TBMM'de kabul edilen İç Güvenlik Paketi'nin ilgili maddelerine göre polis meslek yüksekokulları İçişleri Bakanı'nın onayıyla polis meslek eğitim merkezine dönüştürülebilecek.
TBMM Genel Kurulu'nda, kamuoyunda "İç Güvenlik Paketi" olarak bilinen Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 4 maddesi daha kabul edildi, bir madde metinden çıkarıldı.
Kabul edilen maddelere göre, polis meslek yüksekokulları İçişleri Bakanı'nın onayıyla polis meslek eğitim merkezine dönüştürülebilecek. Buradaki personel, ayrıca bir işleme gerek olmaksızın polis meslek eğitim merkezi kadro ve görev unvanlarına uygun kadrolara atanmış sayılacak.
Polis Amirleri Eğitimi Merkezi, enstitü ve polis meslek yüksekokullarında, ilk derece amirlik eğitimi alanlarla lisansüstü veya ön lisans eğitimi yapanlar 6 yıl mecburi hizmetle yükümlü olacak.
Polis Akademisi Başkanı'nın 4 yıllık görev süresi sona ermeden önce de görevden alınabilmesine yönelik düzenlemeyi içeren 36. madde, tasarıdan çıkarıldı.
Tartışma
MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, önerge üzerinde yaptığı konuşmada, polis okulunda okuyan binlerce öğrencinin mağdur edileceğini savunarak, şunları söyledi:
"Dün hepinizin kapılarına gidip, bugün hain dediğiniz Fethullah Hoca'nın dizinin dibinde durduğunuzu kendi kendinize sorun. Hepiniz koşa koşa gidiyordunuz, kurbanlarınızı veriyordunuz, çocuklarınız onların okullarında okutuyordunuz. Paralel yapıyla, yanlış yapan kimse gelin beraber mücadele edelim. Kimin bağlantısı varsa, kim ilişki kurmuşsa… Başta, o zaman Cumhurbaşkanı'nın Cumhurbaşkanlığından istifa etmesi lazım. Bu çocukları yerlerinden yurtlarından ediyorsanız, Cumhurbaşkanı'nı, Başbakanı, bakanları da yerlerinden etmeniz lazım."
CHP Gaziantep Milletvekili Ali Serindağ, polis okullarından sonra sıranın askeri okullara geleceğini öne sürerek, "Gizli ajandanız budur. Jandarmayı da parti jandarmasına dönüştürmek istiyorsunuz" dedi.
MHP Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu, düzenlemenin anayasaya aykırı olduğunu komisyonda dile getirdiklerinde kimsenin kendilerine yardımcı olmadığını belirterek, "HDP Komisyon çalışmalarında neredeyse hiç bulunmadı. HDP'ye üye arkadaşlar, komisyona hiç katkıda bulunmadı. CHP'li üyeler de biz söyledikten sonra katkıda bulunmaya çalıştı. Anayasaya aykırılıkla ilgili konularda fikirlerini neredeyse beyan etmediler. MHP, tasarı konusunda ilk günden beri aynı yerde duruyor" diye konuştu.
Türkoğlu'nun sözlerine, CHP ve HDP grup başkanvekilleri tepki gösterdi.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, AKP sıralarını göstererek, şunları kaydetti:
"En çok AKP'li vekillere burada zulmediyorsunuz. Çoğu, arka sıralarda boynu düşmüş bir şekilde uyuyakalmış. Sürekli uyanıp tekrar uyumak zorunda kalıyorlar. Biz başından beri tasarıya karşı duruşumuzu çok net bir şekilde ortaya koyuyoruz. MHP çuvaldızı kendisine batırmalı. Tasarının komisyona geri gönderilmesiyle ilgili bir mücadele ortaya koyarken, hem kendileri hem de CHP temsilcileri Doğan Kubat ile arka odada maddeler üzerine uzlaşma arıyorlardı ve birkaç maddede de bu şekilde onay verdiklerini biliyoruz. Zaten Sayın Kubat hem tatlı diliyle hem yumuşak başlılığıyla adeta bir diazem etkisi görüyor."
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, sataşma gerekçesiyle yaptığı konuşmada, "Biz gerek MHP'nin gerekse HDP'nin toplamından daha fazla muhalefet gerekçesini yazdık. Hodri meydan" dedi.
MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, sataşma gerekçesiyle söz alarak, "Başbakan ne dediğini bilmeyen bir insan. Başbakan tarafından en fazla suçlanan partiyiz. Siz kendinize bakın. Başbakan kamuoyu algısı oluşturarak buradan oy toplamaya çalışıyor" yorumunda bulundu.
AKP Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, muhalefetin eleştirilerine yanıt verirken, "Bir kere daha gördük ki Türkiye'de kronik muhalefet yetmezliği var. Siz bu muhalefeti yaptığınız sürece bu hareket 2023'ü de 2053'ü de 2071'i de görür. Milletin emeğini, zamanını, parasını boşa harcayarak sözde sataşmalar yapıyor. Millet adına ne yapıyorsunuz, hangi projeniz, öneriniz, öngörünüz var? Bu muhalefet anlayışı artık eski Türkiye'de kalmalı. Yeni Türkiye'nin yeni muhalefet anlayışına ihtiyacı var" diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök de sataşma gerekçesiyle söz alarak, şunları ifade etti:
"Biz çalmayan, çırpmayan bir iktidar vadediyoruz. Yolsuzlukların arkasında durmayan iktidar vadediyoruz. Sizler gibi ayakkabı kutularında paraları saklayanları aklayan değil, hesap soran iktidar vadediyoruz. Milletin parasını çar çur ettiniz, CHP iktidarında bunun hesabını soracak. Türkiye demokrasiyle, insan haklarıyla yönetilecek, daha ne istiyorsunuz? CHP, kaçak sarayın hesabını soracak, Cumhurbaşkanı'na görevlerini hatırlatacak, hukukun üstünlüğünü kuracak, kadına şiddeti önleyecek. Türkiye'de kurulacak halk iktidarında hepiniz sanık olacaksınız."
TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, muhalefet ile AKP milletvekilleri arasında tartışmanın sürmesi üzerine, "Bu koşullar altında yönetebileceğimi sanmıyorum" diyerek birleşime bir saat ara verdi.
Yarım saat sonra birleşimi açan Mumcu, 38. maddenin kabul edilmesinin ardından yeniden ara verdi. Mumcu, aranın ardından hükümet ve komisyonun yerini almaması üzerine, birleşimi saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.
AA