Sabah saatlerinde gerçekleştirilen antrenmanın ardından basının karşısına çıkan Volkan Demirel sözlerine, vefat eden Galatasaray’ın ve milli takımın eski kalecisi Turgay Şeren’in ailesine ve yakın geçmişte şehit olan vatandaşların ailelerine başsağlığı; Türk halkına da iyi bayramlar dileyerek başladı.

Topuk Yaylası kampında çok güzel bir ortam olduğunu söyleyen tecrübeli eldiven, "3-4 sezondur buraya geliyoruz. Burası Avrupa standartlarında bir tesis. Bizden sonra buradan yararlanacak takımlar da var. Tesis çalışanlarına teşekkür ediyorum. Sezon öncesi hazırlıkları yoğun geçiyor. Ben takımla birlikte çok çalışamıyorum ama arkadaşlarım çok istekli. İnşallah hayırlı bir sezon olur." dedi.

"ŞAMPİYONLAR LİGİ ÖN ELEME MAÇINA YETİŞMEK İSTİYORUM"

Geçirdiği bel fıtığı ameliyatının ardından çok iyi bir sezon öncesi hazırlık dönemi geçirdiğini söyleyen Volkan, doktorlarına, fizyoterapistlere ve masörlere teşekkür etti. "İnşallah en kısa zamanda sahalara döneceğime inanıyorum." diyen sarı lacivertli kaleci sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sakatlığım 2-3 senedir yaşadığım bir şeydi. Ameliyat için vakit bulamadık ve bu kadar da ciddi değildi açıkçası. Ancak son safhaya gelip ağrı dize ve topuğa kadar inince ameliyat masasına yatmak zorunda kaldım. Ben daha önce de 2 kez omuz sakatlığı yaşadım ama hiçbir zaman vücuduma kesik attırmadım. İlk defa böyle bir durumla karşılaştım. Ama iyi ki ameliyat olmuşum diyorum, çünkü ağrılarımdan kurtuldum. Çektiğim acıları bir ben bilirim. Şu anda gayet iyiyim."

Her maçta oynamak isteyen bir futbolcu olduğunun altını çizen Volkan Demirel, 26 ya da 27 Temmuz’da oynanacak Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme ilk maçında sahada olmak istediğini ancak bu konuda son kararı doktorların vereceğini söyledi.

"FENERBAHÇE’NİN RUHUNU KABULLENMİŞ İNSANLARLA YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ"

Caner Erkin ve Gökhan Gönül ile birlikte pek çok oyuncunun takımdan ayrılmasına da değinen Volkan Demirel, "Ben hiçbir arkadaşımın buradan gitmesini istemezdim. Çünkü iyi ya da kötü bir mücadele verdik." diyerek, şöyle konuştu:

"Benim için isim önemli değil, ama gidenin arkasından bir şey demek bana düşmez. Herkesin kararına saygı duymak gerekir. Ama kendi adıma takım arkadaşlarımın ayrılmalarına çok üzülüyorum. Keşke burada kalsalar, keşke aynı mücadeleyi devam ettirsek. Çok zorluklar yaşadık burada, malum süreçten ötürü (3 Temmuz’u kastederek) son dakikada kaçan şampiyonluklar… Bir mücadele verdik. Gitmeleri beni üzdü ama tabii ki kendi tercihleridir. Her sezon giden ve gelen oyuncuların olması futbolun doğasında var. Ölene kadar burada oynayacak diye bir kural da yok. O yüzden herkes için hayırlısı olsun. Biz burada yeni arkadaşlarla, Fenerbahçe’nin ruhuyla, Fenerbahçe’nin ruhunu kabullenmiş insanlarla yolumuza devam edeceğiz."

"TÜRKİYE’DE BAŞKA BİR KULÜPTE OYNAMAM"

Gökhan Gönül ile yönetimin yaşadığı sorunlar ve ardından milli oyuncunun Beşiktaş’a transfer olmasıyla ilgili de konuşan Volkan, "Büyük takımlar arasında böyle transferler geçmişte de olmuştur, bundan sonra da olacaktır." diyerek konuşmasına şöyle devam etti:

"Doğuştan Fenerbahçeliler için bu anormal olabilir ancak futbolcular artık profesyonel düşünüyor. Bana sorarsanız ben böyle bir şey düşünemem, çünkü ben doğuştan Fenerbahçeliyim. Benim de sözleşmem seneye bitiyor ama ben hiçbir şekilde Türkiye’de başka bir kulüpte oynamayı düşünmüyorum. Ben bu takıma gönülden sözleşmeliyim. 2002’de atmış olduğum bir imza var ama ölene kadar o imza benim için geçerlidir. Bu sezonun sonunda beni görüşmeye çağırırlarsa oturur konuşurum. Çağırmazlarsa da yapacak bir şey yok."

