"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

"Bu tamamen depremle açıklanabilir"

02 Ağustos 2017, Çarşamba 12:31
1300 yıl önceki depremin izleri...

Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Behramkale köyü sınırları içinde yer alan Assos Antik Kenti'nde, yaklaşık bin 300 yıl önce meydana gelen yıkıcı bir depremin izlerini taşıyan kalıntılar ortaya çıkarıldı.

Aristoteles'in ilk felsefe okulunu kurduğu, antik çağın en önemli liman kentlerinden olan kent, Roma dönemi antik tiyatrosu, agora, nekropol ve surlarıyla her sene yüz binlerce ziyaretçinin uğrak noktası oluyor. 

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü ve Assos Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan, yaptığı açıklamada, 2017 yılı dönemi kazılarının temmuz ayı itibarıyla başladığını anımsattı.

İÇDAŞ ana sponsorluğunda yürütülen çalışmaların bu yılki bölümüne, kentin batı kapısı çevresindeki alanlar ile han olarak adlandırılan yapıdaki kazılarla devam edileceğini belirten Arslan, "Geçen yıl kazılarda Roma dönemine ait büyük bir konut ortaya çıkmıştı. Bir depremle tahrip olmuştu, içinde bütün buluntuları duruyordu, burada da diğer odaların açılmasına devam edilecek. Bunların dışında bizim 'gymnasion' olarak adlandırdığımız alanda ve agoranın girişinde çalışmalar devam ediyor." diye konuştu.

Arslan, antik kent içinde çok farklı alanlarda kazılar yaptıklarını, ortaya çıkarılan eserlerin koruma ve restorasyon çalışmaların da kazı çalışmalarına paralel devam ettiğini belirtti.

"Bu tamamen depremle açıklanabilir"

Depremle tahrip olan konutun, antik kentteki ender bulgulardan biri olduğunu vurgulayan Arslan, şöyle konuştu:

"Bölgede ve özellikle Midilli'deki depremlerle ilgili olarak antik kaynaklarda yer alan bilgiler var. Burada görülen surlar çok güçlü. Surların depremle yıkılma şansları pek az. Ancak depremin olduğu, Roma dönemi dediğimiz milattan önce 7. ve 8. yüzyıllardaki konutlar çamur harçlı ve taş duvarlı oldukları için bu tür depremlerde çok hızlı yıkılıyorlar. Bizim burada yaptığımız kazılarda ortaya çıkardığımız yapılar da depremle yıkılmış. Çünkü evlerin içinde bütün masası, öğütme taşları, baltalar gibi o dönem evdeki önemli alet ve edevat mekan içinde kalmış. Bu tamamen depremle açıklanabilir. Hatta evlerin içinde ölen hayvanlarla ilgili bulgulara rastladık. Buna ani bir depremin neden olduğunu tahmin ediyoruz."

Arslan, depremde önce çatı çöktüğü için eşyaların üzerinde yoğun bir kiremit kalıntısı bulunduğunu, bunların altında da domuz ve fare kalıntılarının yanı sıra evde kullanılan eşyalar, künkler, özel büyük tahıl depoları ve mermer öğütücülere rastlandığı anlattı.

Bunların çok önemli malzemeler olduğunu vurgulayan Aslan, "Bunlar olduğu gibi kaldığı için biz bunun bir deprem ile evden aniden kaçışla olduğunu tahmin ediyoruz. Normalde insanlar evlerini terk etmiş olsa bunları almaları gerekirdi. Ani gelişen bir depremdi, belki bir odadaki eşyalarını alabildi ama diğerlerini alamadı. Belki yakın bir odadaki eşyasını aldı giderken ama içlik olarak tabir edilen odadaki eşyaların tümü konutun içinde duruyordu. Bu ani bir felaket ile açıklanabilir." ifadelerini kullandı.

***

Okumak için tıklayınız:

Deprem musibetine ne kadar hazırız ve Bediüzzaman 'depremler' için ne diyor?

AA

Okunma Sayısı: 3570
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı