VİYANA - AVUSTURYA - İBRAHİM BURAK ÖZAYDIN

BEDİÜZZAMAN’IN DUASINA “AMEN”

Rahip Martin Rupprecht’in Viyana Rudolfsheim Kilisesinde Müslümanlara verdiği iftara Avusturya Kardinali Christoph Schönborn da katıldı. Akşam ezanını ve iftar sonrasında Bediüzzaman’ın yemek duasını saygı ile dinleyip sessizce “amen” diyen Kardinal, davetliler arasında mülteci ve depremzede yakınları olanları dinleyip onlarla bire bir sohbet etti.

KİLİSEDE SECCADELER VE NAMAZ

Davet sahibi Rahip Rupprecht o güne özel oruç tutarak su ve hurmayla iftarını açtı. Kilisede erkekler ve hanımların namaz kılması için ayrı odalar tahsis edildi ve seccadeler serildi. Kardinal ve Rahibe Almanca Risaleler hediye edildi. Rahibin, eserlerin çok önemli  konuları içerdiğini ifade ile takdirlerini bildirmesi üzerine Kardinal ayrıca teşekkür etti.

***

Viyana Kilisesi’nde iftar buluşması - Avusturya Kardinali Müslümanlarla oruç açtı

Kilisede düzenlenen iftarda Avusturya Kardinali Christoph Schönborn’e, Risale-i Nur Külliyatından Almanca Mektubat tercümesi ve Ramazan Risalesi hediye edildi.

RAMAZAN RİSALESİ’Nİ MERAKLA İNCELEDİ - Avusturya Kardinali ve Viyana Başpisikoposu Christoph Schönborn, kendisine takdim ettiğimiz Bediüzzaman Hazretlerinin Almanca Mektubat tercümesi ve Ramazan Risalesi’ni merakla ve dikkatle inceledi. (sağda) Rahip Martin bu seneki iftar yemeğinde depremzede mağduru yakınları olanlar, mülteciler ve bazı yakın Müslüman dostlarını iftara davet etti. (üstte)

Avusturya Kardinali ve Viyana Başpisikoposu Christoph Schönborn, Rahip Martin Rupprecht’in Viyana Rudolfsheim Kilisesi’nde verdiği iftar yemeğinde Müslümanlarla bir araya geldi. Rahip Martin bu seneki iftar yemeğinde depremzede mağduru yakınları olanlar, mülteciler ve bazı yakın Müslüman dostlarını iftara davet etti.

Her sene olmasa bile şimdiye kadar çok defa iftar yemeği verdiğini, önceki yıllarda birçok cami ve cemaatin davetlerine gittiğini söylerken, Kardinal’in de bir çok iftara davet aldığını ama katılamadığını belirtti. Bu davetin ise bir protokol iftarı olmasını özellikle istemediğini, rahat ve samimi bir aile ortamının iftara daha yakıştığını belirtti. 

Kardinal Schönborn’un akşam ezanı ve iftar sonrası yapılan yemek duasını büyük bir saygı ile dinlediği dikkat çekti. İnanan insanların bir araya gelmesinin ve birlikte faaliyetler yapmalarının önemine vurgu yapılırken, Kardinal Schönborn özellikle de mülteci ve depremzede yakınları olanlarla birebir sohbet edip, onları dinledi.

EZANI SAYGI İLE DİNLEDİLER

Arkadaşımız Şerif Öztürk, ezan-ı şerifi okuduğunda hazır bulunan bütün Hıristiyanların da yüksek bir saygı ile beklemeleri ve de öncesinde su bile içmemeleri ve de Rahip Martin’in bugüne özel oruç tutmuş olması ve birlikte iftarını açması da dikkat çekti. Rahip Martin, Hıristiyan misafirlerine iftarda su ve hurma ile başlanıp, sonrasında çorba içmek gerektiğini, yemekten sonra da namaz kılınıp çay içildiğini söyledi. Kilisede seccadeleri, bayan ve erkek namaz kılma odaları hazırlaması da iftar yemeğine bir incelik kattı.

RİSALE-İ NURDAN DUA

İftar sonrasıAlmanca olarak Bediüzzaman Said Nursi’nin meşhur yemek duası yapılırken Kardinal Schönborn ve Rahip Martin’in sessizce “Amen” demeleri de dikkatlerden kaçmadı. Biz de bu nazik davetleri için hem Kardinal Schönborn’a, hem de Rahip Martin’e hediyelerimizi takdim ettik. Kardinal Schönborn, kendisine takdim ettiğimiz Bediüzzaman Hazretlerinin Almanca Mektubat tercümesi ve Ramazan Risalesi’ni merakla ve dikkatle inceledi. Rahip Martin’in, Nurcular’ın çok okuyan ve Kur’an tefsiri Risale-i Nur’ların da bu asırda önemli konuları içerdiğini söyleyerek esere takdirini belirtmesi üzerine Kardinal Schönborn, ayrıca teşekkürlerini ifade etti. Biz de kendisine Ramazan orucunun onların içerisinde bulundukları Paskalya orucundan şeklen farklı bile olsa, Ramazan Risalesi’nde belirtilen manalarda, neden oruç tuttuğumuz noktasında büyük farkların olmadığını, bir ibadet şuuruyla yapılmasının güzelliğini ifade ederek kendisine teşekkür ettik.

Not: Hıristiyanların en büyük yortusu olan Paskalya döneminin bu sene Ramazan’la aynı döneme denk geldi. Paskalya döneminde 40 günlük oruçları bulunuyor ve bu oruç döneminin yarısını geçip son haftasına yaklaştılar. Katolikler orucu bir şeylerden vazgeçmek, bir şeyleri terketmek olarak görürlerken, geçmişten biraz farklı olarak değişik oruç çeşitleri mevcut. En meşhuru İslam dünyasında riyazet olarak bilinen et ve hayvansal gıdalardan uzak durulması şeklinde olanıdır.