"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mekke, Arafat öncesi en yoğun günlerini yaşıyor

07 Ağustos 2019, Çarşamba 14:21
Türkiye'den bu yıl 5 Temmuz'da ilk hacı adaylarının yola çıkmasıyla başlayan kutsal yolculukta hacı kafilelerinin tümü Mekke'ye ulaştı.

İslâm’ın kudsî ve semavî kongresi: Hac

Diyanet İşleri Başkanlığı ve şirketlerin organizasyonuyla Kutsal Topraklara Türkiye'den 80 bin civarında hacı adayı geldi. Önce Medine'ye giden kafileler de Kurban Bayramı'na sayılı günler kala Mekke’ye intikal etti.

Kabe şehri Mekke, Arafat öncesi en yoğun günlerini yaşıyor. Otobüs servis hizmetinin dün sona erdiği şehirde Hacı adaylarının büyük çoğunluğu 40 dereceyi aşan sıcaklığa rağmen Kabe-i Muazzama'ya yürüyerek ulaşıyor.

Otellerinden öğle kumanyalarını da alarak çıkan hacı adayları, küçük gruplar halinde yer yer 1-1,5 saatlik yürüyüşle Kabe çevresine varıyor. Bazı hacı adayları ise bulabildikleri taksilerle Kabe'ye ulaşmaya çalışıyor.

Vakit namazlarını Kabe'de kılan Hacı adayları, ibadetlerini tavaf yaparak sürdürüyor.

Yoğunluk nedeniyle hemen Kabe'nin yanında tavaf yapamayan Hacı adayları, genişletilen katlarda tavaflarını gerçekleştiriyor. Özellikle tekerlekli sandalyede tavaf yapanlar da kalabalığın kısmen daha az olduğu bu alanları tercih ediyor.

Zemzem içerek soluklanıyorlar

Sıcak havada tavafını tamamlayarak tavaf namazını kılan hacı adayları, Mescid-i Haram içerisinde pek çok yerde bulunan çeşmelerden zemzem içerek soluklanıyor.

Ardından hacı adayları ya yeniden tavafa başlıyor ya da Kur'an-ı Kerim okuyarak dua ediyor. Bazı hacı adayları ise Kabe-i Muazzama'yı izleyerek dinleniyor.

Kabe çevresine konulan dev vantilatörler de belirli aralıklarla çalıştırılarak sıcaktan bunalan Müslümanların serinlemesine yardımcı oluyor.

Temizliğe özel önem

Hac dönemi günde yüz binlerce hacı adayının akın ettiği Kabe'de temizliğe de özel önem veriliyor.

Tavafın namaz vakitleri hariç durmadığı Kabe-i Muazzama çevresinde temizlik görevlileri şeritlerle küçük alanlar oluşturup ellerindeki fırçalarla temizlik yapıyor.

Diğer alanlarda ise kalabalık temizlik grubuyla daha büyük şeritli alanlar oluşturularak temizlik işlemleri gerçekleştiriliyor.

Arafat'a intikaller

Hacı adaylarının vakfe için Arafat'a intikallerinin ise arife gününden bir gün önce akşam saatlerinde tamamlanması planlanıyor.

Türk hacı kafilelerinin intikali, 9 Ağustos Cuma günü 16.00'da servis otobüsleriyle yapılacak.

***

Konuyla ilgili içerikler:

Hac İbadeti Müslümanların Kongresidir

“Hacda şeytan taşlamanın hükmü nedir? Terk edildiğinde hac sahih olur mu?”

Hacda şeytan taşlamak, haccın aslî vâciplerindendir. Mâzeretsiz olarak terk edilmesi tahrîmen mekruhtur. Tamamen terk edilmesi, bir koyun veya keçi kurban etmek gibi bir cezâyı gerektiren bir cinâyettir. Eğer bir günde atılması gereken taşların yarıdan fazlası atılmış ve azı atılmamışsa, atılmayan her bir taş için sadaka vermek gerekir.

Ancak hastalık, ihtiyarlık, aşırı zayıflık, bayılma, kadınların hayız hâli… vs. gibi mâzeretlere binâen şeytan taşlama terk edilmişse veya yapılamamışsa, hiçbir cezâyı gerektirmez, haccın sıhhatine zarar vermez.

Bununla berâber, şeytan taşlamak haccın farzlarından olmadığından, mazeretsiz olarak terk edilmesi haccın sahih olmasını engellemez. Yani haccın farzları îfâ edilmişse, hac sahihtir.

Haccın farzları ve vacipleri

“Haccın farzları ve vacipleri nelerdir? İhram nedir? İhram ile niyet arasında bir fark var mıdır? İhram yasakları nelerdir?”

HACCIN farzı üçtür:

1-İhram,

2-Arafat’ta vakfe yapmak,

3-Kâbe’yi tavaf etmek.

