Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Washington’un Suriye ordusunu vurma planlarının zarar verici olarak nitelendirdiklerini söyledi.
Lavrov’a göre, bu bölgede istikrarsız oluşturur ve terörle mücadeleyi zora sokar.
Rusya Dışişleri Bakanı, terör örgütü IŞİD’le mücadele için Suriye ve Irak’a askeri teknoloji destek sağladıklarını söyleyerek, “Şuanda Irak ve Suriye için en büyük tehlike IŞİD olmakta...Eğer bu yardımımız sağlanmasaydı, yüzlerce, binlerce kilometre kare topraklar işgal edilirdi.” dedi. Lavrov, Suriye sorununun çözümü bağlamında Türkiye dahil bölge ülkeleriyle istişare yapılmasını da vurguladı.
Doha’da basının sorularını yanıtlayan Lavrov, ABD’in olası söz konusu planlarına değindi. Lavrov, “Bu konu ABD Dışişleri Bakanı Jhon Kerry ile görüşmelerde ele alındı. 1 yıl önce Irak’ta ABD IŞİD’le mücadele için koalisyon oluşturulduğunu duyurdukları zaman, Washington Irak yönetiminin rızasını almıştı. Fakat ABD Şam’ın rızasını almaya yanaşmadı. Biz o zaman bu yaklaşımın meşru olmadığını ve zarar verici olduğuna işaret ettik. Çünkü bu prensip planda uluslar arası normların ihlali. Fiili planda ise bu, IŞİD ve başka terörist gruplarla mücadele için ortak cephenin oluşturulmasına engel taşımakta.” dedi.
Lavrov, “Her kes şunu kabul ediyor. Sadece havadan saldırılar yetmiyor. Terör tehlikesine karşı mücadele edecek karadaki eli silahlı yandaşların oluşturulması lazım.” şeklinde konuştu.
Washington’un söz konusu planlarına işaret eden Lavrov, “Bu zarar verici...Burada çok konu ortaya çıkıyor. Bu terörle mücadeleyi zorlaştırır. Orda kimin kimle, kimin kime engel olduğunu da çözmek zor.” diye konuştu.
Rusya’nın Suriye sorununun dışarıdan müdahale olmadan çözülmesini istediğine işaret eden Lavrov, “Rusya derhal bu dış müdahalenin sona erdirilmesinden yana. Suriye konusuyla ilgili Katar, Türkiye, Mısır, Ürdün ve İran’la istişare yapılması lazım.” ifadelerini kullandı.
Suriye krizinden ciddi endişe duyduklarını ifade eden Rusya Dışişleri Bakanı, 30 Haziran 2012 tarihli Cenevre belgesini hatırlatarak, “Dış müdahale olmadan Suriyeli taraflar masaya oturmalı ve iki taraflı anlaşma temelinde kesinlikle barış ve siyasi yolla anlaşma sağlamalı. Cenevre belgesine imza atan BM Güvenlik Konseyi, Türkiye, AB, Arap ülkeleri dahil uluslar arası kamuoyu, rejimi değiştirmek için o belgeye imza atmadı. Onlar siyasi sürece geçiş için, yani hükümet ve muhalefetin ikili anlaşması temelinde siyasi sürecin parametreleri üzerinde mutabakat sağlanacağı hususunda imza attılar." açıklamasında bulundu.