Çukurova'daki narenciyenin yaklaşık yüzde 50'sini yurt dışına pazarlayan 35 yaşındaki Aslan Elgin'in sahibi olduğu firmanın binlerce işçi ile onlarca tüccara da 200 milyon liranın üzerinde borç bıraktığı ileri sürülüyor. 

Şirketin, Rusya'daki krizin zorda kaldığı belirtiliyor. İhracatın yanı sıra lojistik, soğuk hava depoları, plastik ambalaj, geri dönüşüm, yapı-inşaat, turizm ve tarım sektörlerinde de hizmet üreten firma, 2011 yılında Türkiye'nin en hızlı büyüyen firmaları arasından yer almış ve firma sahibi Aslan Elgin dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün elinden başarı plaketi almıştı. 

Adana, Mersin ile Hatay'ın Erzin bölgesindeki portakal, mandalina ve limon gibi narenciye ürünlerini yurt dışına ihraç eden Mersin'in Tarsus ilçesi Yenice Mahallesi'ndeki firmadan, tüccarlar ile işçilere aracılık edenler alacaklarını tahsil edemedikleri için büyük bir mali krize girdi. Bir süre önce işçilerin "Rus mafyası kaçırdı" diyerek eylem yaptıkları Yenice Mahallesi’ndeki tesislere de bankalar, ödemeler yapılmayınca haciz işlemi başlattı. 

Güneydoğu'dan bölgeye göç eden binlerce kişiye istihdam sağlayan firma, tonlarca narenciyeyi yurt dışına ihraç ederek, hem ülkeye gelir hem de insanlara ekmek kapısı olmuştu. Firmanın Rusya'da yaşanan ekonomik krizin ardından zorda kaldığı belirtiliyor. Firmanın Yenice Mahallesi’ndeki paketleme tesisleri bugünlerde işçiler yerine yediemin görevlilerini ağırlıyor. Elginsan'a ürün veren firmalar ile tüccarlar, firmanın çalışmalarına son vermesiyle büyük zorluk yaşamaya başladı. 

'SIRTINI SIVAZLADINIZ, İŞÇİLERİN PARASINI DA ALIN'

Elginsan'la çalışan tüccarlardan Cemal Altundağ, Adana'nın tarım üzerine kurulmuş bir şehir olduğunu belirterek, "İşçiler günde 70 posta çalışıyor. Her postada 35 kişi günde 2 bin 500 kişi çalışıyor. İşçileri çalıştırdı çalıştırdı, kimseye bir lira para vermeden gitti. Şu anda insanlar sokakta yatıyor. Evine ekmek götüremiyor. Kimse para alamadı." dedi. 

Altundağ, bahçelerde bu firma için çalıştırılan işçilerin alacakları olduğunu hatırlatarak, devlet yetkililerinin Aslan Elgin'e ödül verdiğini anlattı. Altundağ, firma sabihi Elgin'den alacaklarını tahsil edemedikleri için mağdur olduklarını anlatarak, hükümetin Adana'daki işçilerin feryadını dinlemesini istedi. Altundağ, "Şu işçilerin mağduriyetini giderin. Bu adamın devletten alacağı var, içeride. Allah için yardımcı olun, bu işçilerin parasını ödeyin. Bu adamı siz çıkardınız, siz piyasaya sürdünüz, bu adamı iş adamı yaptınız, sırtını sıvazladınız. Madalya verdiniz, okşadınız. Şimdi de bu işçilerin parasını alın bundan. Sahtekarları, dolandırıcıları desteklemeyin. Çıkarın piyasaya atın içeri." diye konuştu. 

'GELECEK YIL NARENCİYE ÜRETİCİSİNİN HALİ NE OLACAK'

Çek yasasından dolayı alacakları olmasına rağmen bir şey yapamadıklarını vurgulayan Altundağ, Erzin'den Adana'ya oradan Mersin'e yaklaşık 15 bin işçinin kan ağladığını anlatarak alın terinin verilmediğini anlattı. Altundağ şunları kaydetti: "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine sesleniyorum. Hani siz fakir babasıydınız. Şu anda 15 bin insan sokaklarda yatıyor. Ekmek parası bulamıyor. Bu insanların hali ne olacak? Nerede bu hükümet. Türkiye'nin başbakanı, cumhurbaşkanı nerede? Bu adamın parası var. Yardımcı olun da şu işçinin parasını ödeyin ya, 7 trilyon lira işçi para alamamış şu anda Adana'da mağdur ya. Bu insanlar evine ekmek götürmüyor. Allah Allah diyor. Gece saat 04.00'te bu insanlar bahçeye giderken akşam 5'e kadar çalışırken bu insanların hakkı nasıl yenir? Bu adamı ödellendirdiniz. Yazık, bu adam kendiyle birlikte 10 fabrikayı da bitirdi. Gelecek sene bu Adana'nın narenciyesi ne olacak? Soruyorum, Türkiye Cumhuriyeti'ne soruyorum. 10 tane firmayı batırdı bu ya. Bu adamı sürdünüz, piyasaya da ödüllendirdiniz. Bulun bu adamı getirin. Şu an adam zevk sefa sürerken insanlar sokakta aç susuz geziyor. Hiç Allah korkusu bu insanlarda yok mu?" 

'DEVLET DFİF İLE KDV'Yİ İŞÇİLERE ÖDESİN'

Elginsan'a narenciye veren 5 Yıldız Narenciye'nin sahibi Mehmet Kaya, Çukurova'nın yüzde 50 narenciyesini ihraç eden firmanın devletten ihracat yapanlara yönelik Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) ile Katma Değer Vergisi'nden (KDV) 40-50 milyon civarında alacağını olduğunu bildiğini kaydetti. Kaya, "İyi niyetli bir firma olsaydı, çıkar gelirdi, devletten alacağı primleri, en azından yüzde 10-15 verirdi. İnsanlar buna yine tolerans tanırdı. Önünü açar, çalıştırırdı. Firma sahipleri bunları bilerek planla projeyle yapıp insanları bu duruma düşürdü. Ailece işbirliği yaparak Çukurova'nın hayatı ile oynadılar." dedi. 

Firmanın kendisine 32-33 milyon civarında borç taktığını anlatan Kaya, icralık olduklarını ancak bir sonuç alacağına inanmadığını söyledi. Kaya, şöyle devam etti: "Ben çiftçiye borçluyum. Tarlamı sattım, malımı sattım, evimi sattım, arabalarımı sattım. Ben çiftçinin borcunu ödemek zorundayım. Çiftçi de anlayışla beni karşılıyor ama benim bir kişiden alacağım var. Bin kişinin benden alacağı var. Söylenenlere göre 300 milyon dolara yakın para götürdü. Ufak bir para değil. Hatay'dan tut, Alanya, Antalya'ya kadar sokaktaki manava bile zararı oldu."

'İHRACATI 2015'TE 100 MİLYON DOLARA ÇIKARACAĞIZ DEMİŞTİ'

Elgin Şirketler Grubu Başkanı Aslan Elgin, daha önce verdiği değişik röportajlarda, henüz çok genç bir firma olmalarına rağmen kısa sürede önemli bir çıkış yaptıklarını ve 4 yılda ihracatlarını 35 milyon dolara çıkardıklarını belirtti. Rusya pazarında iddialı olan firmanın genç yöneticisi, 2014 için ihracat rakamını 60 milyon dolara, 2015’ten sonra da 100 milyon dolar bandına oturtmayı hedeflediklerini kaydetmişti. 

Bu arada, şirket yetkililerine, yaşadıkları sıkıntıların sebepleriyle ilgili bilgi almak için ulaşılamadı.