Verileri değerlendiren medya okuryazarları sosyal medyadan itidal çağrısında bulunarak, “Türkiye’yi nefret bataklığına sürüklemeyin” dedi.
HABER: NURDAN TOPRAK
Bir grup araştırmacının yürüttüğü izleme çalışmasıyla yazılı basında etnik, dinî ve ulusal kimliklere yönelik nefret söylemleri tesbit ediliyor. 2018 yılının ilk dört ayını inceleyen araştırmacılar 76 farklı grup hakkında 3076 adet nefret söylemi içeriği tesbit etti. Analizleri değerlendiren medya okuryazarları Türkiye’nin nefret bataklığına sürüklendiğini belirtti ve gazetelere itidal çağrısında bulundu.
2 bin 265 nefret haberi
Medyada Nefret Söyleminin İzlenmesi araştırmasının 2018 yılı Ocak-Şubat-Mart-Nisan aylarını kapsayan dört aylık döneminde ulusal, etnik ve dinî grupları hedef alan 2265 köşe yazısı ve haber tesbit edildi. 105 yayında, birden fazla gruba yönelik farklı kategorilerde nefret söylemi üretildiği için bu yazılar ele aldıkları grup/kategori sayısı kadar (birden fazla defa) incelenmiş oldu ve 2370 yazıya ulaşıldı. İncelenen bütün yazılarda 76 farklı grup hakkında 3076 adet nefret söylemi muhtevası bulundu.
Onlar potansiyel suçlu değil
Rapora göre nefret söylemlerinin hedefine oturtulanların başında Suriyeliler geliyor. Türkiye’de yaşanan çeşitli adlî vak’alı olaylarda Suriyelilerin hedef gösterilmesi ve olaylar aydınlanmadan zanlı konumunda gösterilmeleri günlük gazetelerde sıklıkla karşılaşılan bir durum idi. Rapor da Suriyelilerin potansiyel suçlu gibi lanse edildiği belirtildi ve şu ifadelere yer verildi: Sistematik olarak cinayet, hırsızlık, taciz gibi adlî olaylarla anıldığı ve böylece potansiyel suçlu olarak kodlandığı görüldü. Güvenlik sorunları ve ‘terör’le özdeşleştirildi. Türkiye’nin demografik yapısına yönelik bir ‘tehdit’, genel bir rahatsızlık ve ‘gerginlik’ kaynağı olarak etiketlendi.
Rahat yaşayamıyorlar
Raporda Yunanlarla ilgili yer alan başlık da bir hayli dikkat çekici. Bir çok dizide tarihî hesaplaşmalara malzeme edilerek düşmanlaştırılan Yunan vatandaşları gazete haberlerinde de aynı şekilde yer buldu. İçinde bulundukları durumdan rahatsız olduklarını ve yaşadıkları şehirlerde çeşitli sorunlarla karşılaştıklarını belirten Türkiye’de yaşayan Yunanlılar sosyal medyadan yaptıkları paylaşımlarda ‘nefret kaybettirir’ vurgusunda bulundu. Söz konusu raporda yer alan Yunanlılarla ilgili haber analizleri şu şekilde: 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Yunanistan’a giden askerlerin yargılanmasıyla ilgili tartışmalarla ilişkili olarak hedef gösterildi. Kardak kayalıklarında yaşanan gerginlikler dolayısıyla ‘düşman’ olarak konumlandırıldı. Geçmişte yaşanan olaylara verilen referanslarla düşmanlaştırıldı.
İsrail’in faturası Yahudilere kesildi
Özellikle de İsrail’in uyguladığı saldırgan ve vahşi yaptırımlar sonucu adları gündemden düşmeyen Yahudiler, haberlerde nefret ifadesinin bir sembolü olarak yer aldı. Halbuki bir çok Yahudi cemaati ve vakfı İsrail şiddetine karşı çıkmış ve Filistinlilerin haklarını savunan açıklamalarda bulunmuştu. Raporda Yahudilerin nefret hedefine koyulmasıyla ilgili yer alan analiz ise şu şekilde: “İsrail devleti”, “İsrail” veya “İsrail Savunma Kuvvetleri” gibi kişi/kurumları ifade eden sözcüklerin kullanılması yerine Yahudi kimliğinin genelleme yapılarak kullanılmasıyla hedef gösterildi. Basında olumsuz atıflarla yer bulan birçok kişi ve kurumla ilişkilendirildi; Yahudi kimliği bir hakaret ifadesi olarak kullanıldı.
Haber Merkezi