Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), genel seçimler öncesi siyasi partilere ve tüm Antalya milletvekili adaylarına vermek üzere bir 'Seçim Bildirgesi' hazırladı.
Türkiye ve Antalya ekonomisi olarak iki ayrı başlıkta hazırlanan bildirgede sorunlar ve çözüm önerileri yer aldı. Ekonomik kalkınmanın ancak ileri demokrasi ile yakalanabileceği vurgulanan bildirgenin Antalya’ya dair kısmında kentin öncelikli sorunları 'imar-altyapı, ulaştırma-trafik, ticaret-turizm, tarım ve çevre' başlıklarında detaylı görüş ve önerilere yer verildi.
ATSO Başkanı Davut Çetin, seçim bildirgesinin, odaları tarafından 2012 yılında Antalya Valisi, belediye başkanları, il müdürleri, siyasi parti temsilcileri, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen iki büyük arama konferansı sonrasında hazırlanan '2023 Antalya Vizyonu' ile ATSO Meslek Komiteleri üyelerinden alınan önerilerden derlenen bilgilerle 2014 yılında hazırlanan 'Yerel Yönetimlerden Beklentiler' raporu ışığında oluşturulduğunu bildirdi.
BİLDİRGE, YOL HARİTASI NİTELİĞİNDE
Seçim bildirgesinin siyasiler, milletvekili adayları, yerel yöneticiler ve sivil toplum kuruluşları için yol haritası niteliğinde olduğunu belirten Davut Çetin, “Antalya nüfus bakımından Türkiye’nin 5’inci, ekonomik gelişmişlik ve birçok ekonomik gösterge bakımından 4’üncü ilidir. Turizm ve tarım sektöründeki konumu Antalya’ya özel bir sorumluluk yüklemektedir. Bu nedenle ATSO olarak 7 Haziran 2015 milletvekili seçimleri öncesinde milletvekili adaylarımıza ve tüm siyasi partilerimize Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve siyasal konularıyla ve kuşkusuz Antalya ekonomisiyle ilgili görüş ve önerilerimizi sunmayı önemli bir görev sayıyoruz. Bastırdığımız kitapçığı tüm siyasi partilerle, Antalya milletvekili adaylarıyla, sivil toplum örgütleri ve basın mensuplarıyla paylaşacağız. Ayrıca dileyenler bildirgeyi web sayfasından da inceleyebilirler.” diye konuştu.
Bildirinin Türkiye’ye ilişkin sorun ve önerilere yer verilen kısmında; ekonomiye dair yapısal reform ihtiyacı, demokrasi, örgütlenme ve sivil toplum kültürünün geliştirilmesi ihtiyacı, toplumda kadının yeri, uluslararası ilişkiler, dış ticaret, yeni bir sanayi politikası ihtiyacı, yeşil ekonomiye dayalı üretim, kentleşme, perakende ticaret, kültür ve turizm yönetimi, tarımda modernizasyon, gelir dağılımı, eğitim, kamu-özel sektör birlikteliği, Merkez Bankası, düzenleme ve denetleme kurulları yapıları, kayıtdışı ile mücadele ve verimlilik konu başlıkları detaylandırıldı. Bildirinin Antalya’ya dair kısmında ise imar-altyapı, ulaştırma-trafik, ticaret turizm, tarım ve çevre ana başlıklarında detaylı görüş ve öneriler yer aldı.
