Vakıflar Genel Müdür Adnan Ertem, yıkımı tartışmalı hale gelen Tuzla'daki Ermeni Çocuk Kampı'nı, sahibinden alıp Ermeni cemaatine vermenin mümkün olmadığını belirterek, sorunun çözümü için ilk malikinden mülkün bedelinin tahsili için dava açılabileceğini ya da devletin kamulaştırma yaparak, araziyi cemaate tahsis edebileceğini bildirdi.
Ertem, tepkiler üzerine yıkımına ara verilen Tuzla'daki Ermeni Çocuk Kampı'nın (Kamp Armen) durumuna ilişkin bilgi verdi.
Ermeni cemaatinin, 1950'li yıllarda bir vatandaştan satın aldığı arazi üzerine çocuk kampı yaptığını anlatan Ertem, 1974'te Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun azınlıkların mülk edinememesine ilişkin içtihat niteliğinde bir karar aldığını hatırlattı.
Bunun üzerine cemaat vakıflarının edindikleri mülkleri iade ettiklerini kaydeden Ertem, "Mülklerin hepsi gönüllü olarak değil, mahkeme kararıyla iade edildi. Bağış olarak aldıklarını da satın aldıklarını da veraset yoluyla geçenleri de iade ettiler. Bu mülk de satın alma yoluyla edinildiği için 1983'te açılan dava sonrasında eski sahibine iade edildi. Çünkü Yargıtay'ın kararında, mülklerin eski sahiplerine iade edilmesi öngörülüyordu. Mülkün ilk sahibi ya da varisleri de bu mülkü sattı" diye konuştu.
Adnan Ertem, 27 Ağustos 2011'de cemaat vakıflarının iadesine ilişkin kanuni düzenleme yapıldığını hatırlatarak, bu düzenleme kapsamında, sadece kamunun elindeki malları iade ettiklerini, özel mülkün iadesinin mümkün olmadığını söyledi.
"Mülkün bedelini dava açıp alabilirler"
Tuzla'daki çocuk kampı da özel mülk olduğu için iade edilemediğini belirten Ertem, şu bilgileri verdi:
"Mülk ilk sahibinde olsa sorun kolayca çözülebilecekti. Mülk, özel mülk olduğu için kanuni düzenlemeye tabi tutulamıyor. Vatandaşın mülkünü alıp, cemaat vakfına vermek mümkün değil. Ama Ermeni cemaatinin haklı olduğu bir taraf var. Ermeni cemaati haklı, 'Bu mülkün bedelini ödedik. Yargıtay içtihatı ve iade ile ilgili mahkeme kararı da hukuki değil. Haksızlığımız giderilsin' diyor. Burada durdukları yer doğru. Tuzla'daki araziyi Ermeni cemaatine satan kişi, mülk tekrar kendisine geçince başkalarına satmış. Bu satış gerçekleştiği için de mülkün eski malikinden hukuki yollarla alınması imkanı da ortadan kalkıyor.
Her zaman söylüyorum, tekrar ifade ediyorum. Mülkün geri alınabilmesi mümkün değil. Burada özel hukuk kuralları geçerli. İlk malikinden mülkün bedelinin tahsili için dava açılabilir. Mahkeme de mülkün bedelini, Ermeni cemaatine satan ilk malikinden tahsili noktasında karar verir. Ama sanırım Ermeni cemaati, bunu istemiyor. 'Mülkümüzü geri verin' diyorlar. Buranın çocuk kampı olarak yaşatılması için bedeline razı değiller. Bedeline razı olsalar, kesinlikle mahkemeye gidildiğinde mahkeme onlara bedelinin verilmesiyle ilgili kararı çıkarır. Bu yol hala açık. Mülkün bedelini dava açıp alabilirler."
"Cemaat bu konuda mağdur"
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, basından okuduğu kadarıyla son sahibin mülkü satma yönünde iradesi olduğunu dile getirerek, "Ermeni cemaati mülkün bedelinin tahsiline yönelik dava açmış olsaydı kazandığı parayla mülkü satın alırdı. Ancak dava açmadı. Cemaat bu konuda mağdur, katılıyorum, satın aldıkları mülk ellerinden alınmış" dedi.
Adnan Ertem, bu hususları Ermeni cemaatine göreve ilk geldiği günlerde, 4 sene önce de anlattığını ifade ederek, gelinen noktada mülk özel olduğu için herhangi bir kanuni düzenleme yapılmasının mümkün olmadığını söyledi.
Şu anki sahibin de mağdur edilmemesi gerektiğini kaydeden Ertem, "Bu noktada devlet kamulaştırma yaparak, araziyi de cemaate tahsis edebilir. Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak yapabileceğimiz bir şey yok. Cemaat de haklı olarak ellerinden alınan bu mülke sahip çıkmak istiyor" diye konuştu.
AA