EURO2016’da A Milli Takım’da patlak veren prim sorunu hakkında görüşleri sorulan Volkan Demirel, "Prim almışlar, almamışlar vs. bu konu hakkına benim konuşmam doğru değil. Benim zamanımda da prim olayları oldu ancak bunlar aile içinde kalacak şeyler. Çünkü kavgalar da alınan da verilen de içeride kalır. Bunların hiçbir şekilde dışarıya çıkması kimseye yakışmaz. Prim konusunda benim söyleyeceğim fazla bir şey yok. Haklarıdır da bence. Ne kadar prim aldıklarını da hiç sormadım, çünkü beni ilgilendirmiyor. Ben sadece Türk Milli Takımı’nın başarılı olmasın istedim ama olmadı. Önümüzdeki turnuvaya bakacağız. İnşallah layık olduğumuz yerlere geleceğiz." dedi.

"YENİ OYUNCULARLA UYUM SÜRECİ YAŞAMAYACAĞIZ"

Defans hattındaki çoğu oyuncunun takımdan ayrılmasıyla savunmada yaşanacak yeni uyum sürecinin nasıl atlatılacağı sorulan Volkan Demirel bu soruya ise şu yanıtı verdi:

"Kamplarda, hazırlık maçlarında yeni defans oyuncularıyla iletişim kurmaya çalışacağız. Ama gelen arkadaşlar iletişimi güçlü insanlar. Sonradan gelen arkadaşları içimize kolayca adapte ediyoruz. Onların da sorun yaşayacağını düşünmüyorum. Zaten futbolun dili bir. Saha içinde fazla bir şey konuşmaya gerek yok. Bazen bir bakışınla, bazen bir hareketinle takım arkadaşını anlayabiliyorsun. Onun için fazla bir iletişim sıkıntısı yaşayacağımızı düşünmüyorum. Hedefimiz her zamanki gibi şampiyonluk. Fenerbahçe her zaman şampiyonluk için oynar. Her dalda, bu sadece futbolda değil. Fenerbahçe formasını layıkıyla taşıyıp sezon sonu hedefimize ulaşmaya çalışacağız."

"KİMSEDEN ÖZÜR DİLEMEYECEĞİM"

Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim’in Kazakistan ile oynanan milli maçtan önce Türk Telekom Arena’yı terk ettiği için özür beklediği, kendisini bu yüzden milli takıma çağırmadığı şeklinde çıkan haberlerle ilgili de konuşan Volkan, şunları söyledi:

"Sen ailene küfür edilse özür diler misin? Ben de özür dilemeyeceğim. Ben 'milli takımı bıraktım, bir daha oynamayacağım' gibi bir şey söz konusu değil. Beni bu konuyla alakalı kimse aramadı ama ben her yerde milli takımda oynamak istediğimi dile getirdim. Ama yaşadığım bir süreçti o. Aileme, eşime, kızıma küfür edildiği için ve Galatasaray stadında olduğu için – bu kasıtlı bir hareketti – bazı şeylere dikkat çekmek istedim. Ama suçlu ben oldum. Vatan haini oldum. Başka lakaplar yakıştırıldı. Ama bunlar doğru değil. Emin olsunlar orada yapılanlara en çok ben üzüldüm. Benim yaşadıklarımı empati yapsınlar. O gün ben sahada kalsaydım daha kötü şeyler olabilirdi. O yüzden o gün sahadan çıkmak zorunda kaldım. Ben orada kendimi Türk futbolu açısından ateşe attım diyebilirim."

Bu tip olayların sadece Galatasaray stadında olmadığını, milli takımdan herhangi bir futbolcunun Beşiktaş stadına da gitse Fenerbahçe stadına da gitse bu tarz tepkilerle karşılaştığını belirten tecrübeli kaleci, "Ben Volkan Demirel olduğum için ve Galatasaray taraftarı beni sevmediği için bu durum yaşandı. Ben o gün yaptığımın son derece haklı olduğunu düşünüyorum. Milli takıma Fransa’da gösterilen tepkiler de son derece yanlış." dedi.

"ARDA'DAN DAHA FAZLA BEN ÜZÜLDÜM"

EURO2016’da oynanan İspanya maçında Arda’ya gösterilen tepkilerden sonra Arda’dan daha fazla üzüldüğünü söyleyen Volkan Demirel, "Çünkü onu ilk yaşayan benim. Ondan sonra vatan haini ilan edilen de benim. Olan bana oldu, milli takıma gidemedim ama artık yapacak bir şey yok, olan oldu." şeklinde konuştu.

Arda Turan’ın Türkiye’nin en iyi futbolcusu olduğunu söyleyen Fenerbahçeli kaleci, "Onu aşağıya çekmek hiçbir yarar getirmez. Her futbolcunun kötü oynadığı dönemler olabilir. Arda uzun ve yorucu bir sezondan çıktı. Avrupa Şampiyonası ise kısa bir süreç. Örneğin Nani, Avrupa Şampiyonası’nda müthiş bir performans sergiliyor. Ama geçmiş sezonda bize bakıldığında şampiyonada sergilediği performansı sergilemedi. Arda da normal sezonda iyi oynadı, turnuvada iyi değildi. Bunlar hep bakılması gereken detaylar." sözlerini kaydetti.

EURO2016’nın en iyi kalecilerinin Buffon, Neuer olduğunu söyleyen tecrübeli eldiven, Türkiye’nin takım olarak kötü oynaması sebebiyle kaleyi koruyan Volkan Babacan’a turnuvada fazla bir iş düşmediğini söyledi.

Süper Lig’deki 14 yabancı kuralını da eleştiren Volkan Demirel, bu şekilde Türkiye’de genç futbolcuların yetişmesinin zorlaştığını ifade etti.

"ŞAMPİYONLUK KAÇINCA EN ÇOK BİZ ÜZÜLÜYORUZ"

Geçen sezon kaybedilen şampiyonluk hakkında konuşan Volkan, "Şampiyonluklar kaçınca istersek bir sürü neden bulabiliriz. Ama ben öyle bir iki neden saymayayım. Galatasaray’la oynanan lig maçından sonra ben çıkıp bir açıklama yaptım. Çünkü o maçtan sonra gerçekten camiada bir hayal kırıklığı vardı ve camianın inancının düştüğünü gördüm. Ben de takım kaptanı olarak bu röportajı yapmak zorundaydım. Ondan sonraki 4-5 hafta da takım olarak iyi mücadele ettik. Kaybolan inancı biraz daha yukarı taşıdık. Ama neticesinde son 2 hafta kala şampiyonluktan olduk. Futbolcular kadar kime üzülemez. Şampiyonluğu kaybedince emin olun 3-4 hafta kendimize gelemiyoruz. İnşallah yeni sezonla beraber geçmiş sezonlarda yapılan hataları göz önünde bulundurarak, en iyi şekilde hazırlanarak umuyorum ki hep beraber mutlu oluruz." dedi.

"40 YAŞIMA KADAR OYNAMAK İSTİYORUM"

Fenerbahçe’deki 15. sezonunu oynayacağına dikkat çeken Volkan Demirel, daha uzun yıllar kulübe hizmet etmek istediğini ifade etti. "Fizik olarak kendimi çok iyi hissediyorum." diyen Volkan şöyle devam etti:

"Geçen sezonki performansıma bakıyorum. Açıkçası vücudum el veriyor. Ben de vücudum el verdiği sürece oynamak istiyorum. Bu camianın içinde olmak istiyorum. Çünkü Fenerbahçe benim artık yaşamım oldu. Futboldan sonra da burada olmak istiyorum. Hedefimde 40 yaşına kadar oynamak var. Ama şartlar neyi gösterir bilemem. Kimse geleceği göremez. Ama hedefimde 40 yaşını görmek var."

Son olarak takımdaki genç oyuncularla yakından ilgilendiğini söyleyen tecrübeli kaleci, "Ozan Tufan’la çok konuşuyorum. Alper ile biraz daha az konuşuyorum. Salihle de yeni geldiği için başladık konuşmalara. 3’ü de çok yetenekli bence. 3’ünden de Fenerbahçe taraftarının beklentisi var. Bunlar Türk futbolunun ismini yukarılara taşıyacak oyuncular, ama tabii ki oynadıkları sürece… Bu oyuncuların oynamaları lazım. Kendilerine iyi bakarlarsa bu takımda forma şansı bulacaklarını düşünüyorum. Fenerbahçe’yi ileriye taşıyacaklar ve sonra kendileri de Avrupa’nın belli başlı kulüplerine gidebilecek oyuncular. İnşallah düşüncelerim beni yanıltmaz." ifadelerini kullandı.