Çözüm sürecine ilişkin yaptığı açıklamada Akdoğan, "Devletle görüşülüyor, seçimden sonra başlayacak dediler. Böyle bir şey yok. Çözüm süreci bağlamında o noktaya gelebilmemiz için şartların olgunlaşması gerekir. Sürece çok kötülük yaptılar. Öcalan'ı da diri diri oraya gömdüler. Erdoğan karşıtlığı yapıyor gibi görünüp Öcalan'ı batırmaya çalıştılar" ifadelerini kullandı. Akdoğan, ayrıca çözüm sürecinin devam edebilmesi konusunda gereken şartlar için "'Çözüm süreci başladı, devam ediyor' diyebilmemiz için bu süreci zehirleyen faktörlerin tasfiye edilmesi lazım" dedi.

"SÜREÇ 7 HAZİRAN SEÇİMLERİNDEN SONRA BUZDOLABINDAN ÇIKMADI"

Çözüm sürecinin 7 Haziran seçimlerinden sonra buzdolabından çıkmadığını belirten Akdoğan, NTV canlı yayınında yaptığı açıklamalarda "Bir kere takvimi doğru okumamız lazım. PKK Türkiye'yi terk etmedi ve yapması gerekenleri yapmadı. Daha sonra Kobani olaylarında insanları sokağa döktüler. Süreç koptu o zaman. Süreç 7 Haziran seçimlerinden sonra buzdolabından çıkmadı. Kobani olaylarında süreç koptu. Ondan sonra ne dendi? 'Süreç başlasın'. Nasıl başlasın? Biz iç güvenlik paketi çıkardık. 'Türkiye'yi terk etme ve tam anlamıyla eylemsizliğe geçme' bunu da örgüt yapmadı. 7 Haziran'dan sonra eylemsizliği bitirdiğini açıkladı ve terör saldırılarına başladı. Bu operasyonlar bundan sonra hayata geçti. Burada mesele şudur. Çözüm sürecinin sahibi, mimarı biziz. Demokratik açılım, dedik Habur'la sabote ettiler. Milli birlik, kardeşlik dedik Silvan'la sabote ettiler. Bütün bunları yapmaya çalışan biziz, bozmaya çalışan da örgüt" diye konuştu.

"'ÇÖZÜM SÜRECİ BAŞLADI, DEVAM EDİYOR' DİYEBİLMEMİZ İÇİN SÜRECİ ZEHİRLEYEN FAKTÖRLERİN TASFİYE EDİLMESİ LAZIM"

Çözüm sürecinin devam edebilmesi için gereken şartları sıralayan Akdoğan, "Bunu biz devam ettireceğiz ama bunun devam ettirilebilmesi için bu süreci zehirleyen unsurların devre dışı kalması gerekiyor. Sen yol kesersen, adam kaçırırsan, karakol basarsan, terör eylemleri gerçekleştirirsen bu süreç nasıl devam edecek? Bunların devre dışı kalması için güvenlik politikaları devreye girdi. Terör olduğu sürece terörle mücadele de sürecek ama çözüm süreci de önemlidir. Çözüm süreci derken biz reformlardan, demokratikleşmeden, yatırımdan, Kürtleri kucaklamaktan geri durmuyoruz. Ama 'Çözüm süreci başladı, devam ediyor' diyebilmemiz için bu süreci zehirleyen faktörlerin tasfiye edilmesi lazım. Burada operasyonlar devreye giriyor" ifadelerini kullandı.

"BASKI, ŞİDDET, TEHDİT OLMAYINCA DA TABLO DEĞİŞTİ"

Terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlara bölge halkının destek verdiğini vurgulayan Akdoğan, "Operasyonlara destek yüzde 70'ler civarında. Vatandaş örgüte tepki gösterdi. 'Sen benim başıma bela oldun' dedi. Şehir merkezine hendek kazma, bomba döşeme insanların günlük yaşamlarını bozmaya başladı. Vatandaş buna tepki gösterdi. Kürtler esaret altında yaşamak ister mi? Baskı kuran, tehdit eden bir örgüt var. Böyle bir ceberut yapı olmaz. Bunun da bence seçimde doğrudan bir tesiri oldu diye düşünüyorum. HDP'liler özgür seçim olmadı falan diyor. Ufak tefek hadiselerin dışında çok sessiz, sükunet içinde, huzur içinde seçim güvenliğini şimdi kimse konuşmuyor. Çok iyi tedbirler alındı. 385 bin güvenlik görevlisi o gün görevdeydi. Vatandaşımız gitti, iradesini ortaya koydu. Baskı, şiddet, tehdit olmayınca da tablo değişti" şeklinde konuştu.