İLERİ DEMOKRASİ KALKINMANIN TEMELİDİR
Bildirgede öne çıkan hususlar şunlar oldu: “Türkiye’nin ekonomik ve sosyal sorunları ancak gerçek bir diyalog ve uzlaşma çabasına dayalı güçlü değişim veya reform hamleleriyle çözüme kavuşabilir. İleri demokrasi ekonomik kalkınmanın temelidir. Toplumun örgütlenme kültürü geliştirilmeli, sivil toplum örgütleri güçlendirilmelidir. Ahlaki ve kültürel yozlaşmayla mücadeleye önem verilmeli, etkin bir adalet ve güvenlik sistemi kurulmalıdır. Kadının toplumsal yaşamdaki yerinin gelişmesine önem verilmelidir. Küresel iletişim politikasına ve bölgesel ekonomik işbirliği anlaşmalarına önem verilmelidir. Dış ticaretin etkin biçimde yönetimi gereklidir. Türkiye yeni bir sanayi politikası belirlemelidir. Yeşil ekonomiye geçiş sanayi politikasının temeli olmalıdır. Çevre yönetimi Şehircilik Bakanlığı yerine Orman ve Su İşleri Bakanlığı bünyesinde yer almalıdır. Kentleşme reformu kalkınmanın kilit unsurlarından birisi haline gelmiştir. Perakende ticarette daha güçlü bir reform gereklidir. Kültür ve Turizm Bakanlığı yapısı gözden geçirilmelidir. Tarımda modernizasyon atılımı gerçekleştirilmelidir. Gelir dağılımında adaleti sağlayacak önlemlere öncelik verilmelidir. Eğitimde kalite ve fırsat eşitliği için eğitim reformu tam bir uzlaşmayla yeniden ele alınmalıdır. Ekonomik ve sosyal konsey yapısal reformların öncüsü, kamu-özel sektör ortaklığının ana paltformu olmalıdır. Merkez Bankası, düzenleme ve denetleme kurullarının bağımsızlığı korunmalıdır. Kayıtdışı ile mücadele iddialı bir reform konusu olmalıdır. Şirket verimliliğini destekleyecek önlemler alınmalıdır.”
HES YAPILMASIN
Bildirgede şu ifadeler yer aldı: "Kent kültürü; mimari kimlik, sosyal yaşam biçimi, trafik kültürü, ticaret kültürü, eğlence kültürüdür, kentsel yaşam kurallarına saygının sağlanmasıdır. Kültür-sanat odaklı gelişme, kent kültürü ve kent kimliğini biçimlendiren bir faktördür. Antalya'da müzeler, kültür merkezleri, opera-konser salonları, ressamlar sokağı, sanat köyü, sokak çalgıcıları, sanat festivalleri gibi etkinliklere önem ve öncelik verilmesidir. Yüksek katma değer üretimi, konut ve işyeri enflasyonundan, turistik yatak enflasyonundan, tarımda birkaç üründe aşırı arz oluşturmaktan vazgeçmek, turizmde katma değeri yüksek alternatif ürünlere geçmek, tarımda üretim planlamasından gübre ve ilaç kullanımına, teknoloji kullanımına, ambalaj ve lojistik konularında verimlilik artışı sağlamaktır. Doğa dostu gelişme, turizm ve tarım için denizi, sularımızı, yeşil alanlarımızı en üst düzeyde korumayı, turizm ve tarım bölgelerine taş ocağı, maden ocağı ve HES yapmamayı gerektirmektedir. Planlı kent, kentin 20-30 yıllık bir planının olması, ulaştırma yatırımlarının bu temelde yapılması, ticaret, konut, yeşil alanların yer ve ölçülerinin kesin kurallarla belli olması ve sürekli değişmemesidir. Planlı kent demek estetik demektir. Kurallı kentte, trafik, park disiplini, işyerlerinde etiket disiplini, temizlik, atık toplama disiplini sağlanmış olmalıdır. Eğlenen ve eğlendiren kent ise turizmin olmazsa olmazıdır. Bir turizm başkentinde eğlence yerleri, restoran ve kafeler, balık restoranları sokağı, müzik yerleri zengin çeşitlilikte ve en iyi kalitede olmalıdır."
KENTİN İHTİYAÇLARI VE ÇÖZÜMLER
Bildirgede Antalya’nın yatırım ihtiyaçları, sektörel ve kentsel konularda yapılması gerekenler şöyle sıralandı:
- Kentsel dönüşüm Antalya’nın bütün ilçelerinde var olan kent estetiği, trafik, plansızlık sorunlarını giderecek bir geniş vizyonla yapılmalıdır.
-Toplu İşyerleri kurulması belediyelerin temel hedefleri arasında yer almalıdır ve bu konuda imar yasası değişikliğiyle zorlayıcı hükümler getirilmelidir. Yeni sanayi siteleri kurulmalıdır.
