Çorlu’daki tren kazasında 9 yaşındaki oğlu vefat eden Mısra Öz, “Ben de diyorum ki, “Bu dava başka bir dava. Bu olayın oluş şekli başka. Bu davaya inanmak istiyorum. Adaletin olduğuna inanmak istiyorum” diyor.
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 8 Temmuz 2018 tarihinde, yolcu treninin devrilmesi sonucu yaşanan kazada toplam 25 kişi vefat etti, 318 kişi yaralandı. Olayın üzerinden geçen iki aylık sürede, adlî tatil dolayısıyla, henüz iddianame aşamasına gelinmediği belirtiliyor. Ancak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, tren kazasıyla ilgili CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in sorularına verdiği yazılı cevapta, kaza ile ilgili olarak “şiddetli yağışı” temel sebep olarak gösteren bir açıklama yaptı. Turhan, açıklamasında, “hattın işletilmeye açıldığı tarihten bugüne kadar görünmeyen miktarda yağış gerçekleşti” dedi.
9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda kazada vefat etmişti
Trende vefat eden 25 kişi arasında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel ile eski eşi bulunan Mısra Öz, olayı bir “cinayet” olarak tanımlıyor. BBC’ye konuşan Mısra Öz, özellikle Twitter hesabını kaza sonrasında çok aktif olarak kullanıyor. “Başka bir inanç türü oluşturmaya çalışıyorum” diye anlatıyor çabasını, “Adaletin olduğuna inanmak istiyorum” diyor. Kendisini neyin teselli edebileceği ile ilgili çok düşündüğünü söylüyor; “Açıkçası çok düşündüm. Bunun bir tesellisi yok. Hiçbir şekilde tesellisi yok.
Ama bu tarafta benim olmasını istediğim şey, hani diyorlar ya, “Yeni Türkiye, adalet var.” Ben toplumdan sürekli olarak şunu görüyorum; hangi dâvâ sonuçlandı ki bu dâvâ sonuçlanacak? Bu ülkede adalet yok. Bu ülkede yönetim şekli doğru değil.” gibi yorumlar yaparak aslında başladığım dâvâda beni geri adıma ittiren bir sürü tepki ile karşılaşıyorum. Ben de diyorum ki, “Bu dâvâ başka bir dâvâ. Bu olayın oluş şekli başka. Yaşayış şekli başka. Yaşayanları başka” diyerek başka bir inanç türü oluşturmaya çalışıyorum. Bu dâvâya inanmak istiyorum. Adaletin olduğuna inanmak istiyorum.
Başka bir şey tesellim olmayacak
“Bir şeyler değişti deniliyorsa bu ülkede ve ben bu ülkenin vatandaşıysam, bu ülkenin vatandaşı olarak sahip çıkılmak ki, 25 kişi adına konuşuyorum burada, hepimizin istediği bu. Eğer değişen Türkiye’de gerçekten adalet varsa buna sebep olan herkesin, gerçek şekilde ortaya çıkartılmasını ve kimmiş, neymiş, ne olduğu... Hiçbir şekilde düşünülmeden yargılanmasını istiyorum. Ancak bu durumda benim bu ülkeye olan inancım ve bu ülkenin vatandaşı olarak sahip çıkıldığına... Bazı olayların artık sahip çıkıldığına, bazı olayların değiştiğine dair inancım yeşerecek. Yoksa onun dışına hiçbir şey benim tesellim olmayacak.”
Haber Merkezi