İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Bilimsel Dayanışma Kurulu, Kovid-19 salgınında yaşanan kritik seviye karşısında acil tedbirler uygulanması çağrısında bulunarak en az 4 haftalık kapanmaya gidilmesini tavsiye etti.
İBB Bilimsel Dayanışma Kurulu cumartesi günü, vaka ve ölüm sayılarındaki artışın kaygı verici seviyeye ulaştığını belirterek 6 maddelik acil tedbir önlemleri listesi yayınladı.
Kurul, İstanbul’da vaka görülme oranının mart ayı sonunda bir önceki aya oranla 4 kat arttığına dikkat çekerek en az dört hafta boyunca kapanmaya gidilmesi tavsiyesinde bulundu.
Kurul, 2 Mart'ta açıklanan kontrollü normalleşme kararlarının şubat ayının ortasından itibaren saptanan hızlı vaka artışı sayılarına rağmen alındığına dikkat çekti.
'HES kodu uygulaması yetersiz'
İBB Bilimsel Dayanışma Kurulu, mekan girişlerine getirilen HES kodu uygulamasını, yüzde 20 ila 30 oranında vakanın semptomsuz geçirilmesi nedeniyle yetersiz kaldığına değinerek, "Belirti veren olgularda ise yapılan PCR’larda yüzde 50’lere varan yanlış negatiflik gözlenmektedir. Daha da endişe verici olan ise birçok kişinin geçim sıkıntısı ve zorunlu kısıtlama uygulamaları yüzünden ulaşım araçlarından men edilmemek için test dahi yaptırmadan hastalıkla toplum içinde dolaşması gerçeğidir” ifadelerine yer verdi.
İBB Bilimsel Dayanışma Kurulu'nun 6 maddelik acil tedbir listesi şöyle:
Dört haftalık kapanma: Pandeminin başlangıcından beri uygun strateji en az dört haftalık kapanmadır. İşsizlere asgari ücret, kayıt içi ve kayıt dışı çalışanlara tam ücret, işyeri sahiplerine yeterli ekonomik ve sosyal destek vermek şartıyla sağlık, gıda, savunma, güvenlik, ilaç gibi hayati önemdeki sektörler hariç olmak üzere; tüm işyerlerinde çalışma durdurulmalı, mümkün olan her yerde evden çalışmaya geçilmelidir. Herkese (evine en yakın markete, fırına ve eczaneye gitmek dışında) daha uzun mesafelere hareket kısıtlaması getirilmelidir. Restoran ve kafelerin kapatılması için Ramazan ayı beklenmemeli, ivedilikle paket servise geçilmelidir. Otel restoranları da kapatılmalı, odaya servis yapılmalıdır. Alışveriş merkezleri, halı saha, yüzme havuzları, spor salonları kapatılmalıdır. Halkımızın dini ihtiyaçlarını ve ibadetlerini güvenli bir şekilde yerine getirebilmeleri için dini otoriterlerce neden toplu ibadet yapılamayacağı konusunda toplum bilgilendirilmeli, ev içi sürdürülebilecek uygun çözümler sunulmalıdır.
Aşılama sürecinde hızlanma: Ulaşılabilen aşının vakit geçirmeden uygulanması, günlük yapılan aşı hızının arttırılması. Başta öğretmenler, okul çalışanları, toplumla yakın temasta bulunan meslek mensupları olmak üzere tüm toplum hızla aşılanmalıdır. Diğer ülkelerde olduğu gibi aşılanma için gelenlerin diğer hastalarla temas etmeyecekleri güvenli aşılama mekanları oluşturulmalıdır. Örneğin Aile Sağlığı Merkezleri’mizin çoğunda bekleme alanları yetersizdir.
Test sayısının arttırılması: Test sayısı en az iki kat arttırılmalı, hangi varyantların görüldüğü, kümelenmeler ve bulaş kaynakları düzenli aralıklarla açıklanmalıdır. Öğretmenlere, okul çalışanlarına, halkla yakın iletişime giren tüm meslek mensuplarına düzenli PCR testi uygulanmalıdır. Hastane ve aile hekimliği merkezleri dışında herkesin güvenle gelip test yaptırabileceği alanlar oluşturulmalıdır. Test sonuçları, mutasyon özellikleri, vakaların yaş, cinsiyet özellikleri, bulaşma kaynakları il il açıklanmalı ve bölgesel farklılıkları içeren önlemler hızla hayata geçirilmelidir.
Karantina ve seyahat kısıtlaması: Pozitif saptanan olgulardan ev koşulları müsait olmayan kişiler için otel, yurt ve misafirhaneler tahsis edilmelidir. Ülkeye girişte karantina uygulaması yapılmalı, yüksek ve çok yüksek riskli illere giriş ve çıkışlar kontrol altına alınmalıdır.
Yoksul halka maske temini ve kalite kontrolü: Belli bir gelir grubunun altındaki halka muhtarlıklar aracılığıyla çalışanlara günde iki, diğerlerine günde bir olmak üzere ücretsiz maske sağlanmalıdır. Ayrıca satışta olan maskelerin kalite kontrolü yapılmalıdır.,,
Sağlık çalışanlarına destek: Sağlık Bakanlığı tarafından ilimizdeki veriler resmi olarak açıklanmamıştır. Ancak sahadan aldığımız bilgilere göre pandemi hastanelerinde ve diğer hastanelerin ilgili kliniklerinde Covid-19 yataklarının tamamen dolduğunu, yoğun bakımlarda çok kısıtlı yer kaldığını göstermektedir. Haziran ayından itibaren tam mesai uygulaması ile salgın sürecinde yoğun emek sarfeden sağlık çalışanlarının iş yükü azaltılmalı, ek atamalarla hızla sayısı arttırılmalı, temas süreleri kısaltılmalı, en az dört hafta süreyle esnek mesai uygulamasına geçilmelidir. Kısıtlama mümkün olmayacak ise hastanelere talebi azaltıcı ek stratejiler devreye konmalı, teletıp uygulaması yaygınlaştırılmalıdır. Canı pahasına risk üstlenen sağlık çalışanlarına emeklerinin karşılığı olan ücretler ödenmeli, Covid-19 meslek hastalığı sayılarak gerekli tazminatlar verilmelidir.
Euronews Türkçe