1915 olaylarının ‘Ermeni Soykırımı' olarak tanınmasına ilişkin önerge 2 Haziran'da Alman Almanya Federal Meclisi'nde oylanacak. Tasarıda ilk kez 'Ermeni soykırımı' ifadesine net bir şekilde yer verilirken, dönemin Alman İmparatorluğu'nun da sorumluluğu olduğu belirtiliyor.
Karar taslağında 1915 olaylarının '20. yüzyıldaki etnik temizlik, kitlesel katliam ve soykırımlar tarihindeki örneklerden biri olduğu' ifade ediliyor.
Başbakan Angela Merkel liderliğindeki Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU), koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve muhalefetteki Yeşiller Partisi'nin son aşamaya getirdiği taslak metin 2 Haziran'da genel kurulda oylanacak.
Deutsche Welle Türkçe'nin ulaştığı tasarıda ilk kez 'Ermeni Soykırımı' ifadesine net bir şekilde yer verilirken, yaşananlarda dönemin Alman İmparatorluğu'nun da rolü olduğu belirtiliyor, Alman hükümetinin Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin normalleşmesi çabalarını teşvik etmesi isteniyor.
Tasarının başlığı '101 yıl önce Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermenilere ve diğer Hristiyan azınlıklara uygulanan soykırımın hatırlanması ve anılması' olarak yer alıyor.
Metnin giriş kısmında, Federal Meclis'in, Ermeni ve diğer Hristiyan azınlıklara uygulanan tehcir ve katliamlarda ölen kurbanların anısı önünde eğildiği belirtiliyor. Bu dönemde diğer Hristiyan toplulukların da özellik Asuriler, Süryaniler ve Keldanilerin sürgün ve katliamlardan etkilendikleri kaydediliyor.
JÖN TÜRKLER SORUMLU TUTULUYOR
Tasarıda, yaşananlardan Jön Türk hükümeti sorumlu tutuluyor ve "Dönemin Jön Türk Hükümeti'nin talimatıyla bir milyonu aşkın Ermeni'nin sistematik tehcir ve kıyımı 24 Nisan 1915 tarihinde Osmanlı Konstantinopolis'inde başladı" ifadesine yer veriliyor.
Bu suçu işlemiş olanların sorumluluğu ile günümüzde yaşayanların taşıdığı sorumluluk arasında fark gözetilmesi gerektiği vurgulanırken, geçmişte yaşananları hatırlamanın, bugün de güncelliğini koruyan nefret ve yok etme anlayışıyla mücadele etmek için gerekli olduğu kaydediliyor.
ALMAN İMPARATORLUĞU'NUN ROLÜ
Taslak kararda, Osmanlı İmparatorluğu'nun baş müttefiki olan Alman İmparatorluğu'nun Ermenilere uygulanan sürgün ve kırımı durdurmaya dönük çaba göstermeyerek 'yüz kızartıcı' bir rol oynadığı ifade ediliyor.
Alman İmparatorluğu'nun, Alman diplomatlar ve misyonerlerin açık bilgilendirmelerine rağmen, insanlığa karşı bu suçu önlemek için harekete geçmediği, bundan üzüntü duyulduğu kaydediliyor.
Karar tasarısıyla sadece kurbanların anılmadığını aynı zamanda 100 yıl önce hem Alman İmparatorluğu hem de Osmanlı'da güç koşullar altında katliamlara direnenler ve Ermenilerin kurtarılmasını sağlayanların da saygıyla anıldığı vurgulanıyor.
Taslak kararda, 'soykırımın' Almanya'da okul müfredatına dahil edilmesi, tarih derslerinde okutulması isteniyor.
Bu derslerin özellikle Türk ve Ermeni kökenli Almanya yurttaşlarının uyumuna ve barışçıl bir şekilde birlikte yaşamaya katkı sağlayacağı belirtiliyor. Eğitim konusunun eyalet hükümetleri yetkisinde olması sebebiyle bu konuda eyaletlere önemli bir rol düştüğü kaydediliyor.
TÜRKİYE- ERMENİSTAN YAKINLAŞMASI
Almanya Federal Meclisi / Bundestag
Karar tasarısında, Alman hükümetinin Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin normalleşmesi çabalarını teşvik etmesi isteniyor.
Türkiye ile Ermenistan arasındaki uzlaşı arayışlarının son yıllarda sekteye uğradığına dikkat çekilen tasarıda, iki ülke ilişkilerinde gerilim ve karşılıklı güvensizliğin devam ettiği kaydediliyor. Almanya'nın yakınlaşmaya destek vermesi gerektiği, bunun zeminin de ancak tarihle yapıcı bir anlayışla yüzleşerek olabileceği kaydediliyor.
Alman hükümetinden, Türklerle Ermeniler arasında diyaloğu geliştirmeyi, geçmişle yüzleşmeyi, tarihsel sorumluluğun kabul edilmesini, suçun affını sağlamayı amaçlayan girişimleri desteklemesi isteniyor.
Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin normalleşmesinin, Kafkasya bölgesinin istikrarı için önem taşıdığı vurgulanırken, hükümetten bunu sağlamaya dönük desteğini sürdürmesi beklentisi dile getiriliyor. Bu çerçevede, 2009 yılında Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan, ortak tarih komisyonu kurulması, diplomatik ilişkilerin yeniden tesisi ve ortak sınırın açılmasını öngören Zürih protokollerinin onaylanması için Türk ve Ermenistan hükümetleri nezdinde girişimlerde bulunulması isteniyor.
'TÜRKİYE REDDETMEYE DEVAM EDİYOR'
Taslak kararın gerekçe bölümünde, çok sayıda bağımsız tarihçi, parlamento ve uluslararası kuruluşun Ermenilerin tehcir ve katliamını 'soykırım' olarak tanımladığına dikkat çekiliyor. Türkiye'nin ise Ermenilerin tehcir ve öldürülmesinin planlı bir eylem ve kitlesel ölümlerin Osmanlı Hükümeti'nin istediği bir sonuç olduğunu reddetmeye devam ettiği ifade ediliyor.
ERDOĞAN VE MERKEL TASLAK HAKKINDA KONUŞABİLİR
Muhalefetteki Yeşiller Partisi'nin girişimleriyle yeniden gündeme gelen Ermeni soykırımı tasarısı, Türkiye'nin Almanya nezdinde çeşitli diplomatik girişimlerde bulunmasını beraberinde getirdi.
Ancak hazırlanan son taslak metin, iktidardaki koalisyon ortakları Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) de desteğine sahip bulunuyor.
Konunun Başbakan Angela Merkel'in Pazartesi günü İstanbul'da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmede de gündeme gelmesi bekleniyor. Görüşme sonrasında taslakta bir değişiklik olma ihtimalinin olup olmadığı belirsiz.