AKP döneminde yedi bakan eskiten eğitim sisteminde, 15’inci kez değişikliğe gidildi. Eğitimciler yeni lise sistemindeki belirsizliklere dikkat çekiyor.
Eğitim sistemi yine sil baştan
Ne kadar demokrasi, o kadar eğitim
Liselerde yeni modelin anahtar kavramları
Ülke genelinde 5 milyon lise öğrencisinin eğitim hayatını kökten değiştirecek yeni lise sisteminin detayları, 18 Mayıs Cumartesi günü Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından İstanbul’da açıklandı. Yeni sistemde öğrencilerin ortak derslerin yanı sıra 10, 11 ve 12’inci sınıflarda Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilimleri, Sosyal ve Beşeri Bilimler gruplarından bir dersi seçecek olması, “Matematik ve Fen seçmeli mi olacak?” sorusunu gündeme getirdi. Söz konusu iddialara sosyal medya hesabı üzerinden cevap veren Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Ortaöğretimde matematiğin seçmeli olduğu konusunda doğru olmayan içerikler dolaşıyor. Hiçbir öğrencinin matematik dersi almadan bir üst sınıfa geçmesi mümkün değildir. Bu kadar net. Buna rağmen aksini iddia eden varsa, nedenlerini konuşmaya gerek yok” açıklamasını yaptı. Ancak eğitimciler, bakanlığın oluşan tepkiler dolayısıyla açıklama yapmak zorunda kaldığına işaret ederek, yeni sistemdeki belirsizliklere dikkat çekiyor.
Eğitime yapılan bir makyaj
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu‘na (KESK) bağlı Eğitim-Sen’in Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, özellikle farklı lise türlerinde nasıl eğitim verileceği gibi konuların açıklığa kavuşması gerektiğini söyledi. Aydoğan, yeni sisteme ilişkin yapılan açıklamaların aslında bir kaos oluşturduğunu ifade etti. Lise seviyesinde bu büyüklükte bir değişiklik yapılıyorsa, mutlaka yükseköğretimde de değişikliğe gidilmesi gerektiğine işaret eden Aydoğan, “Üniversite sınav sisteminin de değişmesi şart. Bu konuda hem Millî Eğitim Bakanlığı hem de Yükseköğretim Kurulu’ndan doyurucu bir açıklama yapılması gerekiyor” değerlendirmesinde bulunuyor. Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’na bağlı Eğitim İş Başkanı Orhan Yıldırım ise, “Yeni lise sistemi, eğitimdeki ana sorunlara çözüm getiren bir sistem değil. Eğitime yapılan bir makyaj” dedi.
Öğretmenlik liyakatten uzak
Yıldırım, öğretmenlik mesleğinin de giderek liyakatten uzaklaştırıldığını öne sürüyor. Yıldırım, “Hükümet kendine yakın gördüğü insanları öğretmen ve okul idarecisi yapıyor ve böyle atama yapıyor” yorumunda bulundu. Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un eğitim alanında köklü bir dönüşümü gerçekleştirme iradesi olmadığını savunan Yıldırım, “Sayın Bakan istese de ileriye dönük, gerçekten istediği değişiklikleri sağlayamaz. Çünkü eğitim politikalarına bakanlık değil, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu karar veriyor” diye konuştu. DW Türkçe’nin haberine göre, Eğitim Reformu Girişimi Eğitim Gözlemevi Koordinatörü Burcu Meltem Arık da, Türkiye’de eğitim sisteminin başarılı olabilmesi için öncelikle öğretmenlerin eğitilmesinin önemine işaret etti.