7 Haziran genel seçimlerin ardından tüm siyasi liderlerin ve yeni seçilen milletvekillerinin artık yönünü ekonomiye dönmesi gerektiğini belirten Sönmez, Türkiye’nin önünde koalisyon seçeneğinin durduğunu, vatandaşların tercihini bu yönde kullandığını dile getirdi.

Sönmez yaptığı açıklamada, siyasi ve kısır çekişmelerin geride kalmasını, siyasilerin bir an önce uzlaşarak hükümeti oluşturmalarını, ekonomide yaşanan daralmanın yerini büyümeye bırakmasını ümit ettiğini vurguladı. Sönmez, “Bölgemizde tüm stratejik avantajların doğru kullanımı, tarımın sanayiye entegrasyonunun sağlanması ile tıkanan Marmara Bölgesi yerine yatırım ve istihdamın Çukurova’ya yöneleceği gerçeğiyle hareket etmek durumundayız.” diye konuştu.

Yeni milletvekillerinin bölgeleriyle sürekli bir diyalog halinde olmalarının önemine işaret eden Sönmez, “Bölge milletvekillerimiz yatırımın artması için girişimlerde bulunmalarının yanı sıra yatırımcının önünü açacak çalışmalarda etkin olmaları gerekiyor. Adana ve Mersin’in gelişimi için, sorunların çözümü konusunda birbirleriyle görüşmekten kaçınmasınlar.” dedi.

Yeni seçilen milletvekillerinin Çukurova Bölgesi’nin daha çağdaş ve müreffeh bir seviyeye ulaşması için aynı masa etrafında toplanmayı ihmal etmemelerini dileyen Sönmez, “Parti ayrımı gözetmeksizin tüm bölge milletvekillerinin ortak bir dilde konuşacakları önemli sorunlar olduğunu düşünüyorum. Bölgemizin sorunlarının çözümü için milletvekillerimiz aynı dilde konuşabilmeli.” ifadeleri kullandı.

BİRLİKTE HAREKET ETMEK ZORUNDAYIZ

Adana ve Mersin'in tam anlamıyla kalkınması için birlikte hareket edilmesinin zorunluluğunun artık açıkça görüldüğünü dile getiren Sönmez, şunları söyledi: “Çukurova Bölgesi'nin yatırım açısından tıkanan Marmara Bölgesi'nin tek alternatifi olduğunu her fırsatta dile getiriyoruz. Ekonomik, siyasi, sportif, kültürel ve sanatsal yönden aynı kaderi paylaşan Adana ve Mersin’in yeni dönemde yeni başlangıçlara ve önemli atılımlara sahne olması gerekiyor. Adana ve Mersin’in birlikte kalkınması bölgesel işbirliğinin hayata geçirilmesiyle mümkün olacaktır. Milletvekillerinin ve belediye başkanlarının bölgesel sorunların çözümüne yönelik girişimlerde bulunacağına inanmak istiyoruz. Siyasi ve kısır çekişmelerin geride kalmasını, ekonomide yaşanan daralmanın yerini büyümeye bırakmasını ümit ediyoruz. Bölgemizde tüm stratejik avantajların doğru kullanımı, tarımın sanayiye entegrasyonunun sağlanması ile tıkanan Marmara Bölgesi yerine yatırım ve istihdamın Çukurova’ya yöneleceği gerçeğiyle hareket etmek durumundayız. Çukurova Bölgesi, yatırımda tüm dünyanın parmakla gösterdiği bir coğrafyada yer almasına karşın gelişmişlik ve kalkınmada istediği noktada değildir. Sanayi hamlesinin ilk olarak başladığı kent Adana olmasına rağmen, bu hamle yeterince özümsenememiş ve ileri noktalara taşınamamıştır. Bölgemiz, tarım, sanayi, otomotiv, tekstil, hazır giyim, gıda, mobilya ve enerji sektöründe gerekli potansiyele, insan gücüne ve altyapıya sahiptir. İşsizliği artan, yatırım alanları daralan bölge insanımız, bu alanlarda atılacak adımlarla geleceğe daha güvenli bakabilecektir.”