Panama belgelerinin sızdırılmasının hemen sonrasında çok sayıda ülkede iddia edilen yolsuzluklara ilişkin inceleme başlatıldı.
Merkezi Panama'da bulunan hukuk firması Mossack Fonseca'ya ait 11,5 milyon sayfalık doküman 3 Nisan'da "Panama belgeleri" adı altında medyaya servis edildi. Gazetelerin belgelerin bir kısmını yayınlamasının ardından aralarında Avustralya, Fransa, Hollanda, İspanya, Avusturya ve Almanya'nın da bulunduğu birçok ülkede olaylara ilişkin soruşturma açıldı.
Off-shore hesaplar üzerinden vergi kaçırdığı iddia edilen isimler hakkında yakın zamanda çeşitli ülkelerde de inceleme başlatılabileceği belirtiliyor.
Sızdırılan belgelerde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in en yakın arkadaşları, Suriye lideri Beşşar Esed'in kuzenleri, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in kayınbiraderi ve futboldan 6 yıl men edilen UEFA Başkanı Michel Platini'nin de adı geçiyor.
Avustralya inceleme başlattı
Gelişmelerin ardından Avustralya Vergi Müdürlüğü, belgelerde ismi geçen 800 Avustralyalı vergi mükellefini incelemeye aldı. İlk incelemelerde 120 Avustralyalının Hong Kong’daki aracı bir firmayı kullandığını belirleyen Avustralya Federal Polisi'nin, Avustralya Suç Komisyonu ve Avustralya İşlem Raporları Analiz Merkeziyle işbirliği içinde çalıştığı açıklandı.
Belgeler, İzlanda Başbakanı Sigmundur David Gunnlaugsson ve eşinin 2007 yılında "Wintris" isimli bir off-shore şirketini satın aldığı ve milyonlarca dolar yatırımı bu şirket aracılığıyla sakladıklarını ortaya çıkardı. İddiaları reddeden İzlanda Başbakanı Gunnlaugsson, İsveç SVT televizyon kanalının konuya ilişkin sorularından rahatsız olarak röportajı terk etti. İddiaların ardından, İzlanda Parlamentosunda erken seçim çağrıları yapıldı ve eski Başbakan Johanna Sigurdardottir, Gunnlaugsson'un kamuoyunun güvenini yeniden kazanmasının zor olduğunu ve istifa etmesi gerektiği söyledi.
Avusturya'dan yaptırım çağrısı
Avusturya Başbakanı Werner Faymann, Panama belgelerinin, para ve sermayenin nasıl saklandığını gösterdiğini belirterek "Bunun iç yüzü titizlikle aydınlatılmalı." ifadesini kullandı. Vergi kaçırma ve kara para aklamanın önüne geçmek için yasal düzenlemeler yapacaklarını söyleyen Faymann, kara para aklamada işbirliği yapmayan üçüncü ülkelere karşı daha sert eylemlerde bulanacaklarını vurguladı.
Panama belgelerinde Avusturya'nın Raiffeisen ve Hypo Vorarlberg bankaları da yer alıyor. Söz konusu bankalar, zengin kişilerin paralarını yabancı hesaplarda göstererek vergi kaçakçılığına yardımcı olmakla suçlanıyor. Devlet televizyonu ORF, Raiffeisen Bankasının Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko'nun vergi kaçırmasına yardımcı olduğunu ve inceleme altında olduğunu bildirdi.
Hollanda uluslararası işbirliği başlattı
Hollanda'dan iki şirketin de belgelerde yer aldığı ileri sürülmesi üzerine, sızan belgelerin inceleneceği bildirildi. Maliye Bakanlığından yapılan açıklamada, söz konusu belgelerde yer aldığı belirtilen Hollanda’yla ilgili bilgilerin vergi dairesi tarafından inceleneceği belirtildi. Vergi kaçırma ve dolandırıcılıkla mücadelede kararlı olduklarına işaret edilen açıklamada, Hollanda makamlarının bu kapsamda uluslararası alanda işbirliği yaptığı ve vergi daireleri arasında bilgi paylaşımı olduğu kaydedildi.
Fransız yargısı da Panama belgeleriyle ilgili ön soruşturma açma kararı aldı. Mali suçlara bakan savcılık açıklamasında, Panama belgelerinde, vergi kaçakçılığı yapanlar arasında Fransız vatandaşlarının da yer alması üzerine, yargının bu konuda bir ön soruşturma açılmasına karar verdiği bildirildi.
Almanya Maliye Bakanlığı Sözcüsü Martin Jaeger, Panama belgelerine ilişkin, şeffaflığın artırılması için vergi cennetleriyle ilgili daha fazla baskı umduklarını söyledi. Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert de vergi cennetleri olarak adlandırılan ülkelere baskının artması gerektiğini belirtti.
İddialara rağmen Suriye konusunda adım atılmadı
Suriyeli ve Rus iş adamlarının yasa dışı faaliyetlerine ilişkin ağır iddialara rağmen, bu ülkelerde henüz yasal süreç başlatılmadı. Panama belgelerine göre, Suriye lideri Beşşar Esed'in anne tarafından kuzenleri Rami ve Hafız Mahluf, son iki yılda gözden düşmelerine rağmen akrabalık ilişkilerini kullanarak büyük bir servet elde etti.
