Yargıtay Başkanı Cirit, "Adalet, hukukun üstünlüğü ve insan hakları insanlık tarihinin kültür ocağından çıkan kavram ve değerlerdir. Hiçbir devletin, coğrafyanın ya da ideolojinin tekelinde değildir." dedi.
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit ile Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın (TİKA) iş birliğinde Yargıtay Başsavcılığı ile Filistin Başsavcılığı tarafından Filistin'de düzenlenen “Soruşturmanın Gereklilikleri ve İnsan Hakları Bağlamında Dijital Deliller" konulu konferansa katıldı.
Ebu Amr, Filistin ulusal projesinin karşılaştığı zorluklara işaret ederek, "Filistin ulusal projesinin karşı karşıya kaldığı büyük zorluklara rağmen vatandaşın adalete ve hukuka olan güvenini artırmaya çalışıyoruz." dedi.
Yargıtay Başkanı Cirit: İnsan hakları kimsenin tekelinde değil
Adalet, hukukun üstünlüğü ve insan hakları kavramlarının tarihsel gelişimine değinen Cirit, "Adalet, hukukun üstünlüğü ve insan hakları insanlık tarihinin kültür ocağından çıkan kavram ve değerlerdir. Hiçbir devletin, coğrafyanın ya da ideolojinin tekelinde değildir." dedi.
Cirit, "bilgi toplumuna" geçiş sürecinde adalet kurumlarının da teknolojik, ekonomik ve sosyal gelişmelerin gerisinde kalmaması gerektiğine vurgu yaparak, şunları söyledi:
"Aksi halde adalet ve insan hakları çok ciddi risklere maruz kalabilir. Günümüzde bilginin pek çok şey ikame edebilmesi nedeniyle, yargı mensuplarının yeni teknolojilerin gelişme hızına uyum becerisinin geliştirilmesi zorunlu hale gelmiştir."
Cirit, “Bugün bizlere düşen görev, zamanla ve mekanla sınırlı olmayan insanlığın bu ortak değerlerini yaşatmak, yüceltmek, içeriğini zenginleştirmek, insan odaklı bir yaklaşımla, bu değerlerin uygulanmasını güvence altına almaktır.” diye konuştu.
Cumhuriyet Başsavcısı Akarca
Cumhuriyet Başsavcısı Akarca da "Türkiye’nin köklü ve tarihsel bağlarının bulunduğu bu kutsal topraklarda, Filistin Devleti’nde bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum.” dedi.
Akarca, siber suçların insan haklarını ihlal ettiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
"Siber suçlar genelde insan haklarını ihlal etmekte, özelde ise kişinin özel hayatının gizliliğine müdahale etmektedir. Bu suçların önlenmesi, etkin soruşturulması, kovuşturulması hem devletin hem de ceza adaleti sisteminin bir görevidir. Ancak suç delillerinin temel hak ve özgürlüklere zarar vermeksizin elde edilmesi ve kullanılması demokratik toplumun, hukukun üstünlüğünün ve adil yargılanmanın bir gereğidir."
Dijital teknolojilerle işlenen suçların giderek arttığına dikkati çeken Akarca, “Günümüzde bir yandan dijital teknolojinin hayatımızın her alanına girmesi, diğer yandan işlenen suçlarda dijital teknolojilerin kullanım oranının artması ile ceza yargılamasında klasik delillerin yanında dijital delillerin de uygulama alanı genişlemiştir." dedi.
AA