İngiltere’de nefret suçlarıyla ilgili araştırmalar yapan kuruluşlar ve sivil toplum önderleri, ülkede Müslüman kadınları hedef alan İslamofobik saldırıların hızla arttığına dikkati çekiyor.
İngiltere’de nefret suçlarıyla ilgili araştırmalar yapan kuruluşlara ve sivil toplum önderleri, ülkede Müslümanları ve özellikle kadınları hedef alan İslamofobik saldırıların sayısının hızla arttığına dikkati çekiyor.
Britanya Müslüman Konseyi Sözcüsü Khalil Charles, İngiltere’de yaşayan Müslümanların kendilerini giderek daha fazla tehdit altında hissetmeye başladıklarını belirterek, "Müslüman kadınlara karşı sokakta sözlü saldırılar yaşanıyor. Müslüman kadınların korkutulduğu bazı olaylar oldu. Ayrıca camilerimize girip çıkarken dışarıda durup bize hakaret eden, yuhalayan insanlar oluyor" dedi.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Khalil Charles, İngiliz asker Lee Rigby'nin 22 Mayıs 2013'te gün ortasında bıçaklanarak öldürülmesinin hemen ardından İngiltere’de Müslümanlara yönelik nefret suçlarında artış yaşandığına işaret etti. Charles, "Yaptığımız son araştırmalara göre, İngiltere’de yaşayan Müslümanlar kendilerini tehdit ve baskı altında hissediyor" diye konuştu.
"Müslümanlar kalıcı şekilde alt sınıf olabilir"
Charles, geçen ay sonuçlarını kamuoyu ile paylaştıkları “Müslüman Gençlik” araştırmasına göre, Müslüman gençlerin önemli bir kısmının İngiltere’de geleceklerine dair umutsuz olduklarının ortaya çıktığını söyledi.
Araştırma kapsamında, kimlik bilgileri gizli tutulan Müslüman gençlerden biri, İngiltere’de Müslümanların yaşadıkları zorlukları anlatırken ayrımcılık korkusuna dikkat çekti. Araştırmada bu kişinin, şu sözlerine yer verildi:
"Eğer Britanya'da birkaç tane daha şiddet olayı yaşanırsa kalıcı bir şekilde Müslüman toplumu ve toplumun geri kalanı arasında doldurulamayacak bir boşluk oluşabilir. Bu ille de bir sivil kargaşaya değil, daha yavaş bir şekilde insanların işleri ile ilgilenirken hiç iletişim kurmayacakları bir ayrımcılığa yol açabilir. Bu şekilde Müslümanlar kalıcı bir şekilde alt sınıf haline gelebilir."
Yine araştırma çerçevesinde başka bir Müslüman gencin, "İslam karşıtlığı, İslam karşıtı algılar ve sadece Müslümanları hedef alan baskıcı yasalar her geçen gün daha yaygın olmaya başlıyor. Müslüman toplumun geleceğine ve toplumlararası ilişkilerimize dair korkularım var" şeklindeki sözlerine yer verildi.
Sözlü saldırılar artıyor
Merkezi Londra'da bulunan Müslüman Katılım ve Kalkınma Kuruluşu (MEND) Direktörü Shenaz Bunglawala da yakın zamanda yapılan araştırmaların İngiltere’de Müslümanlara karşı nefret suçlarında dikkate değer bir artış olduğunu gösterdiğini söyledi.
AA muhabirine konuşan Bunglawala, "Müslümanlara karşı nefret suçlarında kesinlikle bir artış var. İngiltere İçişleri Bakanlığı verilerine göre, Nisan 2013-Mart 2014 arasında inançları hedef alan nefret suçlarında yaklaşık yüzde 45 artış oldu. 43 polis merkezinden aldığımız verilere göre, toplam 2 bin 723 inanç temelli nefret suçunun 425’i Müslümanlara karşı işlendi" dedi.
Shenaz Bunglawala, Müslümanlara karşı bu dönemde kaydedilen 425 nefret suçuna Londra’daki polis merkezinin ve Sussex polis merkezinin verilerinin dahil olmadığını, Müslümanlara yönelik nefret suçlarının sayısının aslında İngiltere genelinde çok daha yüksek olabileceği tahmininde bulundu.
MEND tarafından derlenen verilere göre, İngiltere’de inanç gruplarına karşı işlenen nefret suçları en çok Müslümanları hedef alıyor. Kuruluşun verilerine göre, İngiltere’de nüfusun yaklaşık yüzde 5'ini Müslümanların oluşturmasına rağmen tüm inanç gruplarına karşı işlenen nefret suçları içinde Müslümanları hedef alanlarının oranının yüzde 16 ila 19 seviyesi arasında olması dikkati çekiyor.
Hedef sokaktaki Müslüman kadınlar
Bunglawala, İngiltere’de nefret suçlarında başlıca hedefin ise kadınlar olduğunu vurguladı. Bunglawala, “Müslüman kadınlar özellikle burkanın yasaklanması yönündeki kampanyalarının ardından artan bir şiddette maruz kaldılar. Müslüman kadınların nefret suçlarının artan bir şekilde mağduru olduğunu görüyoruz” dedi.
Bunglawala, “Geçen sene yaptığımız bir araştırmada, peçe takan bazı Müslüman kadınlar bize sokakta ve toplu taşıma araçlarında sözlü saldırıya uğradıklarını anlattı. Hiç tanımadıkları kişilerin kendilerine 'posta kutusu' , 'çıkar onu kafandan', 'burası İngiltere' diye bağırdıklarını anlattılar" şeklinde konuştu.
"Kadınlar polisle temasa geçmiyor"
MEND Direktörü Shenaz Bunglawala, İngiltere’de sözlü şiddete ve hakarete maruz kalan bazı Müslüman kadınlarınsa bu tip durumlarla çok sık karşılaşmaları ve bütün günlerini polis merkezinde geçirmekten endişe etmeleri sebebiyle güvenlik güçleri ile temasa geçmediklerinin altını çizdi.
MEND, son iki yıldır İngiltere’de islamofobik nefret suçlarının daha iyi kayıt altına alınması için yetkililerle daha yakın iletişim içinde olunduğunu ve ülke genelinde 10 polis merkezinin yakın zamanda nefret suçları kayıtlarında “islamofobi” tanımlamasını kullandığını bildirdi.
Birleşik Krallık'ta Müslümanlara yönelik saldırıları izleyen hükümet destekli "Tell Mama" adlı kuruluşun yürüttüğü son araştırmaya göre ise başkent Londra'da işlenen islamofobik suçların genel oranında artış görüldüğü ifade ediliyor.
Başkentin güvenliğini sağlayan polisin Ekim 2013-Eylül 2014 döneminde kayıt altına alınan verilerini inceleyen grup, Ekim 2012-Eylül 2013 dönemine göre, islamofobik suçlarda yüzde 6,5'lik yükseliş olduğunu bildirdi. Bu tür suçlardaki artışın özellikle 2014 yılının temmuz, ağustos ve eylül aylarında, IŞİD'in ada gündeminde geniş yer aldığı dönemde görüldüğü kaydedildi.
İngiltere'de yaklaşık 3 milyon Müslüman yaşıyor. Bu sayının 2030 yılına kadar 5,5 milyona ulaşması bekleniyor.(AA)