CHP Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu, CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin ve CHP Milletvekili Hilmi Yarayıcı; Can Dündar'ın yargılandığı duruşmanın çıkışında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
CHP Milletvekili Enis Berberoğlu, "Meslektaşınız Can Dündar'ın hapiste geçirdiği yaklaşık 3 hafta sonunda ilk defa özgürlükleri bir davada, bir mahkeme salonunda selamlaşmasını izlemek üzere geldik. Can Dündar ve Erdem Gül'ün tutukluğu haksızdır, yersizdir, hukuksuzdur. Zaten hukuğu kendine göre üstünler hukuğundan da çıkarıp sadece kendisine göre tarif eden bir zihniyetin, bir otoritenin emri neticesinde Can Dündar ve Erdem Gül Silivri'de yatıyorlar. Bugün de şu tesadüfe bakın ki 17-25 Aralık dizisiyle ilgili 17-25 Aralık soruşturması 17-25 Aralık yolsuzluk haftası ile ilgili yaptığı bir yayın nedeniyle Can Dündar tam 17'sinde yeniden hakim önüne çıkarılıyor. Umudumuz Can'ın bu davadan berat ettiği gibi Silivri'deki tutukluğunun da en kısa zamanda sona ermesidir. Bu konuda parti olarak üzerimize düşen ne varsa yapacağız. Biliyorum ki sizlerin meslek örgütleri bu işin peşindedir. Biliyorum ki Avrupa'daki meslek örgütleri bu işin peşindedir. Türkiye'de demokrasiye inanan herkes bu işin peşindedir" dedi.
Gürsel Tekin: "Çalanlar değil, çalanları haber yapanlar hesap veriyor"
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, "Bugün yeni Türkiye manzarası ile karşı karşıyayız. Adliye sarayına geldiğinizde yeni Türkiye'nin nasıl bir rezil durumda olduğunu hep beraber görebilirsiniz. Şu adliyeye girdiğinizden itibaren bu ülkenin mağdurları, bu ülkenin hak arayanları, bu ülkenin gazetecilerinin sürekli bu adliyelerde olduğuna tanık olacaksınız. Ama kim buralarda yok bu ülkede kim yolsuzluk yapmışsa, kim çalmışsa, kim hırsızlık yapmışsa maalesef buralarda yargılanmış değillerdir. İstanbul'un adı ne kadar gerçekse sayın Ahmet Davutoğlu'nun ismi ne kadar gerçekse 17 Aralık rezaleti bu kadar açık ve bu kadar gerçektir. Yargıyı baypas ettik, istediğimiz dosyaları kapattık bu kapanacak sevdası içinde olmasınlar. Cumhuriyet Halk Partisi olduğu sürece 17-25 Aralık'ın hesabı sorulacaktır. Dönemsel olarak dosyaları kapatabilirsiniz. Birçok kupon arsaların, birçok ihalelerin kamu imkanlarını kullanarak paraların nasıl toplandığını, gazete ve televizyon alındığını hepimiz iyi biliyoruz. Devletin hafızasını silemeyeceksiniz. Buna emin olun. Sayın Davutoğlu sizin seçimden sonra kullanmış olduğunuz bir cümle var. Eğer bu rezaletten kurtulmak istiyorsanız, Türkiye'yi bu ayıptan kurtarmak istiyorsanız TBMM'de yapacağınız şeffaf, hesap verebilir bir siyaset anlayışını hayata geçirmemiz lazım. Bunun için de hukuku evrensel kurallar içerisinde işletmemiz lazım. Aksi takdirde bütün bu vebal altında kalacaksınız. Ve bunun hesabını ömür boyu vermeye devam edeceksiniz. Çalanlar değil çalanları haber yapanlar ne yazık ki hesap veriyor. Bunlar geçici günlerdir. Bunlar geçecektir. Bu ülkede bu rezaletin içine bulaşmışlar kim olursa olsun, hangi ideolojik yapıda olursa olsun, hangi siyasal düşüncede olursa olsun kesinlikle bir gün hesap vereceklerdir. Bunun hesabını sormakta CHP'nin boynunun borcu olacaktır" diye konuştu.