Manisa’nın Soma ilçesinde, 301 madencinin şehit olduğu, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye ait Eynez maden ocağında "yok" denen yüzlerce sayfalık topçu defterleri, birinci yıldönümünün ardından ortaya çıktı.
Facianın ardından hem savcılığın hem de bilirkişilerin taleplerine rağmen hiç olmadığı söylenen, madende kullanılan patlayıcıların kaydedildiği topçu defterleri ve barutçu kayıt çizelgeleri, tutuksuz sanıkların ifadelerinde varlığını itiraf etmesinin ardından, mahkeme kararıyla maden ocağının idari birimlerinde yapılan aramada bulundu. Toplam 99 topçu defteri, 14 barutçu ve sandıkçı teslim çizelgesi ile 223 barutçu kayıt çizelgesine el koyuldu. Bu defterlerin incelenmesiyle bilirkişi raporlarında sık sık değinilen, karbonmonoksit gazının zaman zaman ölümcül 500 PPM değerine kadar çıkmasının sebepleri de anlaşılacak.
Faciayla ilgili olarak 13 Nisan 2015'te başlayan davanın 24 Nisan’da sonuçlanan ilk duruşmasının ara kararında Hakim Aytaç Ballı, şirketten bu defterlerin bulunması için savcılığa yazı yazılmasına karar verdi. Harekete geçen Soma Cumhuriyet Savcılığı'nın yaptırdığı, maden ocağının idari birimlerindeki aramalarda, daha önce hem savcılığa hem de bilirkişi heyetine olmadığı söylenen 9 topçu defteri, 14 barutçu ve sandıkçı teslim çizelgesi ile 92 barutçu kayıt çizelgesi ele geçirildi. Ardından yöneticilerden alınan bilgi üzerine şirket merkezinde yapılan aramalarda da 2014 yılına ait 90 topçu defteri ve 131 barutçu kayıt çizelgesi daha bulundu. Bu defter ve çizelgeler de savcılık tutanağıyla yargılamanın yapıldığı Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne teslim edildi.
Konu hakkında bir açıklama yapan, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) adına davayı takip eden mağdur avukatlarından Nergiz Tuba Aslan, defterlerin savcılık soruşturma aşamasında istediği halde şirket tarafından sunulmadığını ve saklandığı ifade etti. Yargılamada tutuksuz sanıklar ağzından kaçırınca yargılamanın gidişatını etkileyecek olan bu defterleri teslim etmek zorunda kaldıklarını belirten Av. Aslan, “Ceza soruşturmasında delillerin tasnifi suçtur. Sanıklar yönünden de tutuklanma sebebidir. Delilerin karartılması, saklanması, gizlenmesi tutuklama nedenidir. Burada şu ortaya çıktı, sorumlu olan kişi ve şirket açıkça maddi gerçek ortaya çıkmasın diye delileri sunmamıştır. Sanıkların, defterlerin avukatlarında olduğunu söylemesi, avukatların da bunu kabul etmesine biz tepki gösterdik. Ondan sonra bu defterlerin avukatlarca işletmeye gönderilmiş olduğunu anlıyoruz." dedi.