Vakit be vakit içtimaî vaziyetlerin “acıklı” oluşu karşısında “N’oldu bize böyle?” diye sızlandığınız oluyordur her hâlde! “Eğitimci” bir hanım yazar da medya grubumuzdaki yazılarını bir araya getirdiği yeni kitabında âdeta bu düşündürücü soruya “hâllerimiz”le cevap/lar vermeye çalışıyor.
Zeynep Çakır’ın “Eski Hâller, Modern Zamanlar” adını taşıyan ikinci kitabı da Yeni Asya Neşriyat’tan çıktı. [“Hanedan-ı Âl-i Osman” adlı ilk kitabını “Kitaplık”ın 12. sayısında tanıtmıştık.] (Elimizdeki nüsha Mart 2018 tarihli “ilk baskı” olup, 13,5 x 21 cm ebadında ve 192 sayfa.)
Sekiz bölümden oluşan kitabın bölümleri “epey uzun, fakat ilginç” başlıklara sahip. Şöyle ki:
*“Bitmeyen sorgulamalar eşliğinde annelik hâllerimiz,”
*“Tesettürü yaşayan, şiarı unutan şaşkınlık hâllerimiz,”
*“‘Aşk olsun!’ deyip de gayrimeşrû muhabbete prim veren hâllerimiz,”
*“Evliliği evciliğe çeviren, nefsinin pençesinde oyuncak olmuş perişan hâllerimiz,”
*“‘Modern oldum, bir hâl geldi başıma!’ demeye değer hâllerimiz,”
*“‘Ma’ziye bir bakıver neler neler yaşadık!’ diyerek iç geçirdiğimiz, burnumuzu titreten telden çaldığımız hüzünlü/nostaljik hâllerimiz,”
*“Kadın çalışsın veya evde otursun, şeklinde ikiye ayrıldığımız ve ne hikmetse her ikisinden de memnun olmadığımız hâllerimiz” ile “Her söylenen sözü mihenge vurmadan genellemeye boğan toptancı hâllerimiz…”
SIK SIK GÜLÜMSETEN GÜNCEL TAHLİLLER
Yayınevinin “takdim” yazısında kitap hakkındaki şu değerlendirme dikkat çekici:
“Bediüzzaman Hazretleri’nin kadın ve aileye sunduğu ‘Nebevî formüller’i kendi hayatında da kullanan yazarımız, akıcı/hoş üslûbuyla okuyucuyu sık sık gülümseterek güncel tahliller yapıyor, konuyla ilgili önemli eserlerden aldığı anekdotlarla yorumlarını zenginleştiriyor…”
“‘YENİ’Yİ ‘ESKİ’NİN İÇİNDE İNŞA ETMEK…”
“Usta yazar” da “önsöz”ünde çıkış noktasından hareketle kitabını şöyle tanıtmakta:
“Değişim rüzgârlarının hayatımızın her cüz’ünde tsunami etkisi yaptığını gören bizlerin, eskinin köklü değerlerine tutunması, yeniyi de yine bu değerler içinde inşa etmesi ‘zaruret’ olarak karşımızda duruyor! (…)
“Bediüzzaman’ın şu îkazını kalp ve akıl penceremizden içeri alsak, yaşadığımız nice araf hâlini bir çırpıda hayatın dışına atmak, istikametin nesimini varlığımızda hissedip yeni zamanlarda da inşirah bulmak kapısını her daim açık tutmak mümkün olacak:
“‘Ey nefsim! Deme ‘Zaman değişmiş, asır başkalaşmış; herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder, derd-i maişetle sarhoştur.’ Çünkü ölüm değişmiyor. Firak, bekaya kalbolup başkalaşmıyor. Acz-i beşerî, fakr-ı insanî değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sür’at peyda ediyor…’
“Bu kitap, yeni zamanların pençesinde, ‘kimi zaman memnun, çoğu zaman olup bitenden ötürü mahzun ve bir o kadar da mütehayyir (şaşkın) olmanın’ etkisiyle yapılan gözlemler, eskimeyen değerlerin peşine düşülerek bulunan devaların sadra şifa olması muradıyla kayda geçirilmiş tespitlerden ibarettir.”
Son olarak, kitabın konusuyla da örtüşen Murat Sayan imzalı kapak tasarımına havi bu “düşünce” (tefekkür) kitabını hanımlar kadar erkek okuyucuların da beğeneceklerini umuyoruz vesselâm!..
KAPAK YAZISI
“Yayınlarımız arasında yer alan ‘Hanedan-ı Âl-i Osman’ [adlı] kitabıyla tanıdığımız eğitimci-yazar Zeynep Çakır, bu sefer ‘Eski Hâller, Modern Zamanlar’ isimli kitabıyla karşımızda.
“Yazar bu çalışmasında ‘geleneksel’ aidiyetlerimizin sade ve fıtrata uygun işleyişi ile modern zamanların kültürel değerleri öğüten hızlı yapısı arasında karşılaştırmalar yapıyor ve bu iki yapı arasında bocalayan nesilleri anlatıyor.
“Elinizdeki kitapta [ayrıca] dostlarınızla da sık sık paylaşacağınız çok hoş değerlendirmeler var!”