katıldım. Galatasaray Lisesi önünde 'Bize sahip çıkın' diye konuşma yaptım. Orada sesimiz duyulmadı. Maça gittim. Arkadaşlarım da gelmedi. Maçtan zevk almamaya başladım. Kilis’te darda, sıkıntıda olan akrabalarım var. Ben, Kilis’te 3 yıl önce vefat eden babamın mezarına, oranın havasını her ay koklayamaya giderim. Ama şimdi çocuklarımı gönderemiyorum. 12 yaşındaki çocuğumu Kilis’e, götüremiyorum. Kızımın korkusunu yenmesi için harekete geçmesi gereken amcaları var. Onları uyarmak istedim. Telekom Arena’ya giden malzemecisinden tüm taraftar yöneticisinin ellerinden öperim. Yeter ki bana haklarını helal etsinler. Beni yakaladılar, ifademiz alındı. Onlara Kilis'i anlattım. Kilis’e atılan rokette elimi öpen komşu kızı Esma yeğenimin öldüğünü söyledim. Kilis’e hergün roket düşüyor.Kilis’te Suriyeli kardeşlerimiz için de ağladık. Ama Kilis’e düşen roketlerden birinde merhum babamın fotoğrafının yere düşmesi beni çok etkiledi. Kilis’te ölenlerin hepsini tanıyorum. Kilisli; komşusu aç iken tok yatmaz. Hiç kimseye laf etmiyoruz. Yaralıyız konuşamayız. Başkasının acısından acı duymuyorsak insan değiliz. Türkiye’ye futbola zarar verecek insan değilim. Beni affetsinler yaptığımı kimse yapmasın. Sesimiz duyulsun. Roketler, sahabe kenti Kilis’e düşmüyor, roketler atılıyor. Tek isteğim Kilis'in sesinin duyulması, roketler düştüğünde ekranların alt tarafındaki şeritte veya gazetelerin iç sayfalarında küçücük haberlerde değil, hak ettiği gibi yer verilmesi."
DHA