Ramazanın sonuna kadar devam edecek olan anlamlı sergiyi meydan getiren Cuma Sezikli; kendi hayatı, serginin muhtevası ve nasıl ortaya çıktığını anlatıyor.

Sezikli, 'Allah’ın isimlerini yeryüzünde göstermeye çalıştık' ifadelerinde bulunuyor. Ayrıca serginin ana temalarından biri olan Esma-ül Hüsna ve tecellileri ve kainatta nasıl okunacağı ile ilgili olarak da;

'Bu konuda en güzel dersi üstadımız Said Nursî Hazretleri veriyor. Bizi marifet yolculuğuna çıkarıyor. Fikren bizi düşündürüyor ve ikna ediyor. Biz de onun yolundan giderek onu dinleyerek. Tefekkür etme ve ettirme yolunda gayret göstermeye çalışıyoruz.' dedi.

Cuma Sezikli'nin açıklamaları şu şekilde:

''Bu ilk sergim. Bitlisliyim. 1953 doğumluyum. İlkokul öğretmenliği yaptım. Eğitimin değişik kademelerinde çalıştım. Emekliyim.

Sergi bir haftadır açık Ramazanın sonuna kadar devam edecek. Sergi İstanbul Eyyüb Belediye binası, sergi salonunda, gün içinde mesai saatlerinde ziyaret edilebiliyor.

Bu sergideki tüm çalışmaların tasarımını bilgisayarda yaptım. Gayem ehl-i imana hususan gençlere hizmet edebilmek. İki dalda çok eksiğimiz var. Birincisi kardeşliği, uhuvveti öne çıkarmak, uhuvvet yönünde çalışma yapabilmek, kardeşliği pekiştirebilmek. Diğeri ise marifetullah. Cenab-ı hakkın muhabbetini yayabilmek. 

İşte bizde marifetullah üzerinde çalışmalar yaptık. Tevhid hakikatini, Allah’ın isimlerini yeryüzünde göstermeye çalıştık. Bu konuda en güzel dersi üstadımız Said Nursî Hazretleri veriyor. Bizi marifet yolculuğuna çıkarıyor. Fikren bizi düşündürüyor ve ikna ediyor. Biz de onun yolundan giderek onu dinleyerek. Tefekkür etme ve ettirme yolunda gayret göstermeye çalışıyoruz. 

İnsanın görevi esma-i İlâhiyenin güzelliklerini yansıtabilmek. O güzellikleri bizlere bahsettiği için hamdedebilmek, şükredebilmek. Onun sanatının güzelliğinin mükemmel görünümü karşısında hayrete düşmek. O hayret içerisinde Rabbimizin eserlerini tefekkür edebilmek. O heyecanı duyabilmek ve insanların duyabilmesine vesile olabilmek.

Güneş gündüzü, gündüz güneşi gösterdiği gibi herşey Rabbimizi gösteriyor. Onun varlığına birliğine şahitlik yapıyor ve bize ispat ediyor. 

Biz bu sergiyle bu hakikati yansıtmaya çalıştık. Bu sergi gençlere bir ilham ve bir basamak olur bizim üzerimize basarak diğer basamaklara çıkabilirler inşaallah. Ümidimiz o. Ümidimiz gençlik. İnşaallah yeni gelen gençlik bu hususta daha iyilerini yapacak. Bu hizmeti bizden devralacak ve sırtlayacak. 

Ehl-i dalalet görselliği çok iyi kullanıyor ve tahribat yapıyor. Gazete, dergi televizyon ve internet üzerinden gayr-i ahlaki şeylerle insanların aklını kalbini ruhunu uyuşturmaya, marifetullaha karşı kapatmaya çalışıyor.

Biz de onlara alternatif olarak böyle görsel çalışmalar yaparak insanların aklını, kalbini, ruhunu tefekküre marifetullaha açmaya yönelik müspet bir çalışma yapmaya çalıştık. 

Zalim ehl-i dalalet çok çalışırken ehl-i imanın çalışmadan insanların imanının kurtulması çok zor. Mesuliyetimiz var. Onlar bu kadar hızlı çalışırken bizim boş durmamız olmaz. İnsanların, ehl-i imanın, hususan gençlerin imanlarının kurtulması için çok çalışmamız gerekir. Cenab-ı hakkın bizden istediği de hoşuna gidecek olan da budur. ''

Erhan Akkaya / İstanbul / Yeni Asya

Haber Merkezi