"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Helâl-haram kavramı sanal alem için de geçerli

19 Kasım 2014, Çarşamba 11:31
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın aylık olarak yayınlanan Diyanet dergisinin kasım sayısında sosyal ağların kullanımıyla ilgili uyarılarda bulunuldu.

Din ve Sosyal Hayat bölümünde "Sanal Ortam ve Mahremiyet" başlıklı Din işleri Yüksek Kurul Uzmanı Bahattin Akbaş'ın kaleme aldığı yazıda sosyal medyadadaki paylaşımlar konusunda uyarılarda bulunuldu.

İşte o yazı:

“Kişinin mahremiyetini sanal ortamda ifşa etmesi, bunu başkalarıyla paylaşması dinen uygun değil. Bu tehlikeye karşı dikkat edilmeli. Haramlardan uzak kalmak için Allah’a dua ve ibadet edilmeli, daha faydalı işlerle meşgul olunmalı ve arkadaş çevresi buna göre oluşturulmalıdır” değerlendirmesi yaptı. Akbaş, Kuşkusuz hayat baştan sona bir sınavdır insanlar için. İnsana lütfedilen şeyler, sahip olunan imkânlar hepsi bu sınavın bir parçasıdır. Bu bağlamda internet/sanal ortam da bir sınavdır. Günümüzde internet pek çok yönü ile hayatı kolaylaştıran, uzakları yakınlaştıran, kişileri buluşturan, ortak sohbet ve yazışma imkânları oluşturan, sanal buluşma sağlayan bir araç konumundadır. Sanal ortam çoğu insanın kullandığı bir gerçekliktir. İnternetin ve sanal ortamın yaygın kullanımı beraberinde pek çok sorunu da getirmektedir. Kişi veya kişiler sanal ortamda da gerçek hayatta da her zaman sorumluluklarını bilmek ve buna göre davranmak zorundadırlar. İyi, kötü,sevap günah, helal haram, doğru yanlış, güzel, çirkin mefhumları hakikatte de sanal ortamda da geçerlidir. Nasıl ki mümin hayatının her anında kul ise başta yaratıcısı, aile, akraba, komşu, çevre ve tüm insanlara karşı sorumlulukları varsa bu hakikat sanal ortamda-internet ortamında da caridir ve bu sorumluluklarını müdrik olmak, İslam ahlakından ayrılmamak durumundadır. Doğruluk, istikamet üzere bulunmak sorumluluğumuzdur.

Helal ve haram, sanal ortam için de geçerli

İyi, kötü, sevap günah, helal haram, doğru yanlış, güzel, çirkin mefhumları hakikatte de sanal ortamda da geçerlidir.  Dinimiz Müslümanın her türlü sahtecilikten uzak davranmasını öngörür. Her türlü gösterişten, ikiyüzlülükten, olduğundan farklı görünmekten sakınmak sanal ortam için de geçerlidir. Müslüman sözü, özü, beyanı, yazısı, mesajıyla her zaman doğruolmalı, yalandan kaçınmalı, insanlara güvenve emniyet telkin etmelidir. Mümin dilinden ve elinden diğer insanların selamet ve emniyette olduğu kimsedir. Bu özelliklerimiz sanal ortam için de geçerli olmak durumundadır. Hassaten sanal ortamın kişinin nefsiyle baş başa kalmasından dolayı günaha ve harama karşı daha müsait hâle gelebildiği de bir gerçekliktir. Bu durum bazı kişileri sanal ortamda haram şeyler yapmaya sevk edebilmektedir. Müslüman “gözler onu idrak edemez/ göremez ama O (Allah) ki bütün gözleri bilir/görür” hakikatini unutmaz. Sanal ortamı kullanırken de bu gerçeğin farkındadır. “Ben Allah’ı göremesem de O beni görüyor” bilinciyle hareket eder. Yazıcı meleklerin faal olduğunun idrakindedir. Zerre kadar iyiliğin/ sevabın da zerre kadar kötülük ve günahın da kaydedildiği bilinciyle davranır ve haramdan sakınmaya çalışır. Nasıl ki sanal ortamda yazılan,yapılan şeyler kaybolmuyor bir şekilde kaydediliyor veya erbabınca ulaşılabiliyorsa dünya hayatında sanal ve gerçek her şey kaydageçirilmektedir. Kişiye yarın ahirette “oku bakalım kitabını” denileceği Kur’ani bir hakikat ve çarpıcı bir beyan olarak belleklerimizden çıkmamalıdır. Kadını ve erkeğiyle internet kullanmak insanlar için elbette tabii bir haktır. Ancak bu konuda hayat ölçülerimizi muhafaza etmek durumundayız. Müslümanın hayatında helal dairede hareket etmek, iffetini korumak,çirkin söz ve eylemlerden/ haramlardan uzaklaşmak, kul haklarına, tesettüre, edebe riayet etmek, kısacası İslam ahlak ve adabı üzere yani sünnete göre yaşamak önem arz eder. Bu ölçüler sanal ortamda da uymamız gereken ve taviz verilmemesi gereken ölçülerimizdir.Müslüman için gerçek hayatta kadın erkek ilişkilerinin nasıl olması gerektiği belirtilmiş ise bu durum sanal ortam için de aynı şekildedir. Temel ölçü helal, haram duyarlığı ile hareket etmek, edep, iffet ve hayâdan taviz vermemektir. Gerçek hayattaki helal haram kavramı sanal ortam için de geçerlidir. 

Kaynak: Diyanet Dergisi

Okunma Sayısı: 4839
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı