Tanzim satış noktaları açıldı ve uzun kuyrukların oluşması gündeme damga vurdu. Diğer yandan yüzlerce kişi de iş kuyruğuna girebilmek için karanlıkta İŞKUR önünde toplandı.
Tanzim satış noktaları, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri tarafından Pazartesi itibarıyla hizmete açıldı. Hükümetin geçtiğimiz günlerde gıda fiyatlarının azaltılması için devreye gireceğini belirttiği tanzim satış noktaları, açıldığı ilk gün itibariyle hem büyük ilgi gördü hem de büyük bir tartışma konusu oldu. Yoğun ilginin olduğu satış noktalarında ise uzun kuyruklar oluştu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), ilk günde tanzim satış noktalarından vatandaşlara 297,7 ton sebzeyi ulaştırdığını duyurdu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, 34 ilçede 50 noktada vatandaşlara uygun fiyatta sebze satışı devam ediyor.
İBB: 297,7 ton sebze sattık
Aradaki aracı ve komisyoncuları devre dışı bırakarak ürünleri üreticiden temin edip vatandaşa ulaştıran belediye, pazartesi başlanan uygulamada satılan sebzelerin bilançosunu açıkladı. Buna göre ilk gün 297,7 ton sebze vatandaşlara satıldı, Tanzim satış noktalarında en çok domates satılırken, en az ise sivri biber vatandaşlara satıldı. İlk günde 118 ton domates, 70 ton patates, 73 ton soğan, 16 ton ıspanak, 15 ton salatalık, 2,7 patlıcan, 2 ton çarliston biber ve bir ton sivri biber olmak üzere 8 farklı kalem sebze uygun fiyattan vatandaşa ulaştırıldı. Tanzim satış noktalarında; domates 3, patlıcan 4,5, salatalık 4, çarliston biber 6, sivri biber 6, soğan 2, patates 2 ve ıspanak 4 liradan satılıyor.
Tanzim satışta planlama 2.5 aylık
Tarım Kredi Genel Müdürü Fahrettin Poyraz, tanzim satışlara ilişkin, “Fiyatlarda ciddî gevşeme oldu. Bazı marketler patates ve soğanı 2 liradan satmaya başladı” değerlendirmesinde bulundu. Poyraz, tanzim satışta 2.5 aylık planlamalarının olduğunu söyledi. Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği (Tarım Kredi) Genel Müdürü Poyraz, Anadolu Ajansı Ekonomi Masası’na konuk oldu. Poyraz, tanzim satışlara ilişkin, “Fiyatlarda ciddî gevşeme oldu. Bazı marketler patates ve soğanı 2 liradan satmaya başladı” dedi. Tanzim satışta 2.5 aylık planlama yapıldığını ifade eden Poyraz, “Açıkta üretilenler piyasaya girince fiyatlar ürün bolluğundan gevşeyecek” diye konuştu. Poyraz, “Gelecek dönemde tüketicinin mutfağında kullandığı hemen hemen her üründe kooperatif olarak piyasada bulunmak istiyoruz” ifadesini kullandı.
Asıl tanzim edilmesi gereken tarım politikaları
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yalçın Karatepe de euronews’de yayınlanan yazısında tanzim satışların işe yaramayacağını belirterek, “Tanzim düzen verme anlamına da geliyor. Asıl tanzim edilmesi gereken pazar tezgâhlarındaki meyve sebzeler değil ülkenin tarım politikası olmalıdır” diyor. Karatepe şunları yazısında şu ifadeleri kullanıyor; “31 Martta yapılacak yerel seçimleri de dikkate aldığımızda artan gıda fiyatlarının seçmen davranışına etki etmesinden endişe eden iktidar, temel gıda ürünlerindeki fiyat artışlarının sorumluluğundan kurtulmak için bir dizi tedbir almaya çalışıyor. İlk olarak fiyat artışlarının sorumluluğu pazarcı esnafına ve marketlere yüklendi. Bunların “fırsatçılık yaptıkları” ifade edildi. Örneğin İstanbul’da Pazar günü altmış bölgede kurulan semt pazarlarında binlerce pazarcı esnafının sunduğu ürün çeşidi ve miktarının bir minibüs büyüklüğünde bir araçtan satışa sunulmasının imkânsızlığı ortadadır. Ayrıca bu araçlardan yapılan satışlara kişi başı sınır konulması, örneğin en çok üç kilo patates gibi, İkinci Dünya Savaşı sırasında “karne” ile satış uygulamasını andırmaktadır ki bu piyasa ekonomisinin çalışmadığı anlamına gelir.”
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yalçın Karatepe
Çiftçilerin üretim maliyeti düşürülmeli
Türkiye’de gıda fiyatlarında yaşanan artışın nedenlerini doğru tespit etmek gerekir. Türkiye gibi tarımda kendi kendine yetme potansiyeli olan bir ülkede tarım ürünlerinin “denetimli” satışa sunulması, uygulanan tarım politikalarının yanlışlığını gösterir. Dünyanın hemen her ülkesinde çiftçileri destekleyen politikalara önem verilmektedir. Türkiye’nin de bir an önce çiftçilerin üretim maliyetini düşürecek, örneğin mazottan alının verginin kaldırılması, gübrenin desteklenmesi gibi, önlemlerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekir. Aksi takdirde tarım bölgelerinde yaşayanların üretime olan ilgisizlikleri artmaya devam edecektir. Çünkü tarımdan elde ettikleri gelir çiftçilerin geçinmesine yetmediği için pek çok ailenin tarım dışı istihdama yönelmesi sonucunu doğruyor. Bu nedenle tarımla uğraşanların hayatlarını idame ettirebilmelerine yetecek bir geliri tarımdan elde etmelerine imkân verecek politikalar devreye sokulmalıdır. Maalesef tarım politikası konusu sadece gıda ürünlerinin fiyatlarının yükseldiği dönemde gündeme geliyor. Diğer zamanlarda pek konuşulmuyor.
Maden işçileri de geceledi
Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) bin maden işçisi alımı için başvuru yapmaya başlayan vatandaşlar, Zonguldak İŞKUR önünde kuyruk oluşturdu. İşçi alımı için başvuruların 12 Şubat’ta yapılacağının duyurulmasının ardından önceki akşam saatlerinden itibaren Zonguldak Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü önünde bekleyen vatandaşlar, mesai saatinin başlamasıyla başvurularını yapıyor. Vatandaşların yoğunluk oluşturduğu bölgede polis ekipleri güvenlik tedbiri aldı.
Zonguldak Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Gönül Demirsu, başvuruları almaya başladıklarını belirterek, vatandaşların başvuru için geceden beri kuyruk oluşturduğunu söyledi. Kaydını yaptıran Mahsun Koçaklı bu iş için sabahladıklarını ifade ederek, “İnşallah iş sahibi oluruz, heyecanlıyız. Evliyim ve bir oğlum var. Askerden yeni geldim ve işim yok. Buna çok ihtiyacım var, girmem lâzım” ifadelerini kullandı.