Haccın vacipleri ise şunlardır:

1-Müzdelife’de vakfe yapmak.

2-Şeytan taşlamak.

3-Saçı tamamen kestirmek ya da kısaltmak.

4-Safa ile Merve arasında sa’y etmek.

5-Veda tavafı yapmak.

İhram, sözlükte, kendini mahrum etmek, haram kılmak, hürmet edilen zamana ve mekâna girmek, saygı duymak manalarına gelir. Terim olarak ise ihram, hac veya umre yapmaya niyet eden kişinin, normal zamanlarda mübah olan fiil ve davranışları hac ve umre süresince kendi nefsine haram kılmak demektir. Hacda ihram, namazda başlama tekbiri mesabesindedir. Bilindiği gibi, namazda başlama tekbiri farzdır.

Niyet ve telbiye, ihramın rükünleridir. Bir kimse niyet etmeden ve telbiye getirmeden yalnız beyaz giysi giymekle ihrama girmiş olmaz.

Niyet, ihram giyilirken hac veya umre yapmaya karar vermekten ibarettir. Niyeti dil ile teyid etmek müstehaptır.

Telbiye ise, namazdaki başlama tekbirine denk olarak söylenilen şu sözlerdir: “Lebbeyk Allahümme Lebbeyk. Lebbeyke lâ şerike leke Lebbeyk. İnne’l-hamde ve’n-ni’mete leke ve’l-mülke. Lâ şerike lek.” (Manası: Allah’ım! Davetine sözümle ve özümle koşup geldim! Emrin başımın tacı! Emret Allah’ım! Senin emrine başımı ve gönlümü koydum! Davetine tekrar tekrar icabet ettim! Senin benzerin, şerikin ve ortağın yoktur! Allah’ım, bütün varlığımla sana yöneldim! Muhakkak ki hamd de, nimet de, mülk de yalnız Sana mahsustur! Senin ortağın ve şerikin yoktur!)

Mîkat sınırında hac veya umreye niyet esnasında erkekler yün, keten veya pamuktan beyaz renkli giysi (ihramlık) giyerler. Bu giysi, birisi belden aşağıya sarılan izar, diğeri omuzlardan itibaren vücudun üst kısmını örten ridâdan ibarettir ki, hac ibadetinin başladığının alâmetidir. Kadınlar normal giysileriyle hac yaparlar. Ancak kadınların elbiselerinin de, erkeklerinki gibi beyaz olması daha efdaldir.

İbn-i Ömer (ra) bildirmiştir: Bir kimse Resûlullah’a (asm) sordu:

“İhrama giren kişi giyecek cinsinden ne giyer?”

Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm):

“Gömlekleri, başlıkları, şalvarları (pantolonları veya dikişli uzun donları), bornozları, ayağı kapatan ayakkabıları giymeyiniz. Ancak nalın bulamayan kişi, ayakkabıların üst kısımlarını kesmek şartıyla ayakkabı giyebilir” buyurdu.1

Ya’la ibn-i Ümeyye (ra) bildirmiştir: Peygamber Efendimiz (asm) Ci’râne’de iken huzuruna bir kimse geldi. Ben de Hz. Peygamber’in (asm) yanında idim. O kimsenin üzerinde vücuduna göre biçilip parçalardan dikilmiş bir cübbe vardı. Kendisi de bol koku sürünmüştü. Peygamber Efendimiz’e (asm) dedi ki:

“Ben üzerimde bu elbise bulunduğu ve vücudumda da güzel koku süründüğüm halde umre niyetiyle ihrama girdim.”

Peygamber Efendimiz (asm) ona:

“Sen hac ederken ne yapardın?” buyurdu. Adam:

“Kendimden bu elbiseleri çıkarır ve vücudumdaki bu kokuyu da yıkardım” dedi.

Bunun üzerine Hz. Peygamber (asm):

“Haccında yapmakta olduğun aynı şeyleri umrende de yap!”2

İhrama giren kişi için normal zamanlarda haram olmayan giyim-kuşam, cinsel hayat ve avlanmayla ilgili haramlar söz konusudur. Bu yasakların çiğnenmesi, yasağın çeşidine göre değişen şekillerde cezayı gerektirir.

İhramlı bir erkek diğer zamanlarda giyilmesi olağan olan dikişli ve örgülü biçimde gömlek, pardesü, palto, pantolon, başa örtü… vs. gibi elbiseleri bir gün süresince giyerse, bu giyime ceza olarak bir koyun veya keçi kurban etmesi kendisine vacip olur. Eğer bir günden az bir zaman içinde giyerse, bir fitre miktarı sadaka vermesi gerekir.

Dipnotlar:

1- Müslim, Hac, 1

2- Müslim, Hac, 7

Etiketler: hac mevsimi
Okunma Sayısı: 2613
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı