ÖNCEKİ GÜN MARMARA DENİZİ SİLİVRİ AÇIKLARINDA MEYDANA GELEN 5.8 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREM, 20 YIL ÖNCE YAŞANAN 17 AĞUSTOS DEPREMİNDEN BU YANA DEVLETİN, VATANDAŞIN, KURUMLARIN GEREKEN TEDBİRİ ALMADIĞINI GÖSTERDİ.
Kandilli uyardı: Hazırlıklı olun
5.8 BÜYÜK DEPREMİN ÖNCÜSÜ DEĞİL
KANDİLLİ Rasathanesi uzmanları, Marmara’da meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki depremin şu an için öncü deprem olarak değerlendirilemeyeceğini, ancak vatandaşların teyakkuzda olması gerektiğini belirtti.
Vatandaş da sınıfta kaldı
DEPREM ANINDA BİLİNÇSİZ DAVRANILIYOR
YAŞANAN son depremde görüldüğü gibi vatandaşlar deprem anında nasıl davranacaklarını bilmiyor. Can havliyle kaçan insanların binalardan koşarak kaçtığı, çıktıkları binanın altına sığınınarak daha büyük bir güvenlik riski oluşturduğu görüldü. İBB Başkanı İmamoğlu, “Bilinçsiz bir gün daha yaşadık” dedi.
İstanbullular sokakta sabahladı
DEPREMİN ardından Beyoğlu, Sultangazi, Kasımpaşa ve Halkalı’nın da aralarında bulunduğu birçok ilçede evlerine girmekten korkan vatandaşlar parklarda sabahladı.
***
Konuşan çok, tedbir alan yok
İstanbul’da Silivri açıklarında meydana gelen 6,0 büyüklüğündeki depremin ardından yetkililerin yaptığı açıklamaların yeterli olmadığına, bir an önce gereken tedbirlerin alınmasının önemine dikkat çekildi.
İstanbul Silivri merkezli gerçekleşen 6,0 büyüklüğündeki deprem büyük paniğe neden oldu. Uzmanlar depremle ilgili açıklamalar yapılmasını yetersiz bularak ivedilikle tedbir alınması gerektiğinin altını çiziyor.
20 yılda, bir arpa boyu yol
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, depreme ilişkin açıklama yaparak yetkililere uyarılarda bulundu. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna imzasıyla yapılan yazılı açıklamada, yapı stoku ve afet toplanma alanları açısından sorunlar sıralandı.
1999 depreminde de iletişim altyapısının çöktüğünü, haberleşmenin imkânsız hale geldiğini hatırlatan Suna, “20 sene sonra aynı durumla karşı karşıya kaldık. 1999 depremlerinde ulaşım yolları ve deprem toplanma alanlarının yetersizliği, kurtarma çalışmalarını sekteye uğratmıştı. 20 sene sonra manzaranın değişmediğine tanık olduk. 1999 depremlerinde İstanbul yapı stoku güvenli olmaktan uzaktı. 20 sene geçmesine rağmen yapı stokunda kayda değer bir iyileşme sağlanmadı. 1999’da depreminde halk arasında panik, kamu kurumlarında yetersizlik dikkat çekiciydi. 20 sene sonra bu konuda mesafe alınmadığı açığa çıktı” dedi.
Konutlar güvenli değil
1999 depremlerinden bu yana her fırsatta uyarıları dile getirdiklerini ifade eden Suna, “İstanbul’u büyük bir tehlike beklemektedir ve bugünkü deprem büyük tehlikenin ayak sesleridir. İstanbul’un yapı stoku güvenli olmaktan uzaktır. 20 yıl içerisinde kamu kurumlarına ait bir kısım binanın, köprülerin vb. güçlendirilmesi tamamlanmıştır. Ancak 18 milyon İstanbullunun yaşadığı konutlar güven vermekten uzaktır; pek çok konutun olası bir depreme dayanması mümkün değildir. Bunun anlamı açıktır. Milyonlarca İstanbullunun can güvenliği tehlikededir” uyarısında bulundu.
Büyük deprem 20 yıl içinde
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, İstanbul’da depremin şiddetinin 7,2’den küçük olma olasılığının yüzde 74, 7.2 ila 7.5 arasında olmasının yüzde 4, 7.5 olma ihtimalinin ise binde 1 olduğunu belirtiyor. 5.8’lik bir deprem beklediğini bir gün önceden açıklamış olan Prof. Ercan, “son depremde bir olağanüstülük yok, her şey olağan seyrinde gidiyor. Ama ben bu kadar erken geleceğini tahmin etmiyordum. Demek ki bölgedeki gerginlik henüz boşalmamış” diyor.
Ancak, Prof. Ercan bundan sonra daha büyük bir deprem geleceği kanısında değil; zira Kuzey Marmara’da şiddeti 4 ila 6 arasında değişen depremler görüleceğini, 20-25 yıl içerisinde olacağını öngördüğü ana deprem yaklaştıkça da bu depremlerin sıklığının artacağını düşünüyor.