-Antalya’nın bütün ilçelerinde ciddi bir estetik sorun yaşanmaktadır. Türkiye’nin birçok belediyesinde olduğu gibi, Antalya’da da bu konuda gerekli çalışmalar yapılamamaktadır. Bu nedenle belediye yasasında mutlaka estetik kurallar getiren ve bunların uygulanmasını zorunlu kılan düzenlemeler yapılmalıdır.
-EXPO 2016 için il ve ilçe kent merkezlerinin hazırlanmasına dönük eylem planı hazırlanmalı ve uygulanmalıdır.
-Ulaşım planında 30-40 yıllık hedefler yer almalıdır. Kısa vadede motorlu araç trafiğini rahatlatacak geçici düzenlemeler dışında, toplu taşıma sisteminin modernizasyonuna, uzun vadede raylı sistemin yaygınlaştırılmasına ve metro planlamasna önem verilmelidir.
-Antalya en kısa zamanda hızlı tren ağına bağlanmalı, Antalya-Alanya arasında da demiryolu ulaşımı sağlanmalıdır.
-Antalya’nın çevre yolu projeleri kamulaştırma ödeneği sağlanarak hızla yaşama geçirilmelidir. Çevre yollarının imar ile kent içi yol haline gelmesi önlenmelidir.
-Antalya Havalimanı ve Gazipaşa Havalimanı gelecek projeksiyonları göz önünde bulundurularak genişletilmelidir.
-Antalya’nın batı bölgelerinin ihtiyacını karşılayacak bir havaalanı yapılmalıdır. Finike bir kruvaziyer limana kavuşturulmalıdır.
-Antalya Limanı genişletilmeli ve demiryolu bağlantısı kurularak bir bölge limanı haline getirilmelidir.
-Antalya’nın kruvaziyer turizmden daha fazla pay alabilmesi için gerekli liman yatırımı yapılmalıdır.
-Nakliyeci, depocu ve toptancıların biraraya toplanması ve verimlilik sağlanması için lojistik köy kurulmalıdır.
-Antalya ticaret planı hazırlanmalıdır. Ticaret planında toplu işyerleri, AVM’ler, toptan satış yerleri, depoların yerleri belirlenmeli ve bu tür işyerlerinin kent merkezi dışına taşınması planlanmalıdır.
-Kent merkezine AVM, büyük mağaza, zincir market açılması için Ticaret Planı esas alınmalı veya Oda görüşüne başvurulmalıdır.
-Bütün kamu kurum ve kuruluşları ihalelerinde mal ve hizmet satın alımları mümkün olduğunca Odalara kayıtlı yerel firmalardan yapılmalıdır. İldeki kurumlar ilin markalarını destekleme, tanıtımını yapma sorumluluğunu duymalıdır.
- Turizmde tanıtım bütçesinin artırılmalıdır. Kırsal turizmin geliştirilmesine önem verilmelidir. Bütün ilçeler turistik kimlik kazanmalı ve bu konuda belediyeler öncü olmalıdır. Kentte cazibe noktalarının artırılmalı, kent merkezlerinde temalı cadde ve sokaklar oluşturulmalıdır. Manavgat Oymapınar Turizm Bölgesi Projesi hız kazanmalıdır.
-Konyaaltı Projesi’nin 100. Yıl hattını da içerecek biçimde genişletilmeli, stadyum önündeki yol yer altına alınarak büyük bir kent meydanı oluşturulmalıdır.
-Tarım arazilerinde, sera alanlarında üreticilerin kurmak istedikleri idari yapılar ve hayvancılık yatırımları için ruhsat sorunları giderilmelidir.
-Antalya canlı hayvan borsası ve modern mezbaha yatırımı tamamlanmalıdır.
-Kumluca, Finike ve diğer yoğun sera bölgelerinde organize tarım bölgeleri kurulmalıdır. Ayrıca Manavgat gibi ilçelerimizde İhtisas Organize Gıda ve Tarımsal Sanayi Bölgeleri oluşturulması gereklidir.
-Orman ve yayla alanlarının doğal ve turistik zenginlik olduğu dikate alınarak korunmasına özen gösterilmelidir. Maden, taş ocağı ve HES ruhsatlarının verilmesinde Antalya’ya özel katı kriterler uygulanmalıdır.