"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Lauren Booth: Dünyadaki en kötü hayat bile, İslam ile en iyi şekle dönüşebilir

31 Ocak 2020, Cuma 20:16
Türkiye'de çalışan bir Müslümanla evlenerek İstanbul'a yerleşen Lauren Booth, "Artık ben de bir İstanbul sakiniyim. Gönüllü olarak faaliyetlerde bulunmak istiyorum." dedi.

Türkiye'de çalışan bir Müslümanla evlenen eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in baldızı, gazeteci ve aktivist Lauren Booth, hayatına İstanbullu olarak devam ediyor.

Blair'in eşinin kız kardeşi Lauren Booth, haber çalışması için gittiği Filistin'de İslam'ı tanımaya başlamasının ardından, 2010 yılında Müslüman oldu. İngiltere'de hazırladığı tek kişilik gösteri ile Müslümanlığı anlatan Booth, Türkiye'de çalışan bir Müslümanla evlendi. Geçen hafta İstanbul'a taşınan Booth, hayatını burada sürdürmek istiyor.

Müslümanlığı seçme nedenini anlatan Booth, "Önceden, İslam benim yaşam planlarım arasında değildi ve asla düşünmemiştim. Ancak şimdi baktığımda 10 sene olmuş Müslüman olalı. Müslümanlarla çalışmaya başladığımda, ne kadar nezaket sahibi ve sabırlı olduklarını gördüm. Bende bir şeylerin eksik olduğunu hissettim. Bir ramazan ayında bir geceyi camide geçirdim, ertesi sabah olduğunda Allah'a iman ettim ve Hazreti Muhammed'in son peygamber olduğuna inandım. İşte benim hayatım o gün başladı." dedi.

İslamiyet'i seçtikten sonra İslamofobi ile ilgili araştırmalar yapan Booth, dünya çapında, Müslümanlara karşı nefret söylemlerinin arttığını ifade etti. Booth, buna çözüm olarak Müslümanlığın olabildiğince her platformda anlatılması gerektiğini belirtti.

"Hollywood'u unutun, neden Helalwood olmasın?"

İslamofobinin yanlışlıkla ya da rastgele ortaya çıkmadığının altını çizen Booth, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Amerika'daki 3 büyük grup, Batı'da İslam karşıtlığı için fon sağlıyor. Araştırmalar bunu gösteriyor. Bu gruplar organizasyonlar düzenleyip, düşünce kuruluşlarında toplantılar gerçekleştiriyor. Bu toplantılar sonrası İslamofobi yayılıyor. Peki bu gruplar Müslüman karşıtlığı için para aktarırken, bizim cevabımız nerede? Bizim cevabımız neden çok zayıf? Cevabımız, zengin içerikli ve zekice olmalı. Film yapımcılarıyla bir araya gelip fikir üretmeliyiz, gazeteciler ve bu konuyla ilgilenen insanlarla alternatif bir bakış açısı üretmeliyiz. Birlikte çalışıp medya aracılığıyla tepkimizi göstermeliyiz. Hollywood'u unutun, neden Helalwood olmasın. İslamofobik parametrelere karşı ana akım medyada çok güçlü değiliz. İnsanlığa dair güzel bir hikayemiz ve güzel bir bakış açımız var fakat bunu aktarmak için kendimize çok güvenmiyoruz. Hayatımız olumlu örneklerle dolu. Temizliğe önem veriyoruz, komşularımızla iyi anlaşıyoruz, dinimizin gereklerini yerine getiriyoruz. Bu yaşam tarzını insanlar öğrenmeli."

"Kamplardaki umut için ağladım"

Booth, İslam ülkelerinde milyonlarca insanın mağdur olduğunu dile getirerek, Türkiye'nin bu konuda "doğru ve merhametli" adımlar attığını ifade etti.

Bir gazeteci ve aktivist olarak birçok mülteci kampını ziyaret etme fırsatı bulduğunu anlatan Booth, "Lübnan, Ürdün, Gazze, Batı Şeria ve Gaziantep'e gittim. Gaziantep'teki Suriyelileri ziyaret ettim, çadırların arasında yürürken ağladım. Gerçekten ağlıyordum çünkü umut görmüştüm. Çünkü, insanlar haysiyetleriyle yaşıyorlardı." dedi.

Mültecilerle ilgili soru sormak istediği resmi görevlinin kendisine, "Hayır, mülteci değil onlar bizim misafirimiz." yanıtını verdiğini söyleyen Lauren Booth, global olarak insanların göçünün devam ettiğini belirtti. Avrupa'nın tarihin yanlış tarafında durduğunu dile getiren Booth, "Avrupalılar olarak yanlış saftayız. İnsanların İtalya'da banklar üzerinde ölmesini, mültecilerin Yunanistan sahilinde ölmesini izliyoruz. Suriyelileri kardeş olarak görmeliyiz. Türkiye ise yaptığı davranışla bize bir insanlık dersi veriyor." diye konuştu.

"Tony Blair'e Müslüman olması için dua ediyorum"

Ablasının eşi eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in 2003 yılında ABD'nin Irak'ın işgalini desteklediğini hatırlatan Booth, şöyle devam etti:

"Irak'ın istila edilmesinden önce de savaş karşıtıydım. İngilizler yanlış bilgilerle savaşa sokuldu. Bu bir savaş suçudur. Eğer İngiltere savaş için 'Hayır' deseydi, Irak için tek taraflı harekete geçilecekti, böylece büyük 7 ülkenin hiçbiri savaşa destek vermezdi. Fakat Blair, başbakan olarak bunu kabul etti ve savaş gerçekleştirildi. Ayrıca Irak'taki acıların dinmesi için de dua ediyorum. Bütün liderler için dua ediyorum, eski liderlere de... Mesela Tony Blair'in Müslüman olması için dua ediyorum. Böylece iyi ve kötü arasındaki farkı anlayabilirler. Dünyadaki en kötü hayat bile, İslam ile en iyi şekle dönüşebilir. Herhangi birinin Müslüman olması elbette mümkün. Mesela Hazreti Ömer'e bakın, ilk başta Peygamber'e karşıydı ama daha sonra Müslüman oldu."

"Artık ben de bir İstanbul sakiniyim"

Türkiye'yi çok sevdiğini dile getiren Booth, İstanbul'un Londra ve Paris'ten daha güzel olduğunu söyledi. İki hafta önce İngiltere'den İstanbul'a taşındığını, yaşamını artık İstanbul'da sürdüreceğini belirten Booth, "Artık ben de bir İstanbul sakiniyim. Gönüllü olarak faaliyetlerde bulunmak istiyorum. Mesela, Süleymaniye Camisi'nde insanlara yardım edebilirim. İslam'ı ve Osmanlı tarihini anlatabilirim. Osmanlı tarihini kısmen biliyorum ancak elimden geldiğince öğrenmek istiyorum." dedi.

İslamiyet'i seçmesiyle ilgili, "Finding Peace in the Holy Land" isimli kitap yazan Booth, kitabında Filistin'de insanlarla tanışmasını ve İslam'a yönelmesini anlattığını kaydetti. Kitabından yola çıkarak, "Accidentally Muslim" adlı bir de tiyatro oyunu yazdığını anlatan Booth, "Müslümanların kendi hikayelerini televizyonda, sinemada anlatmaları çok önemli. Mükemmel hikayelerimiz, harika bakış açılarımız var. Kendimize güvenerek bunları anlatmalıyız. Benim tiyatromda sahnede sadece ben varım ve 16 farklı karakteri oynuyorum. Şu an Türkiye'de mekan için araştırmalarım sürüyor. Misafir olabileceğim üniversiteler ya da alanlar bakıyorum. Uygun bir yer bulduğumda Türkiye'de gösterimini yapacağım." ifadelerini kullandı.

***

Lauren Booth kimdir?

1967 yılında Londra'da dünyaya gelen ve Kuzey Londra'da büyüyen Lauren Booth, 1997'de gazeteci olarak işe başladı. 2006 yılında Filistin'e bir yardımda bulunarak ilk kez İslam dünyasıyla yakınlaştı. 2008'e kadar İslam ile ilgili çeşitli çalışmalar yaparak ülkesi İngiltere'de Filistin'in sorunlarını ve devamında İslam dünyasının sorunlarını dile getirdi. Yürüttüğü aktiviteler itibariyle Müslüman dünyaya daha da yakınlaşan Lauren Booth, 2010 yılında Müslüman oldu.

***

DOĞRU İSLAMİYETİ VE İSLAMİYETE LAYIK DOĞRULUĞU YAŞARSAK EĞER...

Okumak için tıklayınız:

Blair'in Müslüman baldızı hoca oldu

Della Miles: İslam'ı tanıtmayı hedefliyorum

Risale-i Nur’u tanıdı Müslüman oldu

Risale-i Nur ikna eder

Risalelerdeki tevhid hakikati kalbime dokundu

Müslüman olan Della Miles: Son derece huzurluyum

İslâmla şereflenen bir hayat... İhlas suresini okudu, Müslüman oldu

Ünlü sanatçı Müslüman oldu

Neden İslâm’ı seçiyorlar?

Amerikalı felsefeci Prof. Dr. Clark: Müslümanları daha yakından tanıdıkça İslamofobi'den uzaklaştım

Joram van Klaveren İslam karşıtı kitap yazarken Müslüman oldu

“Rus da dinsiz kalamaz” müjdesi tahakkuk etmeye devam ediyor

Avrupa gençleri İslâmiyete dönüyor

İslâm’ı seçen Ortodoks Papaz: Tereddütlerim sona erdi

Müslüman olan Norveçli sayısı artıyor: 'Okuyarak, araştırarak İslam'ı seçiyorlar'

AA

Okunma Sayısı: 5226
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı