KANAL İSTANBUL İLE İLGİLİ UYARILAR DEVAM EDİYOR. ÖZELLİKLE YATIRIM VE MONTRÖ ANLAŞMASINA DİKKAT ÇEKİLİYOR.
KUTUPLAŞTIRMA PROJESİ
KANAL İstanbul Projesini bir “kutuplaştırma projesi” olarak değerlendiren eski AKP’li Ali Babacan, “Bizim kanal projesine değil, sanayi ve teknolojiye yatırıma ihtiyacımız var” uyarısında bulundu.
“YA KANAL, YA TÜRKİYE” demek DAHA DOĞRU
Prof. dr. Deniz Ülke Arıboğan da İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, “Ya kanal, ya İstanbul” sözleri yerine, sonuçlarının bütün ülkeyi etkileyeceği için “Ya kanal, Ya Türkiye” demenin doğru olduğunu belirterek, Kanal İstanbul’la Montrö’yü tartışmaya açmanın Türkiye için bir kayıp olacağını ifade etti.
***
Kanal İstanbul uyarıları
Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Kanal İstanbul’la Montrö’yü tartışmaya açmanın Türkiye birçok probleme sebep olacağı konusunda uyardı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, “Ya kanal, ya İstanbul” sözleri üzerine, sonuçlarının tüm ülkeyi etkileyeceğini düşündüğü için “Ya kanal, Ya Türkiye” demenin doğru olduğunu söyleyen Üsküdar Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Kanal İstanbul’la Montrö’yü tartışmaya açmanın Türkiye için bir kayıp olacağını ifade etti. Radyo Karakutu’da yayınlanan Bidebunuizle programında konuşan Arıboğan, “Kanal İstanbul ile ilgili söylenen olumlu ya da olumsuz her şey İstanbul’u ilgilendiren şeyler değil. Türkiye’nin bütününü ilgilendiren meseleler. İstanbul Türkiye’nin kalbi. İstanbul’da ortaya çıkacak olumlu ya da olumsuz her şey Türkiye’yi etkiler. Bahsedilen rakamlar Türkiye’deki tüm insanların parasıyla ödenecek” dedi “Kanal İstanbul, Türkiye’nin en önemli projelerinden birisidir” diyen Arıboğan, “Ben Kanal İstanbul projesinin Türkiye’nin jeopolitik ve jeostratejik açıdan çok ciddi risklere maruz kalması dolayısıyla çok yanlış olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de köprüye, Marmaray’a gereksiz karşı çıkışlar olduğu için buradaki karşı çıkış, daha önceki saçma karşı çıkışlar nedeniyle zayıf düşüyor. Ama burada çok somut bir sebep var. Bunun ideolojik bir yönü yok. Bu vatanperverlikle ilgili bir durum” ifadelerini kullandı.
Montrö tartışmaya açılmasın
Arıboğan şöyle devam etti: “İkinci Dünya Savaşı öncesinde, 1936 yılında boğazlarımızı, Marmara’yı ve Çanakkale Boğazı’nı da kapsayacak şekilde anlaşma imzalandı. Bu anlaşma Türkiye’nin üç tarafını çeviren denizleri, özellikle Karadeniz’in statüsünü belirledi. Bu anlaşmayla tek kurşun atılmadan Boğazların kontrolünü aldık. Bunun kontrolü demek, Trakya ve Anadolu’yu bağlayan en önemli hattın bizim kontrolümüzde olacağını belirten deklarasyon. Türkiye’de Trakya ve Anadolu arasında su yolu geçiyor. Bu su yolundan geçişler Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ne göre ticari gemiler için ücretsiz. Savaş durumunda ise bize yetkiler tanınıyor. Montrö, Türkiye Cumhuriyeti’nin çatısını oluşturan en önemli anlaşmalardan biridir. Kanal İstanbul’un etkileyeceği o kadar açık ki. Rusya’nın ve Karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin kıyamet koparacağı bir şeyden bahsediyoruz. Direkt Montrö üzerinden tartışılacak. Uluslararası hukuk bağlamında sorun doğuracak bir su yolu açılacak. Montrö’nün tartışmaya açılması Türkiye için büyük bir kayıptır.”
Politik bir mesele
Kanal İstanbul projesinin politik bir mesele olduğunu söyleyen Arıboğan “Bu küresel çapta bir çatışmaya dönüşmez. Ama bölgesel düzlemde çatışma çıkma ihtimali çok yüksek. Türkiye’yi hep böyle çatışmalı durumların merkezine koymak çok yanlış. Böyle bir dünya konjonktüründen herkesle dövüşe dövüşe sağlam çıkmamıza imkân yok. Çünkü Kanal İstanbul projesi sadece ticarî, ekonomik bir mesele değil. Dibine kadar politik bir mesele. Kanal İstanbul’un ne için yapılmak istendiği sorusuna gerçekten bir yanıt bulamıyorum. Bir takım dış politik pazarlıklar yapılmış olabilir. Bu Kanal İstanbul projesi, Marmaray yapmaya benzemez. Ben o konuda özellikle sol kesimin yıllardır ısrarla, ‘Onu da yaptırmam, bunu da yaptırmam’ çıkışlarını yanlış buluyorum. Onlara rağmen yapılan çok şey var bu ülkede. Ayrıca her şey güncel ekonomiyle izah edilemez. Bazı altyapı yatırımları, ekonomik olarak çok doğru olmayabilir. İhtiyaç vardır. O zaman da bazı şeyleri sineye çekersiniz. Bu Kanal İstanbul meselesi, Rus uçağı düşürme meselesi kadar önemli etkiler yaratır. Şu anda Karadeniz’de bir denge var. Bir problem yok. Devletler arasında barış problemi yok. Suhulet içindeki yerde durduk yere dengeleri değiştireceksiniz. Ve nedeni belli değil” şeklinde konuştu.
İstanbul - Yeni Asya