"HDP MAKAS DEĞİŞTİRDİ VE SÜRECE İHANET ETTİ"

Çözüm sürecinin yeni kodlarının ne olacağı sorusu için Akdoğan, "HDP, burada nasıl PKK nasıl sürece ihanet ettiyse, yani silahla amacıma ulaşırım; Suriye'de nasıl kantonlaşmaya gidiyorum, Türkiye'de de bunu yaparım, gibi bir yanılgıyla nasıl demokratik çözüme isyan edip silahla bir yere varmak için bütün bunları yaptıysa HDP de makas değiştirdi ve sürece ihanet etti. Barajı geçmek için geçen sefer çözüm düşmanı paralel yapıyla iş birliği yaptı. Onlarla kol kola girdiler. Sürece ihanet eden bu anlayışla, bu aktörlerle, bunlarla yol yürünmesi mümkün değil" diye yanıt verdi.

"ÖNCE SÜRECİ BOZDULAR, SONRA KANDİL'İN YAKLAŞIMIYLA BAŞKA YOLA GİRDİLER"

Çözüm süreci üzerinden HDP'nin tutumunu eleştiren Akdoğan, "Biz HDP yönetimiyle, oy veren kitleyi birbirinden ayırıyoruz. O kitleye oy verenler bizim kardeşlerimizdir, vatandaşlarımızdır. Bu MHP'li de olsa HDP'li de olsa. HDP'nin de içinde bundan rahatsız olan insanlar var. 'Çözüm sürecini maffettiniz sonra da Kandil'in esareti altına girdiniz' dediler. Türkiyelileşme, şirinlik bu seçimde yapmadılar. Niye? Çünkü Kandil önlerine başka bir siyaset tarzı koydu. Önce süreci bozdular, sonra da Kandil'in yaklaşımıyla başka yola girdiler. Tam bir hayal kırıklığı oluşturdular. Bu süreçte kim yanlış yaptıysa bunun bedelini öder" açıklamasında bulundu.

"ŞU ANDA KONSANTRASYONUMUZ PKK'NIN HAMLELERİNİ BOŞA ÇIKARTMAK"

İmralı'nın çözüm sürecine ilişkin denklemin içinde olup olmadığı sorulan Akdoğan, şöyle yanıt verdi: "Bizim şu anda konsantrasyonumuz PKK'nın hamlelerini boşa çıkartmak. Özerklik ilanı çöktü, kurtarılmış bölgeler çöktü, vur-kal eylemleri çöktü. Şimdi eş zamanlı olarak bizim reformlarımız, yatırımlarımız da devam ediyor. Ama onun ötesinde belli şartların oluşması lazım. PKK'nın Türkiye’yi terk etmesi, tam anlamıyla eylemsizlik, bunlar şartların olgunlaşması açısından önem taşıyor. Ondan sonra diğer meseleler konuşulabilir"

"ERDOĞAN KARŞITLIĞI YAPIYOR GİBİ GÖRÜNÜP ÖCALAN'I BATIRMAYA ÇALIŞTILAR"

Başbakan Yardımcısı Akdoğan, İmralı görüşmelerine değindiği konuşmasında "Bunlar çok yanlış yaptılar. Bölge halkı da şikayetçiydi. Devletle görüşülüyor, seçimden sonra başlayacak dediler. Böyle bir şey yok. Biz kendi yolumuzda yürüyoruz. Devletin ilgili kurumlarının İmralı ile görüşmesi daha önceki hükümetler döneminde de olmuş şeylerdir. Ama çözüm süreci bağlamında o noktaya gelebilmemiz için bu şartların olgunlaşması gerekir. Sürece çok kötülük yaptılar. Öcalan'ı da diri diri oraya gömdüler. Bunlar Erdoğan karşıtlığı yapıyor gibi görünüp Öcalan'ı batırmaya çalıştılar. O kısmı bizi şu anda ilgilendirmiyor" dedi.

DHA