Belgelere göre, Mossack Fonseca firması yetkilileriyle Mahluf arasında 2011'in Şubat ayından itibaren rüşvet ve yolsuzluk iddialarıyla ABD Hazine Bakanlığı tarafından uygulanan yaptırımlar hakkında e-posta yazışmaları oldu. Belgelerde, istihbarat ve güvenlik ekipmanlarından sorumlu General Hafız Mahluf'un ise rakiplerini sindirmek için kardeşine yardım ettiği ileri sürüldü.
Kremlin, gazetecilerin eski CIA çalışanları olduğunu savundu
Kremlin Basın Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in arkadaşları Sergey Roldugin ile Arkadi ve Boris Rotenberg kardeşlerin adının geçtiği belgeler üzerinde çalışan gazetecilerin CIA ve diğer istihbarat örgütlerinin eski çalışanları olduğunu savundu, Peskov, "Ancak bu çalışma fazla verimli değil ve niteliksiz olduğu için kötü bir etkisi olamaz" dedi.
Çin'de, Devlet Başkanı Şi Cinping'in kayınbiraderi Dıng Ciagui'nin Britanya Virjin Adaları'nda iki off-shore şirkete sahip olduğunu ortaya çıkaran belgelerle ilgili sosyal medya paylaşımları ve çok sayıda içerik sansürlendi.
Belgelerde, off-shore hesaplarda para bulunduran liderler arasında Arjantin Devlet Başkanı Mauricio Macri'nin de olduğu belirtildi. Mossack Fonseca'nın, iş adamı olduğu ve Buenos Aires Belediye Başkanlığı görevini yürüttüğü dönemde Macri’ye hukuki danışmanlık hizmeti verdiği iddia edildi. Hükümetten yapılan açıklamada ise Macri'nin ailesine ait söz konusu şirketin hisselerinde payı olmadığı vurgulandı. Açıklamada şirketin kurumsal yatırım amaçlı kurulduğu ve Macri'nin de bu şirkette müdür olarak görev yaptığı kaydedildi.
Belgelerde Bulgaristan'dan en az 150 tüzel ve gerçek kişinin bulunduğu bildirildi. Panama'daki off-shore şirketlerinden fayda sağlayan kişiler arasında şimdilik Bulgar politikacının bulunmadığı belirtildi. Ülkenin Sofya, Filibe, Bansko, Plevne, eski Zağara, Rusçuk, Gabrovo ve daha birçok şehrinde faaliyet gösteren en az 150 tüzel ve gerçek kişinin listede yer aldığı, off-shore şirketlerinin Bulgar sahiplerinin çoğunun müdür, milletvekili, avukat gibi pozisyonlarda çalıştığının tespit edildiği vurgulandı.
Pakistan Başbakanı Navaz Şerif'in dört çocuğundan üçünün off-shore şirketleri aracılığıyla Londra'da gayrimenkuller satın aldıkları ortaya çıktı. Enformasyon Bakanı Raşid, Panama belgelerinde Şerif ailesi hakkında yer alan iddiaları reddetti. Raşid, Navaz Şerif'in iki çocuğunun geçmişte yurt dışında ikamet ettiğini, yasa dışı işe karışmadıklarını ve tüm varlıklarını yasal yollardan kazandıklarını savundu.
İspanya'da Ulusal Mahkeme Savcılığı, Panama belgelerinin doğruluğu ve yasallığı ile ilgili soruşturma başlatırken, söz konusu belgelerin bin 200 kadar İspanyol şirketini zan altında bırakabileceği iddia edildi.
Futbol da iddialardan nasibini aldı
Futboldan 6 yıl men edilen UEFA Başkanı Michel Platini'nin 2007'de Mossack Fonseca’ya başvurarak "Balney Enterprises" adlı bir şirket kurulduğu bilgisi de belgelerde yer aldı. Platini'nin UEFA başkanlığına seçildiği tarihten 11 ay sonra kurdurduğu "off-shore" şirketi, halen Panama'da kayıtlı bir şirket olarak faaliyetini sürdürüyor. Şirketin İsviçre'de de banka hesabı bulunuyor.
Panama belgelerinde, İspanya'nın Real Sociedad Kulübüne yönelik iddiaların da yer aldığı öne sürüldü. Kulübün, 2000-2008 yılları arasında 7 yabancı futbolcusunun ödemelerini off-shore şirketleri aracılığıyla yaptığı iddia edildi. Ödemelerini bu yolla aldığı ileri sürülen futbolcuların başında Darko Kovacevic gelirken, geçmişte Real Sociedad'da forma giyen Nihat Kahveci, Tayfun Korkut, Sander Westerbeld, Gabi Schurrer, Matias Asper ve Valery Karpin'in isimleri de haberlerde yer aldı.
"Panama belgeleri" olarak basına sızdırılan belgelerde çok sayıda kişi ve şirketin uluslararası vergi kaçakçılığı, kara para aklama, uluslararası yaptırımları delmek gibi amaçlarla off-shore şirketler ve hesaplar üzerinden finansal işlem yaptığı öne sürülüyor.
Genellikle vergi ödememek ya da düşük vergi ödemek için yurtdışında kurulan ve "vergi cenneti" olarak adlandırılan bazı ülkelerdeki "off-shore şirketlere” dünyadaki mevcut finansal varlıklar, vergi sistemlerinin dışına kaçırılarak yönlendiriliyor.
Sızdırılan belgelerde aralarında devlet başkanlarının da olduğu 100'den fazla politikacının yanı sıra birçok küresel şirket ve ünlü simanın da adı geçiyor.
AA