Mavi Marmara mağdurlarının dâvâsını üstlenen Londra merkezli avukatlık bürosu Stoke&White’dan yapılan yazılı açıklamada, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) bağlı temyiz mahkemesinin, İsrail’in 2010’da Gazze Özgürlük Filosu’ndaki Mavi Marmara gemisine düzenlediği saldırıya ilişkin dâvâda, UCM savcılığının, soruşturma başlatmama kararını tekrar gözden geçirmesi hükmü, “mağdurlar için nihaî zafer” olarak değerlendirdi.
UCM’nin, herhangi bir ülkedeki iç hukuk sürecinde seslerini duyurma inancını yitiren mağdurlar için son merci olduğuna vurgu yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Kendisi de İsrail Güvenlik Güçlerinin, Mavi Marmara baskınında savaş suçları işlediğine ilişkin makul nedenler olduğunu teyit eden savcının, vakit kaybetmeksizin İsrail’in eylemlerine ve 10’dan fazla insanî yardım gönüllüsünün ölümüne, yüzlercesinin de yaralanmasına veya kötü muamele görmesine yol açan suçlardaki sorumluluğuna yönelik tam ve resmi bir soruşturma açması gereklidir.”
Açıklamada, Temyiz mahkemesinin, bugün aldığı kararla, savcılığın, mağduriyetleri ele alırken yasalara bağlı kalması gerektiği ve tek yanlı hareket edemeyeceğini teyit ettiği aktarılan açıklamada, “Mağdurların, UCM’nin adaleti yerine getireceğine ve hesap soracağına ilişkin ümitleri tazelenmiştir” ifadesi kullanıldı.