Toplanma alanları yetersiz
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, önceki gün öğle saatlerinde yaşanan 6,0 büyüklüğünde yaşanan deprem sonrasında herkesin merak ettiği toplanma alanlarına ilişkin detaylı bilgi verdi. T24’ün haberine göre, Marmara Depremi’nden bu yana 470 adet büyük toplanma alanından geriye 77 adet kaldığını söyleyen İmamoğlu, İstanbul genelindeki 2864 park ve buna benzer bölgenin toplanma alanı şeklinde gösterildiğini ancak yeterli fiziki özelliklere sahip olmadığını belirtti. “Acil toplanma alanlarıyla ilgili İstanbul’un sıkıntıda olduğunu” belirten İmamoğlu, “Bunu itiraf etmezsek ve çalışmalara bu şekilde bakmazsak eyyamcılık yapmış oluruz” dedi. “Bakın çok yanlışlar yaptık. Eğri, oturup doğru konuşmazsak yine çözüm bulamayız. İstanbul’un riskli yapı stokunu azaltamadık” diyerek İstanbul’un mevcut durumunu anlatan İmamoğlu, 856 adet yeni toplanma alanı yapılabilecek yer tespit ettiklerini ve hazırlıklara başladıklarını aktardı.
Vatandaş da sınıfta kaldı
Bir deprem bölgesi olan ve her ay yaklaşık iki bin depremin yaşandığı belirtilen Türkiye’de yaşanan depremlerin ardından en çok konuşulan sorunlardan biri de Afet Toplanma Alanları’nın durumu. Can havliyle kaçan insanların binaların altına sığınması ise daha büyük bir güvenlik riski doğurabiliyor. Özellikle nüfus ve yapılaşma açısından kalabalık bir bölge olan Marmara’da afet toplanma alanlarının büyük kısmının alışveriş merkezi ve gökdelenler olarak değerlendirildiği yönünde eleştirilere gelirken, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) on binlerce ilan edilmiş toplanma alanı olduğunu ve bunların sürekli güncellenerek kendi sitesinden yayınlandığını açıkladı. AFAD’ın 2016 verilerine göre İstanbul’da toplam 2354 toplanma alanı bulunuyor. Euronews’in haberine göre, 1 Mart 2018’de İstanbul valiliğinin açıklamasına göre ise kentte 2 bin 850 toplanma alanı var. Ancak İnşaat Mühendisleri Odası, bu rakamın kapsamında çok küçük çocuk bahçeleri ve apartmanların dış avlularının da katıldığını ileri sürerek itiraz ediyor.
200’den fazla artçı deprem oldu
İstanbul’daki depreme ilişkin bulguları Kandilli Rasathanesi Müdürü, Prof. Dr. Haluk Özener aktardı. Özener, Kandilli Rasathanesi’nin yedi gün 24 saat deprem takibi yaptığını belirtti. Özener, İstanbul’da son depremle birlikte 200’den fazla artçı depremin olduğunu söyledi. Haluk Özener, “4,4’lük artçı deprem ana fayın hemen üzerinde oldu” ifadelerini kullandı. Rasathane Müdürü Özener, “Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Deprem için herkes tarafından alınabilecek önlemler var. Depremin büyüklüğü ve zamanı konularının halk önünde tartışılmasını doğru bulmuyorum” şeklinde konuştu.
Kandilli: Hazırlıklı olun
Kandilli Rasathanesi uzmanları, Marmara’da meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki depremin şu an için öncü deprem olarak değerlendirilemeyeceğini, ancak vatandaşların teyakkuzda olması gerektiğini belirtti. Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdür Yardımcısı Aslı Doğru, “Meydana gelen deprem büyük Marmara depreminin tetikçisi olabilir mi?” sorusuna, “1999 depreminin ardından bütün bilim insanlarının ortak bir görüşü var; Marmara Denizi’nde Kuzey Anadolu fayının enerji biriktirdiği yönünde. Dolayısıyla biz Marmara Denizi’nde büyük bir deprem bekliyoruz. Ancak şu dakika itibariyle bu deprem büyük depremin öncüsü olabilir dememiz mümkün değil. Ancak tabii ki herkes teyakkuzda olsun” dedi.
İstanbullular sokakta sabahladı
İstanbul’da meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki deprem ve artçı sarsıntıların ardından Silivri’deki bazı vatandaşlar, geceyi parklarda ve sahilde geçirmeyi tercih etti. Marmara Denizi’nin Silivri açıklarında meydana gelen depremin ardından, evlerine girmek istemeyen bazı vatandaşlar geceyi parklarda, arabalarında ve sahilde geçiriyor. Geceyi dışarıda geçiren Irgat Devrim, yaptığı açıklamada, 1999 depremini de yaşadığını belirterek, “Öğleden beri beşik gibi sallanıyoruz. Birçok artçı sarsıntı oldu. Sosyal medyada da açıklamalar var, ama bunu kimse bilemez ki. Saatini, dakikasını kimse bilemez, ama yine de bizi tedirgin ediyor” dedi. Türk Kızılay ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait araçlar da Silivri Kaymakamlığı’nın arkasındaki parkta bulunan alanda, geceyi dışarıda geçiren vatandaşlara çorba, çay, konserve gıda ve su dağıttı. İstanbul – aa